Seçim tartışmaları nedeniyle dünyada olup bitenlerden ve Türkiye’ye yönelik başlatılan ablukadan da haberdar değiliz.

Özellikle ABD’nin Türkiye’ye yönelik artık çığırından çıkan hasmane hareketleri yenilir yutulur değil. Maalesef Türkiye’de hem iktidar içindeki hem de muhalefet kanadındaki maşaları üzerinden seçim bahanesiyle yürütülen kargaşa nedeniyle toplum Türkiye’ye hızla kurulan tuzaklardan haberdar olması da engelleniyor. 

Önce bu oyun AK Parti içinde aday belirlemede oynandı. Oyunu oynayanlar bellidir ve halen yönetimdedirler. Daha hesapta sorulmamıştır. Devamında da seçim sandıklarına sahip çıkılmayarak bu oyuna devam edildi. Bunun karşılığında da özellikle 7 Haziran 2015 Milletvekili Genel Seçimlerinde oynanan ve başarılı olan tezgah sahneye konularak İstanbul seçimleri kargaşalı hale getirildi. Şimdi ayıkla pirincin taşını. İmkansız bir süreç. Türkiye bununla içerde oyalanmak isteniyor.

Türkiye gündemi İstanbul gündemine kilitlendiği bugünlerde ABD Türkiye’ye yönelik sadece seçim üzerinden değil farklı strateji alanları üzerinden de saldırıya geçti. Türkiye’yi adeta köşeye sıkıştıracak, Akdeniz’de ablukayı daraltacak teslim bayrağını çekmesi noktasında adımlar atıyor.

ABD sadece bununla da kalmıyor. Gelen bilgilere göre ABD senatosundan Cumhuriyetçi ve Demokrat bazı senatörler Türkiye’ye karşı yeni yaptırımlar uygulanması için tasarı hazırlığında. Türkiye’de tutuklu bulunan bazı ABD vatandaşları bahane.

Bu arada Başkan Trump’ın eşinin son bir haftadır FETÖ’nün ABD’deki bazı okullarını gezdiği, incelemelerde bulunduğu bilgileri de geliyor. Bu çerçevede Yahudi kökenli damatlarının organizasyonu ile FETÖ’ye 2 milyar dolar yeni teknoloji üniversiteleri kurmaları için yardım da gündemde. Yani damatlara dikkat!!!

Son gelen bilgilere göre ABD Rum kesimi ve İsrail’in davetini bahane ederek 6. Filoyu Kıbrıs ile aramıza konuşlandırmak için harekete geçiyor. Bu hareketi ile ABD bir taraftan Kıbrıs açıklarındaki gaz ve petrol arama gemilerimizi etkisiz hale getirmek diğer taraftan ise Mersin ve Antalya limanlarını tam ablukaya alma stratejisi izleyecek. Diğer taraftan Suriye’ye muhtemel harekatımıza karşı önlem alacak.

Gelen iddialara göre ABD özellikle büyük bölümünü tankerler üzerinden karşıladığımız petrol ihtiyacını giderme konusunda da baskı uygulamak peşindedir.  Hatta Türkiye’nin sondaj gemilerine yönelik fiili bir oldu bitti ile gözdağı verme iddiası da var. Irak ve Suriye hattındaki gelişmeleri anlatmaya gerek yok. ABD’nin Türkiye iç piyasasında iktidarın toplumsal desteğini azaltmak için meyve-sebze piyasasının dışında enerji sıkıntısı ve akaryakıt sıkıntısı çıkarma planları da bulunuyor. O nedenle petrol ambargosu uzak ihtimal değil. İktidar meyve-sebzede olduğu gibi gafil avlanmaz inşallah.

Görülen o ki ABD Türkiye konusunda ateşle oynuyor. Türkiye bu gelişmeler üzerine ne yapacak, hangi tedbirleri alacak veya alıyor bilmiyoruz. Ama boş durmadığı da ortada.  Hakikaten bu sefer ABD’nin fütursuzca baskıları sürer Türkiye’nin canını yakmaya devam ederse sonucun ne olacağı belli olmaz. Türkiye’nin bu noktadan sonra kaybedeceği hiçbir şey yok. Fakat ABD’nin çok şeyi var. Böyle giderse ABD’nin 6. Filosu ile birlikte Akdeniz mezarı olması çok uzak değildir.

Cuma’nın hayrı üzerinize olsun…