TÜRKİYE’de bir devri kapatıp yeni bir devir açan hareketin lideri Recep Tayyip Erdoğan, 979 gün sonra Ak Parti’ye döndü.
‘Efsanenin dönüşü’yle birlikte Balıkesir’de gördüğüm manzara şu. Partinin her kademesindeki hemen herkeste müthiş bir heyecan var. 
Sade üyeden tutun yöneticilere, belediye başkanlarından vekillere kadar herkes ‘sıfır kilometre’ gibi. Eller kontakta, ilk günkü aşkla koşmaya, hizmet yolunda yarışmaya başlamak için ‘Reis’in startı vereceği 21 Mayıs’taki Büyük Kongreyi  bekliyor! 
Hani bazen her kafadan ayrı ses çıktığını, her kademedeki ismin ayrı ayrı tellerden çaldığına şahitlik ettiğimizde hep bir ağızdan diyoruz ya; 
“AK Parti fabrika ayarlarına dönmeli” diye.. 
Cumhurbaşkanımızın dönüşünü sağlayan 16 Nisan referandumuna ‘EVET’ denilmesi daha o gün AK Parti’nin fabrika ayarlarına dönmesini sağlamıştı. Şimdiyse, Türkiye’nin Partisi Türkiye’nin Lideriyle buluşunca sağlamlaştı. 
Bakın size bir anekdot aktarayım.
AK Parti’nin  Balıkesir’deki önemli isimlerinden biri anlattı:
“Referandum konusu (Reisin dönüşü) gündemde yok iken Genel Merkeze gittiğimde görevlilerin lakayıt davranışları onur kırıcıydı. Referandum için geri sayıma geçildikten sonra gittiğimde ise, gördüklerime inanamıştım. O lakayıt davranışları sergileyenler bu kez işini ciddiyetle yapıyordu. Reisin adı yetiyor..”
Bu bile AK Parti’de yaşanan değişimi ve bundan sonra değişenin ne olacağını çok iyi gösteriyor.
Kısaca, bundan böyle AK Parti kadrolarında işini ciddiye almayana, laga-luga yapana, millete  tepeden bakana yer yok...
Şunu da eklemek gerekiyor.
Bazıları, AK Parti’nin  ve bu kutlu yürüyüşün sahibi olarak kendilerini görüyor Balıkesir’de.
Bu isimleri ve etraflarındakileri sağdan saysanız iki elin, soldan saysanız üç elin parmaklarını geçmez.
Öyle çığırtkanlık yapıyorlar ki, sanırsınız onlar olmasa Balıkesir'de AK Parti oy-moy alamayacak!
İçlerinde bir çok bildiğim, tanıdığım isim var. Dün olduğu gibi bugünde, sağa-sola çamur sıçratıp ‘kelle avcılığı’na soyundular yine..
Belediye başkanlarını görevden alıp, yerine atamalar yapıyorlar. Kafalarına göre il ilçe teşkilatları kuruyor, yeni dönemin vekil adaylarının sıralamasına şekil veriyorlar.  
Yine yanlış yapıyorlar.
Gölgeleriyle kavga edenlerin, kendileriyle bile barışık olmayanların AK Parti’ye ne katkısı olabilir ki! 
Hem bu nasıl bir yol arkadaşlığıdır ki?
Hem bakın ne diyor Reis!
***
ERDOĞAN'IN ŞU SÖZLERİNE KULAK VERİN

“Bahsettikleriniz arasında, kurucusu olduğum partiyi geçmişte desteklemiş olanlar bulunabilir.
Ama onların bu desteklerini daha sonra da aynen sürdürdüklerini düşünmüyorum.

Daha sonra ibreleri değişti. Yol arkadaşıysan, gönül arkadaşıysan, pazara kadar değil mezara kadar gidilir.
Bunların bir kısmı pazara kadar geldiler, sonra trenden indiler.
Hele hele son dönemde, çok çirkin, kabul edemeyeceğimiz yaklaşımlara şahit olduk.
Bu bir defa yolda, çizgide istikrarsızlıktır. Sırat-ı müstakim’den sapmadır.
“İslamcı olanlar atılıyor, İslamcı olmayanlar getiriliyor” deniliyor. 
Bir siyasi partinin çalışmalarında, İslamcı olmak ya da olmamak şeklinde bir ayrım yapmak zaten yanlış.
Biz tekkeye mürit aramıyoruz ki. Siyasi parti için esas olan, dürüst, ilkeli, vatanını, milletini seven, parti ilkelerine uyacak insan aramaktır
Ama bazıları işi tamamen şirazesinden çıkardı.
İşi, kendi belirledikleri çerçevede kalan insanları ‘doğru’, onun dışındakileri de ‘yanlış’ addetme noktasına getirdiler. Onların da böyle bir hakları yok, benim de yok.
Kaldı ki ebedi alemin ölçüsü hiçbirimizin elinde değil. Kimse bunu teraziye çıkarmasın.
Hele hele çok ağır olacak ama uluhiyet davasına da kimse girmesin...
...
Son söz; 
Şimdi Türkiye’de her şey sıfırdan başlıyor.
04 MAYIS 2017