Bu sorunun net, kesin cevabı var.
Yazıp söylemeden önce bunu
sana bir hikaye anlatayım güzel kardeşim.
Kesin biliyorsundur, ama yine anlatayım da, belleğin yenilensin.
★★★
Eskiden köle pazarları olur, orada köleler satılırdı. 
Adamın biri kendisine çalışkan, dürüst bir köle almak için gittiği pazarda dikkatini çeken kölenin fiyatını sordu,
Dürüst adam olacak ki sahibi, alıcıyla pazarlığa girişmeden önce; 
-"Ben bu köleyi satmak istiyorum ama bir kusuru var bunun. Almak istiyorsan kusurunu bil de öyle al. Bu köle fitnecinin biridir." dedi.
 Adam:
- "Amaaan canım. Bunun fitneciliğinden ne olacak. Ben onun fitneci olduğunu bildikten sonra birşey yapamaz" diyerek köleyi satın aldı.
★★★
Yeni sahibinin evine gelen köle bir süre hiç birşey yapmadan dürüstçe hareket etti. 
Satın alan kişi de "Bu nasıl fitneci biriymiş doğrusu anlayamadım" diyordu kendi kendine. 
Günler böyle geçerken, fitneci kölenin, cibilliyetini ortaya koyması zamanı gelmişti.
 Önce evin hanımına gitti. Ağlamaklı vaziyette yaklaştı.
Kadın:
- "Evladım neyin var? Niçin üzgünsün?" diye sorunca, mühim bir sır verecekmiş havasına bürünerek:
- "Ben kendim için değil, sizin için üzülüyorum" dedi. 
Kadın merakla sorunca:
- "Kocanız sizin için hiç de iyi düşünmüyor. Üzerinize evlenecek" diye devam etti!
★★★
Kadını en hassas noktadan vurmuştu. 
Telaşa kapılan kadın:
- "Ne yapmamız lazım, onu bu işten nasıl vazgeçiririz?" deyince, köle birinci raundu kazanmış oldu. 
Dedi ki:
- "Ben onun çaresini biliyorum. Sen onu öğle uykusuna yatır, uyusun. Uyurken usturayla çenesinin altından bir tek kıl kes, onu bana getir, gerisine karışma, ondan sonrasını ben hallederim."
★★★
Kadın denileni yapmak için plan yapmaya koyulurken, köle soluğu kadının kocasının yanında aldı.
Aynen kadına yaklaştığı gibi, üzüntülü ve ağlamaklı bir vaziyette yaklaştı. 
- "Efendim felaket! Kötü bir durumla karşı karşıyasınız" diye söze başladıktan sonra, "Karısının kendisini kesmek istediğini" söyledi. 
Adam inanmak istemese de aklına şöyle girdi;
- "İsterseniz gündüzden uykuya yatın. Uyumuş gibi yapın. Göreceksiniz ki, sizi kesmek için elinde usturayla gelecek."
Adam, karısını denemek için;
- "Uykum var, ben biraz uyuyayım" diyerek uzandı. Bir müddet sonra da yalandan horlamaya başladı.
★★★
Köle bu kez doğruca kadına gitti.
- "Hanımefendi tam zamanı. Kocanız uyudu. Usturayı alıp çenesinin altından tek bir kıl kesiniz." diye fısıldadı.
Zavallı kadın saf saf, elinde usturayla kocasına yaklaştı. 
Usturayı kocasının çenesine yaklaştırdığı sırada, uyuyor gibi yapan adam aniden kalktı ve daha kadının cevap vermesine bile fırsat vermeden, elindeki usturayla kadıncağızı oracıkta kesiverdi.
★★★
Fitne daha tamam olmamıştı. 
Doğruca kadının akrabalarına giden köle:
- "Ne duruyorsunuz? Enişteniz kızınızı kesti" dedi.
Kadının akrabaları durumu görünce, onlar da adamı öldürdüler. 
Tırnaklarını kaşımaya devam eden köle bu sefer de kocanın akrabalarına giderek onlara da:
- "Karısının yakınları oğlunuzu öldürdüler" haberini verdi.
★★★
Adamın yakınları soluk soluğa geldikleri olay yerinde cansız bedenle karşılaşınca çılgına döndü ve onlar da kadının akrabalarına saldırdılar. 
İki taraf arasında büyük bir çatışma çıktı. 
Nice insanlar öldü! 
Niceleri büyük ızdıraplar yaşadı.
...
Fitnenin nasıl bir felakete yolaçtığının ibretlik hikayesidir bu.
★★★
Şunun için anlattım bunu.
Sosyal barış sağlandı, insanların yüzü gülmeye başladı dediğimiz anda çakallar yine sahneye çıktı Balıkesir'de...
En son örneği Ticaret Odası seçimleri öncesi ve sonrası görüldü.
Fitne tohumu ekildiği öncesinde belliydi.  Yazdık; "karışmayın" diye uyarmaya çalıştık ama nafile!
Karmaşa ve kargaşayı seven amipler beslendi tıka basa yine.
★★★
Kardeşlerim oyun büyük.
Büyük olduğu kadar kuralı da yok.
Kuralsız oyunun galibi bizden biri asla olmaz!
Kısa,net, anlaşılabilir yazacağım.
Dün Edip Uğur'a küfür edenler,
Bugün Zekai Kafaoğlu'na ediyorsa..
Dün Dinçer Orkan'a koltuğunun hakkını veremiyor diyenler
Bugün Hasan Demiraslan'a aynı yaftayı yapıştırıyorsa...
Dün Altıeylül ve Karesi Belediye Başkanlarını birbirine düşürmeye çalışarlar
Bugün üç kuruş için boyunlarına tasma takılmasını önemsemiyorsa...
Koltuktakiler sürekli değişiyorsa
Pespayeler, asalaklar, dalkavuklar çemberi daha da büyüyorsa... 
 
★★★
...ve bu kurguyu bilerek veya bilmeyerek tezgahlayan sözde dava sahiplerinin algı oyunlarına maşa ettikleri çevreler hiç değişmiyorsa....
İçlerinden biri daha ileri gidip, bugün bizi birbirimize düşürmek için fitnenin büyüğünü pimi çekilmiş bomba gibi ortaya atıyorsa..
Bir değil, bir kaç gün düşünün..

★★★
Kardeşlerim uyanın!
Balıkesir'i Balıkesirliler'e bırakmak istemiyorlar!
Sözkonusu davaysa, gaye Balıkesir'e hizmetse verin el ele, söndürün şu ateşi..
Yoksa bu ateş hepimizi yakacak!
...
09 Nisan 2018 | Balıkesir