Balıkesir kentinin yeni bir resmini çizmiş saydığımız  Balıkesir kent sempozyumu. Bilim adamlarının söyledikleriyle,  kentin yarınlarına da ışık tutmuş gibidir bizce…Dere yatağı üzerine kondurulmuş resmi binadan, kentin Deve Loncası  bölgesinde, hafiften yana eğilmeğe başlamış yapıya / apartmana kadar nice yanlışlar öğrenilmiştir.

Oysa, öğrenilenlerin kimileri  konu olarak kentin ve kent halkının bilmediği , duymadığı işler, yatırımlar, hareketler değildir. Dahası, kimi konular, yerel basının da işlediği olaylar olmuştur. Ancak, o bilinenler, duyulanlar üzerine yeterince  çalışma yapılmamış olmalıdır ki, şimdi bilim adamları,  konuşma, yanlışları belirtme ihtiyacı duymuşlardır.

Sempozyumun açılışında konuşan Balıkesir  Valisi, yeni yapılarda  estetik ( bin anlamda güzellik, eser)  bir görünüm olmadığına işaret etmiştir. Balıkesir Mimarlar Odası Başkanı ise, Valinin sözlerinden yaklaşık 3 yıl önce,  Güzel Sanatlar Fakültesi’ndeki söyleşide, mimarların, müşteri  isteğine göre proje hazırladıklarını söylemiştir. Söyleşinin konusu ise,  Mimarlık ve sanat’tır.

Yine, önceki dönem Belediye başkanının, Otel Basri’de düzenlediği bir toplantıda, yine o günlerin bir diğer Mimarı (Oda Başkanı), mimarların, birbirinin aynı yapılar çizdiğini belirtmiştir.

Yeniyi, daha güzeli, daha duygulandıranı, heyecan vereni aramak , pek önemsenmemiştir, demek doğru olmuştur sanki,  bu sözleri  dinledikten sonra .

Oysa Balıkesir, Cumhuriyetin ilk yıllarında, nice güzel yapıyı kazanmıştır. Ancak, bunları korumayı bilememiştir. Daha doğrusu, 1980’li yıllara kadar korumuş, ancak daha sonraki yıllarda  o eserlerin canına okumuştur.

Eloğlu, bir şairinin ( Shakespeare) evini yüzyıllar boyu korurken, Balıkesir kentinin  nihayet yarım yüzyıllık yapılarını yıkmağa adeta koşmuştur. Şehir Sineması / tiyatrosu , Halkevi binası,  1950 yangınında yanmayan Şadırvan,  gibi.

 2010 yılının bir gününde, Balıkesir ilinin  Milli Eğitim Müdürü de , Cumhuriyetin ilk yıllarının yapılarından, kent merkezindeki 6 eylül ilkokulu’nu da nakledip, binanın satılmasını söylemeyi içine sindirebilmiştir.

Gün olmuş, kentin  bir Belediye Başkanı, düzenlediği basın toplantısında, ülke ölçeğinde,  alt yapısı en mükemmel kentin Balıkesir olduğunu söylemiş, üç beş yıl sonra yaşanan olaylar ise, kentin alt yapı diye gösterilecek bir kazanımı olmadığını sergilemiştir. Yine gün olmuş, kentin Menderes mahallesinin  biraz  ötesi, 4 numaralı gecekondu bölgesi olarak ilan edilmiş, kooperatifler  koşmuş, vatandaş birikimini değerlendirmek için gün sayarken, yerel bir gazete,  bu bölgenin heyelan bölgesi olduğunu, projelerin buna uygun olarak hazırlanması gerektiğini  söylemiş, amma aldıran olmamıştır Birkaç ay sonra yağan bir yağış, 29 kooperatife ait, yaklaşık 90 bina temelinin. zarar görmesini getirmiştir.

Bir Vali, kent merkezindeki Özel İdare binasının yıkılıp, yerine bir gökdelen yapılmasını  savunmuş, DYP’li bir İl Meclisi üyesi,  Valimizin isteğini kırmayalım , deyip önerinin İl Meclisinden geçmesini savunmuş, 1992 yılı temmuzunda,  18 katlı gökdelen’in, anahtar teslim 16 milyara ihalesi yapılmıştır.

Yine bir yerel gazete, böyle 18 katlı, 58 buçuk metre yükseklikteki bir binanın çevresindeki yolların, yürürlükteki mevzuata göre, 40 metre genişlikte olması gerektiğini, oysa yol için bırakılan yerin/ genişliğin 7 metre olduğunu belirtmiş , konu, yeni atanan Valinin düzenlediği ve artık 3. kata erişmiş yapının zemin katında gerçekleştirdiği basın toplantısında, o gazetenin bir ilgilisi eleştirisini sürdürünce, diğer bir gazeteci konuşmuş,  Siz onlara bakmayın sayın Valim, siz eserler yaratıyorsunuz diyerek destek çıkmıştır. Amma, anahtar teslim 18 katlı yapının, neden sekiz kata indirildiğini sormayı fazla bulmuştur sanki.

Bina (Özmerkez) 1997 yılı ekiminde açılmış, daha beş, altı yıl geçmeden o binanın satılması için konuşulmağa başlanmış, ihale açılmış, amma satış yapılmamıştır.

Konuştuklarımızın bir bölümü, Balıkesir Kent Sempozyumu’nda Balıkesir’in yeni bir resmini (!) çizen bilim adamlarımızın bilmediği konulardır. Minik bir örnek gerekirse, 18 katlı Balıkesir Gökdeleni’nin projesini hazırlayan , halen İzmir Mimarlar Odası Başkanı olduğunu duyduğumuz  Sayın Pekin, Balıkesir Ticaret Odası salonu’nda konuşurken, kendisinden 18 katlı bir bina değil, KIRKBEŞ KATLI bir bina projesi istenildiğini, ancak kendisinin de zeminin böyle bir yapıya elverişli bulunmadığını belirttiğini söylemiştir.

Söylediklerimizin toplamı ise, hüzün vericidir. Cumhuriyetin ilk mimarlık örneği eserlerini yıkan Balıkesir Özel İdaresi’nin o günlerdeki müdür vekili, yıllar sonra Meclis öyle bir karar daha alsa, öyle bir yapıyı yine yıkarım,  diyebilmiştir.

Dönemin Valisine,  eserler yaratıyorsunuz sayın  Valim,  diyen gazeteci de yıkılması için uzun uzun yazılar yazdığı o tarihi eser, Cumhuriyet Türkiyesi’nin en güzel mimarlık örneği yapı için,  o yapı üzerine koruma kararı olduğunu bilmiyorduk, diye sözde  ma’zeret belirtmiştir.