Bugün hem bayram hem de Cuma. Yani iki bayram birlikte. Ömrümüzden bayramlar eksik olmasın. Gönüllerimizden bayram sevinci eksik olmasın.

Ramazan Bayramı’nı biraz buruk biraz yürekler kavruk kutladık. Korana nedeniyle online bayramlaşabildik. Dostları akrabaları ziyaret sanaldan öteye geçmedi. Gerçi onunda tadı farklı oldu. Bana sormayın. Ramazan Bayramında ben hem sanal hem yerinde bayramı kutlama bahtiyarlığında olanlardandım.

Ankara’da evde bayram namazını kılıp evde çocuklarla bayramlaşıp ikindi vakti köyde anamın ellerini öpmek nasip oldu. Bigadiç ve Balıkesir’de bazı dostları ziyaret ve bayramlaşma imkanı buldum. Benim için Ramazan Bayramı farklı bir kutlamaydı. Tabii bunların hepsi ‘fiziki mesafe’ kuralına uygun. Salgın dönemi nedeniyle ortaya atılan ve ısrarla kullanılan ‘Sosyal mesafe” kavramına gıcığım. Bu kavramı kim icat etmiş halen anlamış değilim. ‘Sosyal mesafe’ kavramı gerçek manada sosyal ilişkilere mesafe koyuyor. İnsanlarımız biraz daha yalnızlaşıyor. Tam aksine bu dönemlerde insanımıza lazım olan sosyal mesafeyi daraltma fiziki mesafeyi açmak önemlidir.

İşte bu noktada bayramlar, sünnetler, düğünler, dernekler vesiledir. İnsan bir birine tanış oldukça yaşama sevincine kavuşur, hayatın tadını anlar. Salgın döneminde bulaş olmaması için fiziki mesafe şart ama sosyal mesafe kavramı büyük hatadır. Sosyal mesafenin bir şekilde azaltılması ve sosyal ilişkilerin farklılaştırılması esas olmalıdır. İnsanımızın yalnızlığını ancak sosyalleşme ile giderebiliriz. İşte bu noktada bugün başlayan Kurban Bayramını 6 aydır ciddi zarar gören sosyalleşmenin telafisi olarak görmek gerek. Kurban Bayramı zaten Kurban telaşı ile bir başka mutluluğu anlatır. Kurban Bayramı bir başka tanış olmanın adıdır. Kurban kesmenin tadı altında daha farklı bir his vermelidir.

Bu Kurban Bayramında gözlemlediğim kadarı ile insanımız mümkün olduğu kadarı ile Kurbanını bizzat kendisi kesecektir. Belki ilk defa Kurbanını her hangi bir cemaat dernek veya hayır kurumuna bağışlamak yerine kendisi kesecektir. Onun için tatlı bir telaş yaşanacak.

Onun için kurbanını kendisi kesenler, kurban hissesine girenler mutlaka bunun hazzını yaşayın. Öncelikle kurban hissesine girenler kimlerle hisseye girdiğinizi öncelikle öğrenin. Size düşen 20-25 kglık eti alıp eve gitme telaşı olmasın. En azından Kurban hissesine girdiklerinizle tanışın. Bu vesilesi ile sosyal ilişkilerinizi geliştirin. Aranızda Kurban kardeşliği doğsun.

Bu Kurban Bayramında özellikle hisseye girenler hisse ortakları ile ‘Kurban Kardeşliği’ kursunlar. Bunun için bir birlerinin bayramlarını kutlasınlar. Helalleşsinler.

Salgın dolayısıyla yaşanan sosyal gerginliği sosyal mesafeyi fiziki mesafeyi koruyarak gerekli tedbirleri de alarak Kurban Kardeşliği’ne dönüştürelim.

Hem Cuma’nız hem de Kurban Bayramınız kutlu olsun, milletin huzuruna vesile olsun inşallah...