2012-2013 sezonu beyaz grupta şampiyonluğunu geçen hafta en yakın takipçisi İnegölspor'u deplasmanda yenerek ilan eden kırmızı-beyazlı takım, dünkü formalite maçı öncesindeki törenle kupasını aldı. 
Önce şunu tekrar edelim.
Bu şampiyonluk anasının ak sütü gibi helaldir bizim takıma.
Büyük emek, inançlı ve kararlı mücadele, alınteri var bu şampiyonlukta.
Bir takım kişilerin yanlış adımları sonucu istemediğimiz olaylarla karşı karşıya kalındı.
Acılar çekildi, büyük zahmetlere katlanıldı, çeşitli engellemelere göğüs gerildi. 
Gürültüler koparıldı, kavgalar edildi, ayrıştırmalar yapıldı.
Buna rağmen kimse birbirine küsmedi, herşey sineye çekildi ve ortak değerde buluşuldu.
Yöneticisi, teknik adamı, futbolcusu, taraftarı sorumluluğunu yerine getirdi.
Belediye, Balıkesirspor'a sahip çıkmayı öncelikli görev saydı. 
Başarıya giden yolda en önemli misyonu Balıkesir Basını üstlendi.
Çünkü, yangının üzerine hiçbir zaman körükle gitmedi.
Yaşanan olumsuzlukları görmemezliğe geldi. Kötü sonuçlar aldığında "vur abalıya" tarzı yayınlardan kaçınıldı.
Yöneticisini, futbolcusunu, taraftarını motive edici yayınlarıyla ön plana çıktı. 


***
Kısacası başarı için herkes üzerine düşen sorumluluğu, ama az, ama fazla yerine getirdi. 
Ne mutlu ki sizlere, bizlere kazanan Balıkesir ve Balıkesirspor oldu
Bir kentin uyanışı, şahlanışı ve aynı zamanda tek bir amaç doğrultusunda gösterdiği birlik ve beraberliğin sonucudur bu şampiyonluk. 
Kutlu olsun..

***
Böylesine anlamlı olduğu kadar, günlerce, haftalarca kutlanması gereken bir şampiyonluğu doya doya yaşayamamakta üzüyor beni. 
Gördüğüm manzara büyük hâyâl kırıklığına uğratırken, gelecek adına düşündürüyor beni. 
Neden mi?
Hemen paylaşayım. 
Atatürk stadının yolunu tutarken içimde anlatılması tarifsiz bir heyecan vardı.
Tribünlerin saatler öncesinden tıklım tıklım dolacağını, geç kalanın tarihi güne tanıklık yapma va yaşanacak coşkuya ortak olma şansını kaçıracağına inanıyordum.
Stad yanındaki çamların tepesinden maçlarını izlediğim günler geliyordu aklıma. 
Stadın dolup taştığını, tıpkı eski günlerdeki çam ağaçlarına bile çıkanların olabileceğini düşünüyordum.
Yüreğim kıpır kıpır atıyordu.

***
Bu heyecan ve duygularla maçtan yaklaşık 2-2.5 saat önce  Atatürk Stadı'na vardığımda gözlerime inanamadım.
Hayretler içerisinde kaldım.
Gözlerimi dört açıp baktığımda etrafa
Ne stad önünde bir yoğunluk, ne gişelerde kuyruk vardı. 
Köfte ekmekçilerin sinek avlaması bir yana, stad duvarlarından başka kırmızı-beyaz renkler göze çarpmıyordu. 
Sanki şampiyon olmuş bir takımın maçı yoktu Atatürk'te.
Sanki koca bir sezonun alınterinin karşılığında kazanılmış kupa verilmeyecekti.

**
Bir taraftanda da, "Türk milletinin genlerinde var, herşeyi son dakikaya bırakır. Birazdan stad dolup taşar" diyerek kendi kendimi teselli etmeye çalışıyordum.
Yerel sanatçılar sahne aldı, şarkılar-türküler seslendirdi. 
Dakikalar, saatler gelip geçti.
Şampiyonluk kupası futbolcu ve yöneticilerin ellerinde havaya kaldırıldı. 
Tahmin ettiğim, günlerdir hayalini kurduğum tablo oluşmadı yine. 
Geçen sezon 20-25 bin taraftar kitlesine ev sahipliği yapan tribünlerin neredeyse yarısı boştu.
Şampiyonun maçında ikinci yarı başladığında, tribünlerdeki boşluklar daha da göze çarpmaya başladı. Çünkü çok sayıda kişi, ne olduysa bir anda stadı terk etti. 

***
Belli ki bir yerlerde arıza var, ama inanın ne anlayabildim, ne de çözebildim bu arızanın neden, niçin, nasıl, niye ve kimlerden kaynaklandığını..
Belki de, İnegöl dönüşündeki zafer sarhoşluğunu üzerinden atamadı Balıkesir ve Balıkesirspor sevdalıları
Belki de, onun için kupa törenine, şampiyonluk şölenine gelemedi!
Anlayacağınız geçen hafta sonu kentte yaşanan tablo her nedense kupanın kaldırıldığı tarihi güne yansımadı, yansıtılamadı. 


***
Neden, niçin böyle oldu diyecek durumda değiliz. 
Elbette bazı gerekçeler ortaya koyabilir, nedenlerini sıralayabiliriz.
Bunların en başında da, Balıkesirspor'un belirli bir anlaşıyın tekelinde bulunmadığını ve herkesin ortak değeri olduğunu hatırlatmak gelebilir. 
Ama gün öyle bir gün değil
Öyle ya da böyle. 
Sonuçta şampiyonuz...
Gün şampiyonluğun keyfinin sürüleceği, tadının çıkarılacağı gün..
Çünkü her zaman yaşanamıyor, görülemiyor böyle günler. 
Değerini bilelim bugünlerin..
__________
GÜNÜN SÖZÜ
Cehennemde ateş yoktur, her insan ateşini bu dünyadan götürür.
Pir Sultan Abdal