Sofraların baştacı ekmeği kayıt belgesi olmadan üretenlere 2 bin 375 lira, hijyen şartlarına uymadan üretim yapan işletmelere 5 bin 937 lira, Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği’ne aykırı üretim yapanlara ise 11 bin 875 lira idari para cezası kesiliyor.

GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 'Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Yönetmeliği' yürürlüğe girmesinden sonra raflarda eski ekmekler yerini, tuz oranı ve gramajı düşük, kepek oranı yüksek ekmeklere bırakırken, tüketiciye ekmek satışı yapan yerlerin kepekli ekmek, tam buğday, unlu ekmek, tam buğday ekmeği ve ekşi hamur ekmekleri hariç diğer ekmek çeşitlerini ambalajlı olarak satılmasının şartı kağıt üzerinde kaldı. 

BALIKESİR'DE EKMEKTE SORUN YOK!
Fırıncılar Odası Başkanı  Niyazi Tunç, Balıkesir'de halkın sağlıklı ekmek tüketmesi için fırıncı esnafının olağanüstü çaba gösterdiğini söyledi.
Balıkesir'de üretim yapan 58 ayrı fırını sıkı denetim altında tuttuklarını belirten Oda Başkanı Tunç, her bir fırının günde ortalama 3 bin ekmek ürettiği bilgisini verdi.
Niyazi Tunç, yeni yönetmeliğe göre yüzde 1.8 olan tuz oranının yüzde 1,5'e indirildiğini, ekmekteki kepek oranının da en az yüzde 0,65 ve en çok yüzde 1,1 olduğuna işaret ederek tam buğday ekmeğinde ise, kepek miktarı en az yüzde 1,2 ve en çok da 2,9 şeklinde üretimine izin verildiğini hatırlattı.
Balıkesir'de kurulu fırıncı esnafının kodekse uygun ekmek ürettiğini belirten Fırıncılar Odası Başkanı Niyazi Tunç, "Halkımızın sağlıklı ekmek tüketmesi için oda olarak denetimlerimizi sürdürüyoruz" diye konuştu.   

"FIRINCILAR DENETİM BASKI ALTINDA"
Fırıncılar Odası Başkanı Niyazi Tunç, halk arasında köy ekmeği olarak bilinen ürünlerin pazar, manav ya da bakkalların yanı sıra köşe başlarında bile rahatlıkla satılmasına rağmen fırıncıların denetim baskısı altında üretim yaptıklarını söyledi.
Tunç, "Fırıncılarımız çıkan tebliğlere uyuyor. Ama merdiven altı üretim yapan kişiler bunlardan muaf tutuluyor. Biz de tahliller yapılıyor, şimdiye kadar bir sıkıntımız yok. Merdiven altı üretim yapan köy ekmeklerinde ise hiç bir denetim yok. Bu ekmekleri pişirip satanlar pazara hayvanlarını da bu araçlarla taşıyor. Ekmekler pazara tezekler içinde taşınarak halkın sağlığı ile oynanabiliyor. Bunlarla ilgili cezalar ağır ama uygulanmıyor. Sadece tebliğe aykırılıktan dolayı 11 bin 875 lira, ruhsatsız gıda üretmekten ise binlerce lira ceza uygulanması gerektiği yerde bizim bildiğimiz cezalandırılan yok. Devlete vergi vermeyen bu üreticiler haksız rekabete yol açarken, vergi daireleri de bunları görmüyor. Artık merdiven altı sektör haline geldi" dedi.

"BELEDİYE İŞGALİYE ALIYOR, AMA DENETİM YAPMIYOR"
Denetimi elinde bulunduran belediyelerin yetkilerini tam anlamıyla kullanamadıklarını ileri süren Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü yetkilileri ise, ekmekte üretim yerleri, hammadde depoları, personel, ekipman, taşıma araçları ve ekmek satış yerlerinin temizlik ve hijyen bakımından denetlendiğini ifade etti.
Yetkililer, "Üretilen ekmek ve ekmek çeşitlerinden numuneler alınarak ağırlık kontrolü, nem oranı, kül miktarı, tuz miktarı ve yabancı madde aranması konularında analizler yapılıyor. Mevzuata aykırılık tespit edilen fırınlara eksikliklerin giderilmesi için süre verilmekte ve süre bitiminde takip denetimleri yapılarak eksikliklerini tamamlamış olan işletmelere olumlu rapor gönderiliyor” dedi.
Yetkililer, satışta denetim yetkisini elinde bulunduran belediyelerin uyarılar karşısında (göremiyoruz, bulamıyoruz) mazeretine sığındığını bildiriyor. "Belediyeler, pazarlarda araçlarıyla tezgah açan köy ekmeği satıcılarından işgaliye bedeli alıyor. Sıra denetime gelince oy kaygısıyla bu işin üzerine yeterince gidilmiyor. Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğümüzün Alo Gıda 174 Nolu telefonlarına gelen ihbarları anında değerlendirerek gerekli yaptırım ve cezaları uyguluyoruz" diyor.

Editör: Haber Merkezi