SUSURLUK'ta otoyolun açılması sonrasında azalan trafik, ilçe esnafını yeni arayışlara itti. Birçok lezzetiyle ülkenin dört bir yanında bilinen Susurluk'ta mola verecekler için "lezzet haritası" çıkarıldı. 

Hazırlanan haritayla, İstanbul’daki konserlerde, etkinliklerde ve İDO’da broşür dağıtarak, büyükşehirlerde yerel gazete ve sosyal medya imkânlarını kullanarak, yolcuları arabalarıyla Ayran Evi’nin oradan içeri sokmaya ikna ederek Susurluk’a özgü lezzetlerle tanıştırılması hedeflendi. 

Özkan Çetin, projeyi "YA TUTARSA..." başlığı altında şöyle anlattı:

Susurluk’ta yol boyundaki işletmelerin tutmasının veya tutmamasının açıklanabilir iktisadi bir denklemi yoktur.

O yüzden tutar dediğiniz tutmaz, tutmaz dediğiniz dış kapısına kadar müşteri kuyruğu yapar.

Biz de oturduk, düşündük, taşındık.

Nasrettin Hoca misali göle maya çalalım dedik.

Ayran evi girişinden İstasyon Caddesi boyunca ve Beşeylül Caddesi’nden Yasa ışıklar çıkışına kadar kafamızda bir güzergâh belirledik.

Yaklaşık 1.4 km, gir çık 1,5 dakika yani.

Susurluk için çok uzun bir süre, ama İstanbul’da yaşayanlar için değil.

Bir harita üzerinde esnaflarımızın yerlerini belirterek, ürünlerini hikâyeleriyle birlikte QR kodları içine gömüp tanıtıcı bir harita-broşür hazırladık.

Ve bunu bir web sitesine yönlendirdik.

Özellikle bahar sonu ve yaz süresince Ege’ye tatile gidecek olanları şehrimizin içine davet edeceğiz.

Onlara her fırsatta, ilçemiz içerisinde geçirecekleri bu kısacık zamanı yerel lezzetlerimiz ile taçlandıracağımızı anlatacağız.

İstanbul’daki konserlerde, etkinliklerde ve İDO’da broşür dağıtarak, büyükşehirlerde yerel gazete ve sosyal medya imkânlarını kullanarak, yolcuları arabalarıyla Ayran Evi’nin oradan içeri sokmaya ikna ederek Susurluk’a özgü lezzetlerimiz ile tanıştıracağız.

Bu şekilde geçen bin arabadan elli arabayı içeri sokabilirsek mevcut esnafımıza bir şans yaratabiliriz.

Avcılık bilenler için örnek vereyim.

Yani tavşanı esnafların keskin nişancılık hünerlerini sergileyebilecekleri bir alana doğru kovalayacağız.

Ürettikleri ürünleri tek tek inceleyerek yerelliği, fiyatı, lezzeti, hikâyesi ile fark yaratanları ön plana çıkaracağız.

Pandemi nedeniyle ertelediğimiz bu proje için bir senedir İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile görüşüyor, esnaflarımızla toplantılar yapıyoruz.

Tek dileğimiz bu güzergâhta esnafların herhangi bir ürününün “şöhret” yakalayabilmesidir.

Yerelliği, tarihi ve fiyatıyla bunu ulusal düzeyde başarabilmesidir.

Kaymakamlık, Esnaf Odası, Ticaret odası da bu projenin ortağı.

Kim bilir belki her sene git gide şehir içine uğrayan İstanbullu yolcu sayısı artar.

Kim bilir belki ileride şehir içi esnaflar bu projeye göre dizayn edilir, her Susurluklu bu işten nasiplenir, imkân yakalar, zenginleşir.

Neden olmasın, belki de yakın gelecekte Susurluk koskoca bir dinlenme tesisine dönüşüverir.

Dedim ya oturduk gölün başına maya çalıyoruz.

Tutmazsa kimse şu an olduğundan bir adım geride olmayacak.

Ama ya tutarsa…

* Özkan ÇETİN

Editör: Haber Merkezi