Kiremitle kaldırıma çizip gazoz kapağı ile yılan oynamak…
Çamurda çivi…
Başaltı(bilez/bilye)…
Yuva(bu da bilez oyunu)…
Dokuz kiremit…(Yedi de olur)
İstop…
Yakar top/yakan top…
Bakkaldan açık yoğurt almak…
Sade gazoz içmek…
Mektup yazmak…
Kağıt helva satmak…
Bit pazarında eski bir şeyler sergilemek, harçlık kazanmak..
Yaz aylarında çıraklık yapmak…
Tek kanallı televizyonda Pazar sabahı kovboy filmi izlemek…
Radyoda “Arkası Yarın” dinlemek…
TRT 3 ile kulakların pasını atmak…
Akşam ezanı okunana kadar sokakta oynamak…
Ayakkabı boyamak…
Düğme dikmek…
Mahalledeki fırına –nadir de olsa- güveç vermek…
Sokak çeşmesinden bidonla su doldurmak…
Sabah bağıran simitçi sesiyle uyanmak…
Yapılan börekten komşuya götürmek…
Kazak örmek…
Okula yürüyerek gitmek…
İşe de yürüyerek gitmek…
Tahtayı sabunlayıp yokuştan kaymak…
Tahta kılıç yapmak…
Sapanla karga kovalamak…
Mahalle arasında sakız satmak…
Kemalettin Tuğcu okumak…
İzci ve Yavrukurt olmak…
Yaşlılara karşıdan karşıya geçerlerken yardım etmek…
Kesekağıdı kullanmak…
Fileyle pazara gitmek…
Kumbarada para biriktirmek…
Yırtılan kota yama yapmak…
Kırk yılda bir şokella yemek…
Sabit telefonla konuşmak…
Eve gelen köylü teyzeden süt almak…
Odun taşımak…
Soba yakmak…
Kara trene binmek…
Sek sek oynamak…
*
Ağustos sıcakları bunaltınca…
Buz gibi gazoz içelim dedik…
Kapağı açtık…
O tarifsiz sesle beraber bunlar da çıktı kapağın altından…

*
Bazen bir gazoz kapağının arkası…
Geçmişin ta kendisidir.