Gazeteci Batuhan Çolak'ın sahibi olduğu haber portalı Aykırı'da yer alan ve sosyal medyada paylaşım rekorları kıran "Tarık Tarcan'ı hiçbir zaman unutmayın, unutturmayın!" başlığı altındaki yazısı şöyle:

"Şehidimiz var" diyerek üzülüyoruz, 2 dakika sürüyor belki...

Sonra unutuyoruz.

Size, bugün Şırnak'ta şehit düşen Tarık Tarcan'ı anlatacağım ve neden unutmamalıyız, unutturmamalıyız onu konuşacağız.

Tarık, 31 Ekim 1995 doğumluydu. Maden mühendisiydi, koyu bir Fenerbahçeliydi...

En yakın arkadaşı Galatasaraylıydı.

Derbi için günler öncesinden heyecanları başlar, maç günü birbirine takılırlardı.

Mesut Özil'in Fenerbahçe'ye gelmesine çok sevinmişti.

Tarık, Osmangazi üniversitesinden 2020 yılında mezun olmuştu.

Evin tek evladıydı. Anne babasının kuzusuydu.

Üniversiteyi bitirdikten sonra hemen iş bakmaya başladı.

Ancak pandeminin etkisiyle imkanlar kısıtlıydı.

"Askerliği aradan çıkarayım" diyerek bedelliye hakkı olmasına rağmen "Babam bu yaşında bile çalışıyor, kısa zaman gidip gelirim" diyerek görevini yapmaya gitti.

Son görev yeri Şırnak Cizre Yakacık hudut karakoluydu.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin, sınır ötesindeki PKK unsurlarına yönelik operasyonu örgüte büyük darbeler indiriyordu. Son operasyon sonrasında PKK'lılar Suriye tarafından attıkları havanlarla karakolu vurmaya başladı.

Karakolde görevli 3 askerimiz yaralandı.

Tarık da onlardan biriydi. Durumu ağırdı ve ne yazık ki şehit düştü.

Gencecik yaşında, geride hayal ve umutlarını bırakarak.

30 gün kalmıştı askerliğinin bitmesine, nasip olmadı.

Tarık'ın en yakın arkadaşlarından olan Batuhan anlatıyor:

"Haberi duyunca kahrolduk, yüzü gibiydi Tarık, tertemiz, iyi niyetli, kimseyle sorunu olmazdı. Nasıl da vatanseverdi. Kahrolduk..."

***

Tarık'ın şehit haberi geldiği anlarda ise bir paylaşım vardı içime öylece oturdu.

HDP resmi hesabından TSK'nın PKK'ya yönelik operasyonlarını "Saldırı" olarak tanımlayan ve kınayan bir açıklama yayınlanıyordu.

Hiç uzatmadan en açık şekilde yazacağım. Tarık'ı ve binlerce evladımızı bizden alanlar ne hakla konuşuyorlar, buna nasıl cüret edebiliyorlar?

Tarık'ın şehit düştüğü anlarda bu mesajları uluslar arası medyaya servis ederek Türkiye'yi "Saldırgan devlet" gibi gösterenler, hayatının baharında şehit edilen Tarık'ı ve hayallerini anlatacaklar mı? Onu nasıl bombaladıklarını konuşacaklar mı?

Elbette "Hayır"...

Nur yüzlü kardeşlerimiz, evlatlarımız bu kadar kolay bizden alınamaz.

Tarık Tarcan'ı hiçbir zaman unutmayın. "Askeri operasyonlar durmalı, devletin de hataları var, asimilasyon, tecrit kalksın..." diyenlere de Tarık'ı hatırlatın. Mekanın cennet olsun güzel kardeşim...

www.aykiri.com.tr

Editör: Haber Merkezi