Dünyamızı asırlar boyu kan ve zulümle yaşanmaz hale getiren odakların ve bu odakları vizyona sokan Hıristiyan Devletlerin yalanları, iftiraları zaman zaman kendi içlerinden çıkan, az da olsa vicdan sahibi kişilerce itiraf ediliyordu. Hıristiyan terörünü, Hıristiyanofobi haline getiren Batı dünyasının zalimleri aynı zamanda kendi insanlarını da yalanlarıyla ifsat edip kandırmaktan da bu güne kadar geri durmadılar, utanmadılar. (Hıristiyanofobi=Hıristiyan korkusu)

Geçtiğimiz günlerde ZDF Alman 2. Kanalında bir Televizyon programına katılan ve bir dönem CDU Milletvekilliği de yapmış olan gazeteci Jurgen Todenhofer’in anlattıkları, program tertipleyicilerinin ve dinleyenlerin hoşuna gitmese de, bir itiraf niteliğinden öte tarihleriyle yüzleşme boyutundaydı. Hıristiyani yalanlarla, Hıristiyanofobi ve Hıristiyan terörizmi yaratanların şoke oldukları programda, CDU eski Milletvekili ve gazeteci Jurgen Todenhofer büyük bir cesaretle adeta derenin taşı ile derenin kuşunu vuruyordu.! Bakın Jurgen Todenhofer Alman ZDF 2. Kanal Televizyonunda bu güne kadar saklanan gerçekleri nasıl anlatıyor;

‘’Sanırım biz kendimizi yine kendi yalanlarımızın içine yerleştirmişiz. Yıllarca biz iyiyiz, biz en iyiyiz dedik. Fakat şimdi görmekteyiz ki, bunların hepsi yalan ve aldatmacaymış. Maalesef bir Hıristiyan olarak hayatımız yalanlarla aldatmacalarla dolu imiş.’’ Böyle eğlenceli bir programda bunları söylemek istemezdim ama gerçekler böyle.

Sözün burasında program yapımcısı araya giriyor ve; ‘’Bizce bunlar hayatın gerçekleri değil mi’’ diye soruyor? Jurgen Todenhofer devamla; İnanıyorum ki, biz batılılar dünyamızı fikirlerimizle, dinimizle ve mükemmelliğimizle feth etmedik. Yalnızca başkalarından daha acımasız olduğumuz için feth ettik. Daha açık konuşmak gerekirse hep zor kullandık. Akıl almaz katliamlar yaptık ve bu şekilde üstünlüğümüzü kabul ettirdik. Düşünün bir defa; Haçlı seferleriyle 4 Milyon insan’ı öldürenler Müslümanlar değildi. Dünyayı sömüren ve 50 Milyon insanın ölümüne sebep olanlar Müslümanlar değildi. 1. Ve 2. Dünya savaşında 70 Milyon insanı öldürenler yine Müslümanlar değildi. 6 Milyon Yahudi’yi aç bırakarak bir deri bir kemik haline getiren ve fırınlarda yakanlar, yakamadıklarını da diri diri toplu mezarlara gömenler de Müslümanlar değildi. Aksine bütün bunlar bizim de içinde olduğumuz batı dünyasının zorbalıklarıydı. Artık batı dünyasının birer ferdi olarak bu saklanan gerçekleri idrak etmemiz ve kabullenmemiz, ancak dünyanın gerçeği olabilir.

Jurgen Todenhofer’in, başta Almanya olmak üzre tüm Avrupa’yı şoke eden açıklamalarına ‘’Batı âlemi kendisiyle hesaplaşıyor veya yüzleşiyor’’ da diyebiliriz. Tabi Jurgen Todenhofer, batı dünyasının kirli ve çirkin yüzünü anlatırken sadece büyük kitlesel Hristiyani katliamları dile getirmiş.

Afrika kıtasının tamamında Hıristiyan misyonerler ve askerleri tarafından Milyonlarca Müslüman’ın çoluk çocuk, kadın erkek, genç ihtiyar demeden katledildiğini unutmuş olabilir mi?

Nagazaki’yi, Hiroşima’yı, Kırım katliamlarını ve sürgününü, Doğu Türkistan’ı, Çeçenistan’ı unutmuş olabilir mi? Cezayir, Fas, Tunus, Libya, Mali, Kamerun, Çad ve daha onlarca halkı Müslüman olan ülkelerdeki Hıristiyani, insan ve özellikle Müslüman katliamları, Hıristiyan dünyasının eseri değimlidir?

Haçlı dünyasının desteğiyle yapılan Filistin katliamları, Irak ve Suriye’deki katliamlar görmemezlikten gelinebilir mi?

Hıristiyani terör örgütleri ve Hıristiyanofobi gibi sıfatlar kullanılmadan Haçlı dünyasının katliamlarının da anlatılamayacağı akıllardan çıkarılmamalıdır

O halde; İslamofobi karalamasına karşı Hıristiyanofobi, İslâmi terör örgütü masalına karşı da, Hıristiyan terör örgütü.! Kısasta hayat vardır(!)

Daha dün denecek kadar yakın zamanda Hıristiyan batı dünyasının tam göbeğinde, Hıristiyan Hollandalı aşağılık mahlûkların desteği ile Hıristiyan Sırp köpeklerin yaptığı Bosna katliamı, Srebrenitza katliamı unutulur mu? Bunların yaptıkları katliam, Hıristiyani ve Avrupai Müslüman katliamı değilimdir? Bu yapılanların adı Hıristiyanofobi, (Hıristiyan korkusu’ndan) başka ne olabilir?

İspany’a da 900 yıl hüküm süren ve Avrupalı barbarlara insanlığı medeniyeti götüren, el- ayak yıkamayı, insanca yaşamayı öğreten muhteşem Endülüs İslâm Devleti ve Milyonlarca Müslüman insan ne oldu? Hıristiyani terör örgütlerinin kurbanı olmadılar mı.? İşte bunun adı Hırıstiyanofobidir.(!) Hıristiyan terörüdür…

Kendilerine sığınan binlerce masum insanı çoluk çocuk ayırımı yapmaksızın Hıristiyan Sırp köpeklere teslim eden Hollandalı aşağılık Hıristiyan Kumandan ve askerlerinin yaptıkları, Hıristiyani terör ve Hıristiyani Müslüman katliamının daniskasıdır.! Bu şerefsizliğe Hollanda halkı zerre kadar tepki koyabildi mi? Hayır sadece seyretti ve katliam ortağı kumandana madalya verdi.!

Batı dünyasının sahtekâr ve yalancıları kendi ürettikleri ve besledikleri terör örgütlerini hep ‘’İslami terör örgütleri, İslamofobi’’ gibi sıfatlarla lanse ettiler. Şimdi biz de gerçek bir Hıristiyani terör örgütü olan katliamcıları, gerçek sıfat ve gerçek yüzleriyle afişe edelim ki, kim medeni kim barbar, kim cani kim melek, kim insan ve kimler esfeli safilin daha net anlaşılsın…

Katliamlara ve terör örgütlerine dini sıfatlar yüklememek gerekir ama, İslâmi terör örgütü ve İslamofobi yakıştırmalarının mucidi İslâm dünyası değildir. Bu kötü ve kasıtlı sıfatların mucidi ve hamisi Hıristiyan batı dünyası olduğuna göre, bizde onların gerçek yüzlerini ve gerçek sıfatlarını, yine onları anlatırken rahatlıkla söyleyebilmeliyiz. ‘’Hıristiyanofobi ve Hıristiyan Terör örgütleri’’ gibi. Bu sıfatlar canilere ve cani dostlarına şimdi daha iyi yakışıyor.