Gecenin bu vaktinde bana kızacaksınız, Memleketin derdi ne birader senin derdin ne diyeceksiniz.Ne yapayım benim aklım küçük,büyük şeyler düşünecek kadar mali yapım düşük.
Hey gidi günler hey, sene 2001 AK Parti'ye kurduğumuz günler geldi aklıma. İli,ilçeyi samimiyetle kurmuş, meclisteki 40 milletvekili, başımızda Reisle hedefleri olan, samimi, menfaat düşünmeden gecemizi gündüzümüze katan, bir avuç insandık. O günlerde Milleti partiye üye yapacağız diye, dünya dil dökerdik. İlçelerde, beldelerde yönetim kurullarına insan bulacağız diye, neredeyse insanlara yalvarırdık. Bizim için her insan eşitti, zengin olmuş, fakir olmuş, köylü olmuş şehirli olmuş hiç farketmezdi,O zamanlar bizim gençlik kollarımızın içinde sanayiden , yağ kir içinde partiye uğramadan evine gitmeyen alın teri ,emek kokan gençlerimiz vardı O zamanlar patronları bırakın partiye gelmeyi,üye olmaya korkarlardı. 
O zamanlar birbirimizi çok severdik, saygı edep vardı.Ortalıkta birbirimizi heder edeceğimiz bir iktidar nimeti de yoktu. Daha önemlisi partimizde istişare, demokrasi vardı. ilçe başkanını ilçeler kendi belirler, ,ilçelerimiz kendi il başkanlarını kendileri seçerdi.Millet il başkanı olacağım diye, ilçelere kendilerini arzı endam ederlerdi.O zamanlar konfeksiyon il başkanları değil, sipariş,ısmarlama,bedene bünyeye uygun il başkanları seçilirdi. Kongreler geldi mi, içimize bir heyecan olurdu. Birbirinden inançlı, şuurlu dava adamı ortaya çıkar, listeler birbirleriyle yarışır, kaybedenler kazananlara her zaman destek olurdu. 
Herkes birbirini tanırdı, o zamanlar amaçlarımız çoktu, Vatana Millete hizmet edeceğiz, kimsesizlerin kimi olacağız, bu Millete hizmet edip yaralara merhem olacağız diye yaz kış demeden koşar dururduk. 
Eskiden siyaset yapanlar da adama değil,davaya sadakat, ahlak, şuur aranırdı. İşçi emekli, köylü ayrımı yapılmaz, bu davaya kim gönül verdiyse kucaklanır, kapılarımız sonuna kadar açılırdı.
Eskiden vekil adayları bütün delegelerin verdikleri oylarla sıralanır, oylar gözümüzün önünde verilir, sandıklar yanımızda açılırdı. Bizi dinlemeseler, fikrimizi değer vermeseler de,hiç yoksa hangi aday kaç oy almış bilirdik.
Eskiden İl Başkanı yapacak insanlar 2 yi 3 ü geçmezdi. Ama biz karar verirdik .Şimdilerde ki gibi,Ankara, bizlere güvenmediği için buralara Otağ kurup, onlarca adam belirleyip,eleye eleye 3-5 e düşürüp, bunları Ankara'ya götürüp başkanınız bu diye bizlere emir vaki yapmazlardı. 
Hey Ankara niye bizlere böyle davranıyorsun, Ankara, neden bizi bize bırakmıyorsun. Yoksa bizi serbest bırakırsan, ya davulcuya, ya zurnacıya varırız diye mi korkuyorsun.Ne yapalım siz Ankara'sı nız, sizler akıllı,15 Temmuzda meydanları dolduran bizler gibi garipler,sizin gözünüz de aptalız.
Madem İl Başkanı atıyor, Başbakana onaylatıyor sunuz.Ey Ankara neden ona güvenip listeleri yapma işini ona bırakmıyorsun.Neden Aziz Yıldırım gibi, Başkan da benim, teknik direktör de benim, oyuncu da benim diye, her şeye karışıp bizlerin oyun şevkini kırıp, siyaset yapmamızı bu millete hizmet etmemize engelliyorsunuz. 
Bırakın seçilen kimi isterse onunla çalışsın, listesinİ o yapsın. Sen güvenlik soruşturmasını yap, varsa fetöcüyü, ahlaksızı, İhaleci yi rantiyeciyi, şantiyeciyi ayır, başkanım bunlar çürük, bunlar sağlam, seni de, davayı da Memleketi de satmaz de, sonra listeyi onayla.
Böyle 400 kişiye form doldurtup, 50 kişiyi aralarından seçip, 350 kişiyi kırmaz, insanları rencide etmezdiniz,Listeye giremeyenleri en başından yeni seçilen başkana düşman etmezsiniz. Form doldurtma dan önce,kriter belirlersin,şunu sevenler form versin,sevmeyenler vermesin dersin. İşçi olmasın, köylü olmasın, emekli olmasın dersin, form dolduracakların ekonomik durumu merak ediyorsanız, çalışanlardan maaş bordrosu,esnaftan iş adamın dan vergi levhası veya üzerine kayıtlı tabu belgelerini istersiniz. İnsanlar bekar mı evli mi diye merak ediyorsanız da, evlenme cüzdanı istersiniz.
Yönetime alma kriterler yetmezse,yenilerini belirler, taşeronda çalışan olmaz, belediyelerde çalışan hiç olmaz, köylü emekli,zinhar hiç olmaz dersin. sonra öbür kriterlerde, kirada oturana, üniversite diploması olmayanı, siyaset para işidir, parası olmayana siz heveslenmeyin forum doldurmayın dersiniz.
Parlak bir fikrim daha var.Yönetimlere girmek için bir de KPSS İmtihanı açsak, nasıl olsa fetönün soruları çalma derdi de bitti, yönetime girmek için en az 80 baraj puan almak lazım desek Bence en güzeli bu. Her neyse bu yönetim geçti bir daha ki sefere bunu kesin uygulamaya koymalı.
Beyler siz bizim aklımızla alay mı ediyorsunuz.Beyler bu Aziz millet bu partiye sizin için mi oy veriyor sanıyorsunuz. Bu Ak Parti'nin efendileri sizler, kendinizi beyaz Türkler, bizler gibi samiyetle,hiç bir menfaat bekleme den koşturan, oy veren, Recep Tayyip Erdoğan aşıklarını, Memleket sevdalılarını bu partinin 2. sınıf vatandaşı, zencileri mi sanıyorsunuz.
Sizler bu kafayla giderseniz,genel seçimlerde tekrar buralarda Otağ kurup, bütün Balıkesir seçmenine form doldurtup AK Parti'ye kimlerin oy verecekleri bile belirlersiniz. Mülakattan geçemeyeni Ak Partiye oy da verdirmez siniz. 
Beyler sizin derdiniz Millete hizmet mi, yoksa bu Milleti kendinize hizmet ettirmek mi. 
Reisim nerelerdesin, yokluğunda herkes meydanı boş buldu. Hadi çabuk gel be 2018, Rabbim ömür verirse Reisim yine partimin genel başkanı ve anayasa değişikliği de seçilmiş partili ilk Cumhurbaşkanı olacak. Anayasa değişikliğine göre Reisim 2018 tarihin den itibaren Partimin üyesi ve genel başkanı olacak.
Beyler; Reis bütün dünya ile uğraşırken, sizlerin işi Reise yol arkadaşlığı yapmak,emaneti korumak, onu yalnız bırakmamak olacağına, Sizler Reisi yalnız bırakıyorsunuz, bizlerle arkadaşlık ediyorsunuz. Büyük işleri bırakıp küçük işlerle uğraşıyorsunuz. 
Bize yol arkadaşı da, dava arkadaşı Reisimiz yeter, Reis varsa siz varsınız, Sizler Reis'in yanındaysanız, Reis'in hatırına biz de sizin yanınızdayız.Parti sizin olsun,bize Reisimiz yeter, Reise dua edin, biz öyle yapıyoruz.
Selam ve dua ile.
20 Aralık 2016 / Saat: 04.20