Cemre BİLGİN'in yazısı

Avrupa’da ve Uzak Doğu’da çok tercih edilen, Türkiye’de önemli bir ihraç kalemi olan salyangoz hem gıda maddesi hem de cilt güzelliği için kremlerde kullanılıyor. Ülkemizde birçok insan salyangoz üretim çiftlikleri kuruyor ve ürettikleri salyangozları yurtdışına ihraç eden firmalara satıyor. Salyangozların tüketime hazır hale gelmesi de ayrı bir çalışma gerektirir. Çünkü arınmaları gerekir. Tüketimden önce salyangozlara işlenmemiş organik kepek ve buğday tohumu verilir. Bir hafta kadar bir sürede salyangozlar sindirim sistemlerindeki pislik ve kumdan arınıp, tüketilebilir olurlar. 80bin civarında türü olan deniz ve kara salyangozları ülkemizde tüketilmemesine rağmen, yurtdışında lüks bir tüketim ürünüdür. Salyangoz eti protein ve iz elementler açısından zengindir. Hatta büyükbaş, tavuk ve yumurtadan daha yüksek değerdedir. Çin’de doğal tıp ilacı olarak kullanılmaktadır.

Dünyada salyangoz ticaretinin hacmi 400 milyon dolardır, bunun 200 milyon doları Amerika’nın ithalat miktarıdır. Salyangoz etinin kilosu 5 dolar, kabuğu ise 50 cent dolayındadır. Bu rakamlarla Türkiye’nin bu pazardaki kazancı 15 milyon dolar civarındadır. Ülkemizde Burdur ilinde yoğun çalışmalar yapılan salyangoz yetiştiriciliğinde, yüzde 500 kazanç olduğu söylenmektedir.

İşlenmiş olduğunda ise, karlılık 10 kata kadar çıkabiliyor. Coğrafi açıdan yetiştiriciliğe uygun olan Burdur ilimizde, bu iş fırsatı ile çok sayıda aileye istihdam sağlayacak olması da ayrı bir avantaj. Avrupa’da eti için toplanabilen 8-10 çeşit salyangoz varken, ülkemizde bu sayı 13’ten fazla. Yaygın olarak Ege, Akdeniz, Karadeniz ve Marmara Bölgelerinde salyangoz toplayıcılığı yapılabiliyor. Vatandaştan kilosu 1-2 liraya alınan salyangozlar, Avrupa’ya 20 avrodan satılıyor. Eti ve kabuğu gıda sektöründe, salgısı ise kozmetik sektöründe kullanılıyor. Talebe karşılık verecek miktarda çiftlik olmaması ve doğadan toplanan miktarın yetmemesi üzerine ülkemizde yurtdışına ihracat yapan bazı firmalar, Yunanistan ve Bulgaristan’dan canlı salyangoz alıp işledikten sonra yurtdışına satmaktadır. Hazırsanız bir de şunu duyun. Salyangoz havyarının kilosu 3000 avroyu buluyor.

Salyangoz bir kara canlısı olmasına rağmen –deniz salyangozu da var ama- tamamı su ürünleri mevzuatına bağlanmış ve çiftlik kurarken tek sorun mevzuat ile ilgili çıkıyor. Üretimi için -4°C ile 30°C arası sıcaklık uygun. Bu küçük hayvanlar sıcaklıkta çok seçici değil. Çiftlik geniş olmalı, dar alanlar üreme oranını düşürüp ölümleri artırır. Organik üretim için, doğal gübre kullanılması önemlidir. Eğer iyi bir sulama sistemi, sağlıklı beslenme imkanı sağlarsanız, salyangozlar yemeye-büyümeye ve üremeye devam eder. Sağlıklı beslenme derken; yabani hardal, karalahana, kanola, turp, kara hindiba yoncası, pazı, kırmızı turp gibi protein, lif ve mineralce zengin besinlerden bahsedilebilir. Hayvansal protein kaynağı olarak balık eti, balık unu, ipekböceği pulpları ve et artıkları tüketebilirler. Uygun şartları sağlarsanız, ilkbahardan sonbahara kadar çiftleşebilirler. Salyangozlar çift cinsiyetlidir. Hem erkek, hem dişi üreme organı taşırlar.


Türüne göre döllenmeden birkaç hafta sonra 30-120 adet yumurtalarını toprağın 5-8 cm derinine bırakırlar. Toprağın sıcaklığına, yumuşaklığına ve nemine göre 18-35 gün içerisinde yavrular yumurtadan çıkar. İdeal koşullar %80 nem, toprağın %20-40 organik madde içeriği, 18-27°C sıcaklık olmasıdır. Bu durumda yumurtadan çıkma başarısı %50-60 civarındadır. Kabuk gelişimi için toprakta %3-4 kalsiyum bulunmalıdır. Yem içerisinde de kalsiyum verilebilir. Eti için en çok yetiştirilen türleri Helix aspersa (küçük gri salyangoz), Helix pomatia, dev Afrika salyangozu Achatina fulica, Helix nemoralis, Archelix punctata, Otala uermiculata, Türkiye’de de bulunan Helix lucorum ve ülkemizden yayılmış olan Helix adanensis’dir.

Yetiştirme sırasında aynı dönem besiye alınan türlerden erken ve daha fazla büyüme gösterenler damızlık olarak seçilirse, birkaç üreme sonra bu özelliklerde bir sürü elde edilmesi mümkün olur. Salyangoz üretiminde verim için en önemli koşul ve ekipmanların doğru ve yeterli olmasıdır. Toprak sıcaklığı, rutubet, organik madde durumu, toprak yapısı kontrol altında tutulmalıdır. Işık yeterli olmalı, ortamı ıslak tutacak şekilde sulama sistemi oluşturulmalıdır. Boy ve ağırlık ölçümleri düzenli yapılmalı, aynı dönem yavruları ayrı gruplanmalı, karışık yetiştirilmemelidir. Salyangozların kaçmasını önleyecek; kuş, fare ve diğer canlıların salyangozların yaşama alanına girmesini engelleyecek önlemler alınmalıdır. Ülkemizde halen yoğun olarak doğadan toplanan salyangozlar için yurtdışında 4 farklı yetiştirme şekli uygulanmaktadır. Bunlar; dışarıda üretim, iklim kontrollü binalarda üretim, kapalı ve açık sistemde üretim, sera veya kapalı tünellerde üretimdir. (kaynak:gidagündemi)
Editör: Haber Merkezi