Dostun vefatı dolayısıyla Balıkesir’e gitmek gerekti. Hazırlık yaparken Diyarbakır Sur’dan da şehit haberleri geldi.  İçimiz yandı.

İçlerinden Özel Harekatçı Zekeriya Bilgen’in Susurluklu olduğu bilgisi ulaştı. Bu şehidimizi ebediyete uğurlamak nasip olur diye düşündüm.

Perşembe günü sabah Ankara’dan dostun cenazesi için yola çıktım. Susurluk’a yaklaşırken Belediye Başkanı Hüseyin Hızlıoğlu’nu aradım. Başkan Hızlıoğlu’nun üzüntüsü telefonda ağlamaklı sesinden anlaşılıyordu. O gün için cenaze namazının yetişmeyeceği bilgisini verdi. Ertesi gün Cuma namazına müteakiben cenazenin kaldırılacağını öğrendim.

Cuma sabahı anamdan duasını alındıktan sonra Balıkesir Merkez’de Yörük Derneği Başkanı Ömer Çandır’la buluşarak Susurluk’un yolunu tuttuk. Cuma vaktine az bir zaman kala namaz için yer bulduk.

Namaz da aynı safta genci-ihtiyarı, askeri-polisi, vatandaşı omuz omuza idik.

Cenaze namazı için cami içinden çıkarak meydanda yerimizi aldık. İmamın şehidimizin adını anarken ‘Hafız Zekeriya Bilgen’ demesi dikkatimi çekti. İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ahmet Cengiz yanımdaydı. Hafız olduğu bilgisini doğruladı. Hatta bir oğlunun Susurluk’ta İmam Hatip Lisesinde öğrenci olduğunu da aktardı. Daha detaylı bilgi için tanıdık başka simalara baktım.

Defin işlemi sonrası Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Dostum Mustafa Akbıyık ile buluştuk. Dostum iki gündür şehidin ailesi ile birlikte imiş. Dikkatimi çeken ayrıntıyı ona da sordum. Doğruymuş. Şehidimiz aynı zamanda İmam Hatip Lisesi mezunuymuş. Hem de iyi hafız.  Biz bu ayrıntıları konuşurken siyasetten tanıdığım Muzaffer Kuş amca denk geldi. Muzaffer amca Susurluk İmam Hatip Lisesi Derneği yönetiminde. Zekeriya Bilgen’in 1994 yılı mezunu olduğunu aktardı. 22 yıl önce mezun olsa da halen hocaları ile de irtibatının devam ettiğini bildirdi.

Dostum Akbıyık ve Muzaffer amcanın aktardığı bilgiler Şehit Zekeriya Bilgen ile ilgili ilginç hikayeleri de beraberinde getirdi. Muzaffer amca Zekeriya’nın 3 gün önce hocası Huzeyfe Turan Sezgin’i aradığına dikkat çekti. Ara sıra ararmış. Hocası ile halleşmişler. Zekeriya durumun vahametini anlatarak dua istemiş. Hocada okunması gereken duaları da tembihlemiş.  Zekeriya sözlerinin arasında ‘Şehit düşersem hakkınızı helal edin’ demiş. Bunun üzerine Huzeyfe Hoca ‘Helal ederim, ama beni de şefaat edeceğin isimler arasına alırsan.’ diye takılmış. Zekeriya ise ‘Hocam sen ilk 7 kişinden birisin inşallah’ deyip vedalaşmışlar.

Dostum Mustafa Akbıyık ise Zekeriya ve 4 kardeşi ile ilgili çok enteresan bir hikayeyi anlatıyor. Çevrede annesini Nuriye diye bilirlermiş. Gerçekte analığı. Şehidin defin işlemi sonrası hocanın telkin duasında anne adını ‘Fatma’ olarak zikretmesi de dikkatimi çekmişti.  İşin doğrusunu dostum aktardı.  Zekeriya’nın Annesi doğum sonrası vefat ediyor. Babası Karapürçek’te 5 çocukla ortada kalıyor. Çok kısa bir zaman içinde Babası Nuriye hanımla evleniyor. Anlayacağınız Zekeriya 5 kardeşi ile aynı zamanda öksüz büyüyor.  Ama analığı Nuriye Hanım 5 çocuğa kendi öz çocukları gibi bakıyor. Hiçbir zaman öksüzlüklerini hissettirmiyor. Nuriye hanımın hiç çocuğu olmuyor. Onlarda analıklarını ana biliyorlar.

Mezarlık çıkışında Balıkesir Valisi Mustafa Yaman ile karşılaşıyoruz. Selamlaştıktan sonra gidecekleri yere davet etti. Garnizon Komutanı Mehmet Akyürek, Kaymakam Yusuf Özdemir, Belediye Başkanı Hüseyin Hızlıoğlu ve Mustafa Akbıyık’ta orada. Sonradan İsmail Güneş’te geldi. Vali Mustafa Yaman Zekeriya Bilgen’in başka bir hikayesini nakleti.

Zekeriya kendini kıran arkadaşlarını incitmemek için hemen bulunduğu yeri terk edermiş. Bir gün yine çok yakın bir arkadaşı Zekeriya’yı üzecek derecede haksızlık yapmış. Zekeriya’da bu haksızlık karşısında arkadaşını üzmemek için ortadan kaybolmuş. Arkadaşı haksızlık yaptığını anlayıp pişman olmuş. Özür dilemek için Zekeriya’yı aramaya koyulmuş. Fakat aramadık yer bırakmamış. En son mescide de bakayım demiş.  Vardığında Zekeriya Kur’an okuyor.  Yalvarıyor. Af etmesi için. Onun çok kızdığını sanıyor.  Oysa Zekeriya arkadaşına sarılıyor,’ Allah senden razı olsun. Senin sayende 8 cüz Kur’an okudum. ’ cevabını veriyor. 

Kaderin cilvesine bakın ki kendisi 5 kardeşi ile birlikte öksüz büyüyor. Şimdi geride 4 evladı da yetim kalıyor. Yunus Emre, Enes, Esra ve Esma sizler Şehidimiz Hafız Zekeriya’nın Balıkesir’e Susurluk’a emanetisiniz.

Bu vesile ile Cuma günü Zekeriya Bilgen ile birlikte Türkiye’nin 4 tarafında ebediyete uğurladığımız Şehitlerimiz Yüzbaşı Yiğitcan Çiğa, Astsubay Özgür Erdoğan, Uzman Çavuş Osman Ateş, Özel Harekatçı Bora Tayfur’a Allah’tan rahmet diliyoruz.

Milletimizin başı sağ olsun.