EN BÜYÜK DEĞİŞİM, DÜNYA KRİZİ, HEGEMONLAR ARASI MÜCADELE ;SAVAŞ MI BARIŞ MI? 

2019 Yılı güzellikler ve acılarla dolu Dünyamızın en önemli değişim yılı. 

2019 veya hemen takip eden yılda yaşanacak gelişmeler ;

Dünya parasal sisteminin değişmesi; 

Küresel kuvvet ağırlığı alanlarının Amerika dışındaki kıtalarda da ortaya çıkması; 

Yeni olağanüstü stratejik bölgelerin ve ulaşım hatlarının kendini göstermesi; 

Yeni süper güçler;
Bende varım diyen hızla yükselen ülkeler 
ve artık çok kutuplu bir dünyanın tescili. 

2019 bütün bunlar için başlangıç yılı. 

Yeni Dünya dengesi ne kadar acılı olacak veya nasıl bir konsensusla kurulacak?

Eski ekonomik yapının enkazları kimleri yok edip, kimleri yaralayacak? 

Hangi iki komsumuz süper güç ABD'nin belkide son ateşli müdehalesine muhatap olma şanssızlığını yaşayacak? 

Bu değişmeler olacaksa tartışmalar olmayacak mı? 

Elbette yeni kurulacak olan yeni küresel sistemler üzerine hem eski klasik güçler içinde ve yeni güçler arasında farklı görüşlerin olduğuna ve bunların mücadelelerine tanık oluyoruz. 

Avrupa ülkelerinde ki "yelekli hareketler", ABD başkanına karşı görülmemiş direnmeler, Ortadoğuda istikrarsızlaştıdıcı ve sonu boşa çıkan karmaşa ve savaşlar hep bu nedenledir. 

Önde gelen güçler içinde ülkeleri aşan gruplaşmalar kutuplaşmalar olmaktadır. Ancak zemin hala kaygandır. 

Ülkemiz her şeye rağmen; iç ekonomik sorunlarına, iç siyasetinin sertliğine ve Dünya milli gelirleri içindeki küçük payına rağmen potansiyel gücü en yüksek olanların ilk sıralarında bulunuyor.

Eğer yüksek akıl-yetenek ile ve kendi güç ve etkisinin bilincinde olarak yönetilirse; Türkiye'nin bugünkü ekonomik rakamları ve silah gücü süper ülkelerin düzeyine uzak olsada, terazide kefelerin ağırlığı ne olursa olsun bulunduğu kefeyi kazandırabilecek özelliktedir.

Kısaca "etkisi görünen boyundan çok yüksek" bir ülkenin vatandaşıyız.

(Tabi burada "yüksek akıl" dan kasdımız dünyada olan biten ve olacaklar arasında neden sonuç ilişkisi kurup buna göre senaryo ve strateji geliştirebilen akıldır. Bu akıl kendimize ait olmalıdır.) 

Bu iki yılın bitimi yeni üretim sistemlerinin Dünyaya yayılmasını getirecektir. 

Bazı meslekler kaybolup otomasyon ve biyoteknoloji gibi çok sayıda yeni alanlar güçlenecektir. 

İnsan üretimin birçok alanından çekilecek, şehirleşme ve ulaşımda önemli değişimler yaşanacaktır. Ulaşımın imkanları tersine göçü tetikleyecektir. Toprak yeniden kıymetlenecektir. 

Ülkeler haberleşme, savunma ve gıda sistemleri için kendi güvenlik ağlarını ulusal ve bölgesel menfaatler göre yeniden ele alacaklardır. 

Özellikle Afrika ve Avrasya gibi geniş alanlarda yeni ve potansiyeli yüksek uluslararası ortak pazarlar ortaya çıkacaktır.

Akdeniz bir uluslararası karmaşa ve mücadele döneminden sonra yeniden en yüksek teknoloji ve medeniyet alanı niteliğine kavuşabilecektir . 

Küresel ısınmanın tahribatları, teknolojik yenilikler-bilimsel gelişmeler siyasetin ve ahlakın tartışma alanlarını farklılaştıracaktır. 

Tüm bu gelişmeler; önümüzdeki 2019 ve 2020 yıllarında-yeni küresel sistemin kararlaştırılıp kurulma aşamasında, ortak paydaların bulunup sağlıklı işleyen yeni karar alma sistemlerin oluşturulabilmesiyle ilişkili olacaktır. Barış da savaş da buna bağlıdır.

Yaşadığımız dünyada hepimizin bir görevi var;

Bana göre aydınlarımızın 30-40 yıl öncesinin bilgilerinin üzerine hızla çağımızın meselelerini düşünmeye ve kavramaya kendilerini alıştırmaları acilen gereklilidir.

Artık dünyada ne olup bittiğini anlamadan ülkede ne olduğunu ve olması gerektiğini anlama ve bilme imkanı kalmamıştır. 

Bana göre dünyada en önemli görevimiz öğrenmek ve öğrendiğimizi kendimiz, ailemiz, çevremiz ve en önemlisi ülkemiz, insanlık ve hayatın devamı yararına uygulayabilmektir. Ahlakın da yükselişin de ölçüsü budur. 

Saygılarımla..