Yıllardır birlik, beraberlik çağrısı yapıyordum.
Kim varsa…
Kamudan siyasete,
Odalardan borsalara,
Sivil toplum kuruluşlarından halkın temsilcilerine kadar…
Söyleyecek sözü olan herkesi Susurluk için bir araya gelmeye, şehrimizin geleceğini konuşmaya davet ediyordum.
2009’da İstanbul-İzmir otoyol ihalesi yapıldı.
Otoyol açıldığında sadece Susurluk’tan geçen araç sayısı değişmeyecek; ticaretimiz, nüfusumuz, hatta gençlerimizin hayalleri değişecekti.
Otoyol 2019’da açıldı, yol 8 saatten 3,5 saate indi.
Ve biz Susurluk olarak bu değişime hazırlıksız yakalandık.
O yıllarda tarım ve hayvancılığın belkemiği olan Susurluk’ta, bunu büyütüp geliştirecek bir Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TDİOSB) yoktu.
Hâlâ yok. (2024’de Susurluk Tarıma Dayalı İhtisas (Küçükbaş Besi) OSB başvuruları yapıldı. Yahyaköy bölgesinde planlama süreci başlatıldı.)
Askeriyenin boşalttığı alanlar öylece duruyordu.
Hâlâ duruyor. (Ben o bölgenin bir üniversiteye ev sahipliği yapması için ne yazılar yazdım.)
Olmadı...
Bu gelişmeleri fırsata çevirmek için bir araya gelemedik…
O yıllarda benzer sıkıntılarla boğuşan başka ilçeler de vardı…
Ama onlar kenetlendiler, birlik olunca sonuç aldılar.
Dursunbey’de, Ayvalık’ta, Bandırma’da, Burhaniye’de, Manyas’ta, Sındırgı’da,
Birçok ilçede çifter çifter OSB’ler kuruldu.
Gönenliler, otoyol ve lojistik avantajına göre “sonrası”nı planladı.
Ankara çıkarmalarıyla dosyalarını yatırım programlarına koydurdu.
2024’te bir heyet, Gönen Jeotermal Isıtmalı Sera TDİOSB altyapısının yatırım programına alınması için Ankara’da resmi temaslar yaptı. 2025’te altyapı başladı, “dünyanın en büyük jeotermal kaynaklı sera OSB’si” iddiasıyla etap etap ilerliyorlar.
Bigadiçliler, Jeotermal Kaynaklı Sera TDİOSB tüzel kişiliğini aldı, plan ve saha çalışmalarına başladı. Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesinin yer tahsisi yapıldı.
Edremitliler, Jeotermal Sera TDİOSB’de 2023’ten itibaren parsel tahsis sözleşmeleri imzaladı; bölge üniversite, turizm ve gıda alanında büyüyor. (Edremitlilerin yıllar önce üniversite açılması için TBMM nezdinde nasıl bir araya geldiklerini yazmıştım. Bugün OSB için oluşan da bu kültür.)
Peki Susurluk olarak biz ne yaptık?
Neden Kaymakamlık-Belediye-Ticaret Borsası-Ticaret Odası-Esnaf Odası-Ziraat Odası-STK-siyasi partiler-üniversite temsilcileri-Kent Konseyi-yerel basın temsilcileri aynı masada olamadık?
Neden bir araya gelemedik?
Neden Susurluk’un geleceğini “ortak akılla” planlayamadık?
21 yıl sonra yine aynı çağrıyı tekrarlıyorum;
Hâlâ geç kalmış değiliz.
Hâlâ Susurluk’un tarımda, hayvancılıkta, turizmde söz sahibi olması için fırsatlarımız var.
Yeter ki Susurluk için,
Bu şehrin geleceği için birlikte hareket edelim…