GEÇMİŞ ve GELECEK

OSMANLI medeniyetinin temeline ilk harcı atan Şeyh Edebali’nin çok sevdiğim ve hafızama kazıdığım bir sözü var;
Geçmişini bilmeyen geleceğini bilemez..’  
Damadı Osman Gazi’ye verdiği ve asırları aşarak günümüze kadar gelen, bir çoğumuzun ev ve işyerinde görebileceği yere astığı “Ey Oğul” diye başlayan nasihatları arasında söylüyor bu sözü Allah dostu bilge kişi. 
Unutmam bu sözü hiçbir şekilde ben.
Gerek yaşama bakışımda, gerek yazılarımda gerekse katıldığım toplantılarda sık telaffuz ederim Şeyh Edebali’nin öğüdünü.
Gazeteciler Cemiyeti, bugün 130 yılın açığını kapattıysa eğer, geçmişte yaşananları bilmenin önemli yeri ve yol göstericiliği vardır örneğin.
Ya nasıl olsa geçmişte yaşanmış olup bitmiş bizi niye ilgilendiriyor deme hakkımız var mı? 
Artık geleceğe bakmalıyız geçmişe gitmenin ne mantığı var dememiz doğru mu?
Kardeşlerim,
Tarihte hiçbir millet yoktur ki, geçmişini baz almadan geleceğine yön verebilmiş olsun.
Bugünü anlamak, geleceği okumak için geçmişi öyle ya da böyle iyi bilmek gerek.
Eski Balıkesir'i bilmezsek, ne bugünü, ne de yarınlarımızı bilebiliriz. 
Bu düşünceyi benimseyen biri olarak kentin hafızasını canlı tutmaya çalışıyor, eski günlerden örnekler veriyorum bugün daha iyi bilinsin, yarının işareti görülsün diye..
Şimdi seni alıp şöyle ononbeş yıl öncesine götürmek istiyorum sevgili okur.
Hani o, “nerde bu belediye, nerde bu başkan, nerde bu hükümet, nerde bu bakanlar” dediğin günlere..
Sonra da sana Balıkesir’in başkanı ile bakanı kim onu söyleyeceğim.
***
EY BALIKESİRLİ ŞUNU SAKIN UNUTMA
Kardeşlerim; 
Çok değil, 10-15 yıl öncesine kadar yaşadığım kent için "büyük kasaba" yakıştırması yapanlar arasında, hatta ilk sırasında bende vardım.
Haklı nedenlerim bulunuyordu.
Şehrin merkezi bile yazın tozdan-topraktan, kış aylarında çamurdan geçilmiyordu. Yolları köstebek yuvasını anımsatırdı.
Bursa, İzmir, Çanakkale istikametinden gelerek kente giriş yaptığınızda, karşılaştığınız manzara bir kente, bir il'e yakışır görünümde değildi. 
Şehirlerarası otobüs terminalı kentin orta yerinde kalmış, geceleri ayyaşların takıldığı mezbelelik mekân gibiydi. 
Temeli 1974'de atılan Organize Sanayi Bölgesi'nde tek bir fabrikası bacası tütmediği gibi, borç batağındaydı. 
Üniversitesi ödenek yetersizliğinden gelişim gösteremiyordu.
En kötü tabloyu ulaşım oluşturuyordu. Güneydoğu yollarından berbattı, kara yollarımız. Otobüs veya özel araçla şehirlerarası yolculuğa çıkmak işkence gibiydi. 
Tarım ve hayvancılığın merkezi, ülkede ilk turizm hareketinin başladığı Ege ve Marmara’nın incisi Balıkesir, İzmir ile Bursa arasına sıkışıp kalmıştı. 
İktidar partilerine en çok desteği veren illerin başında gelmesine rağmen, hiç bir dönemde, hatta ve hatta altı, yedi sıfırlı yıllarda bile kamu yatırımlarından nasibini alamamıştı. Makus talihini yenememiş, kaderimize razı olmuş konumdaydık sanki.
Yırtınırdık, didinirdik, çabalardık ama nafileydi!
Oysa az mı manşetler atmamıştık; "Ne olacak bu Balıkesir'in hali?" diye. 
Cumhurbaşkanları, Başbakanlar, kabine üyeleri ziyarete geleceği tarihlerde şehir gazetelerin tekmili birden aynı manşetlerle çıkardı özellikle.
Yarım kalan işlerin tek tek sıralandığı haberler  devlet erkânına  gösterilir; “Bu çile bitsin artık” denilirdi. 
Yeni yatırım istemek, her hangi bir talepte bulunmak aklımıza gelmezdi, başlanan işlerden bitmezdi çünkü.
Şöyle avuturduk kendi kendimizi; “Ulen kabinede bir bakanımız olsa, tüm sorunlarımız çözülür..” 
Her seçim sonrası da “bakan istiyoruz” diyerek avazımız çıktığında bağırır ama sesimizi duyuramazdık!
Unuttunuz mu yoksa o günleri. Sakın ha unutayım demeyin. Yarınlarımızı göremeyiz yoksa! 
***
DİRİLİŞİN İŞARETİDİR TÜM BU YAŞANANLAR
Geçmişi iyi biliyorum.
Yaşananları unutmadığım gibi hatırlıyor, hatırlatıyorum.
Hafta sonu gelen Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nu da dinlerken hey gidi o günler hey dedim..
Son 14 yılda 23 milyar liralık yatırım yapıldığından söz etti Balıkesir’in de bakanı Eroğlu.
Kendisine ev sahipliği yaparak eşlik eden Vali Ersin Yazıcı başta olmak üzere Balıkesir Milletvekilleri ile Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur ve ilçe belediye başkanlarımızdan veya sivil toplum kuruşları temsilcilerinden teki bile tek bir istekte bulunmadı sayın bakandan.  
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da Balıkesir’deydi hafta sonu. 
Yine tek bir talepte bulunan çıkmadı. “Ne olacak bu yolumuzun hali?” diyen olmadı, yarım kalan yatırımlar için ek ödenek taleplerini dillendireni görmedim, duymadım.
Aksine merkezi idare ile yerel yönetimlerin gerçekleştirdiği işleri gururla anlatıyor, gösteriyoruz gelen gidene.. 
Siz bunlara Bandırma, Edremit, Burhaniye, Ayvalık, Dursunbey, Sındırgı’yı da ekleyebilirsiniz. Çünkü hayal bile edilemeyen işleri yapıyor bu ilçelerde de Büyükşehir Belediyesi tek başına..
Sözün özü, 14 yıldır Balıkesir’in Başkanı da  var, Bakanı da...
...ve geçmişini unutmayan, bugünü dirilişin işareti olarak göreni de var...
----------GÜNÜN SÖZÜ---------
Hiçbir şey yapmamak, kötülük yapmaktır...