İNSANIN DEĞERİ ONU ÖLDÜRMEDEN ANLAŞILAMAZ MI?

Neden elimizdekilerin değerini bilmek varken
hemen yanı başımızda, gözümüzün önünde iken farkına varamadığımız, kıymetini bilemediğimiz nice insan ölünce değerli olur?
Aklıma onlarca isim geliyor böyle.
Düşün sende. 
Kimbilir hangi arkadaşını, dostunu hatırlayacaksın.
Aklına geldikçe isimler tek tek; 
"Ulen çok haksızlık etmişiz" diyeceksin.
İş işten çoktan geçmiş olacak tabi..
Sen sadece kendi kendini avutacak, çevrendekileri kandıracaksın.

★★★
Veyahut şöyle diyelim;
O, sen, ben, bizler polyannacılık oynamaya devam edeceğiz.
Birimiz de çıkıp, 'Hop durun bi dakika arkadaşlar. Kendimizden başka kimi kandırıyoruz ki' demeyecek!
Dolayısıyla titreyip kendine gelen, pardon insanlığını anımsayan olmayacak.
Dün böyleydi, bugünde değişen bir şey yok.
Nedense hep böyle oluyor.

★★★

Yaşarken adından iki kelam edilmeyen, anılmayan, konuşulmayan, hastalanıp elden ayaktan çekildiğinde bile merak edilmeyen nice isim için
ölümünden sonra çok değerli olduğu yazılır,  çizilir, söylenir, konuşulur. 
"İyi insandı", "güzel adamdı", "her yerde iz bıraktı" nutukları havada uçuşur. 
Hele ölen kişi bir de belediye başkanı, vali, milletvekili veya üst düzey bir insansa 
bırakın mangalda kül bırakmayı, külde en küçük toz bırakmazlar adından söz edilirken...
"heykelini dikelim"e kadar getirirler işi..

★★★

Sağlığında hiç dönüp bakılmadığı gibi atılmadık çamur, pardon iftira bırakılmayan, isim, 
öldüğünde bakmışsınız bir anda baş tacı edilivermiş!
Yaşarken desene be kardeşim;
"Hop dur bakalım orda. Sınırı ve haddi aşma! 
Sen bu kişiye şöyle-böyle diyerek iftira atıyorsun. Ben onu iyi tanırım. Dediklerini asla yapmaz, yaptıramazsın. Hem o attığın çamur var ya sadece senin elini kirletir.."
Ama sen, ben 
bunu demeyi başaramadığımız gibi
üstüne üstlük, atılan iftira veya iddia karşısında; 
Yapma yahu, öylemiymiş. Vay adi... 
falan da filan da...  
demeyi marifet ve insanlık sanıyoruz...

★★★

Neden böyleyiz ki biz?
Neden.. Neden.. Neden..
Sorsa biri nesin sen diye; 
İnsanız karşılığını veririz de, insanlık nedir onu bilmeyiz..
Neden böyleyiz ki biz?
Varlığın kıymetini anlamak için illaki yokluğu tatmak mı gerekiyor kardeşlerim..
Bir insanın değeri ölmeden, daha doğrusu öldürmeden anlaşılamaz mı acep...

★★★

Ne diyor ölümsüz türkülerinden birinde büyük usta Neşat Ertaş;

Sinemde gizli yaramı kimse bilmiyo.. 
Hiç bir tabip bu yarama merhem olmuyo.. 
Boynu bükük bir Garibim yüzüm gülmüyo..
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen?

★★★

Sahi neredeydin sen!
...
28 Şubat 2018 | Balıkesir