Bazı deyimler vardır.

Öyle zehirli anlamlar taşırlar ki…

Üstelik her gün dilimizden düşürmez, fark etmeden zehirleriz birbirimizi…

Mesela, “bana ne” demek.

Mesela, “sana ne” demek.

Mesela “aynen” demek.

Virüslüdür böyle kelimeler.

Bulaşıcıdırlar.

Tıpkı koronavirüs misali vücuda girmek için uygun ortamı beklerler…

Böyle kelimeler, sivrisineğin ısırması gibi fark etmeden uyuşturur hem kendimizi hem etrafımızdakileri…

Bazen de ağzımızdan birkaç kelime çıkacak diye korkarız.

Biri bize bir şeyler sorar, üç beş kelimeyi bir araya getirip konuşmayı zül sayarız.

Bakın bir devlet dairesinde nasıl bir diyalog gerçekleşmiş;

Görevli memur: Amca bu adres senin mi?

Amca: Ha? (Ne dedin anlamında?)

Görevli Memur: Amca bu adres senin mi dedim? (Aynı ses tonu ile)

Amca: Ha-a... (Evet benim.)

Görevli, memur: Kapı numaran okunmuyor on yedi mi?

Amca: Ha-a… (Evet, on yedi)

Nedir bu şimdi?

Ne yapsın görevli memur?

Memurun her gün böyle yüzlerce kişiyle yaşadığı durumu bir düşünün.

Böyle bir iletişimle nasıl sağlıklı bir ilişki kurabilirsiniz ki?

Dış görünüşü Türkçe'ye benzeyen ama içeriği olmayan bir ifade biçimiyle derdinizi nasıl anlatabilirsiniz?

Bu amca herhalde akşam kahveye gittiğinde arkadaşlarına devlet dairesinde kendisine yardımcı olmadıklarını, derdini anlamadıklarını falan anlatmıştır.

Kelimelerin hayatımızı öyle bir etkileme gücü vardır ki kullanıldığında tüm varlığımıza nüfuz ederler.

Doğru kelimeleri kullandığımızda, iyi, umutlu, mutlu, enerjik, hayat dolu, keyifli ve neşeli olmamızı sağlarlar.

Ya da bunun tam tersi…

Öyle bir kelime duyarız; keyfimiz kaçar, asık suratlı, aksi, nihayetinde hasta bile oluruz.

İhtiyar kelimesini duyduğunuzda bir yorgunluk çökmüyor mu üzerinize?

Demem o ki kelimeler çok önemli.

Konuşurken, yazarken kelimelerin gücünü küçümsemeyelim…

Son bir şey daha...

Kelimeler kullandıkça yaşar.

Kullanmadığımız kelimeler kaybolup gider.

Ve kaybolan her bir kelime yanında “anlamını” da götürür.

Çıkaralım hayatımızdan -bana neyi, - sana ne’yi…

Virüsü bir de dilimize bulaştırıp ilişkilerimizi hasta etmeyelim…