Muğla'daki Uzman Çavus vakıası vicdanları yaraladı mı bilemem, ama b..k çukurundan berbat, hadlerini bilenlerin azınlıkta, had bildirenlerin çoğunlukta olduğu twitter, face vb alemlerde, bugüne değin yargısız infaza maruz kalarak linç edilenlerin sayısı hayli fazla.

Kamu adına bulundukları/oturdukları makamlardakiler, sosyal alemde linç yememek adına kimbilir nasıl, nice yanlış kararlar verdi. Kimbilir nice insanın canı yandı, ocakları söndü, dünyası karardı, kararmaya devam ediyor.

Gün geldi, hayat karartanlar da trol sürüsünün linçlerine maruz kaldı, adil davranmadıkları/olamadıkları için.

Bu yazıyı sadece Muğla üzerinden okumayın, değerlendirmeyin lütfen. Hayatın her alanına bakın. Nicelerini göreceksiniz.

Aklınıza geldikçe, gördükçe; "çok yazık oldu" diyeceksiniz bir çok tanıdığınız insan için. Tabi makyavelist değilseniz!

Günümüzde çoğunluk kendini, makamını, çıkarını düşündüğü ve rüzgara doğru savrulduğu için insan değersizleşti. Bizi biz yapan değerler unutuldu. Kalpler katılaştı. Liyakat ve adalet her alanda aranır hale geldi.

O yüzden içinde varsa ve yaşatabiliyorsan insani yönünü, sen sen ol, her paylaşıma, her duyduğuna, her yazılıp/söylenene asla inanma.

Bilmediğin ve görmediğin herhangi bir konuda asla peşin hüküm kurup ahiretini yakma!

Sözün özü;

Yaşadığımız devir öylesine bir çağ ki, "yavuz hırsız ev sahibini bastırır" denilen dönemleri aratıyor!

Senin anlayacağın

hırsız masum, ev sahibi hırsız ilan edilebiliyor.

Katil tereyağından kıl çeker gibi aklanabilirken, meyyit için "katli vacipti" ortamı yaratılabiliyor!

Acı olanı ise, yaşanılan garipliklere eşrefimahlukat iyice alışmış görüntüsü veriyor.

Kimiyse "yapcak bi şey yok" diyerek sessizliği tercih ediyor.

Muğla'daki uzman çavuş şanslıydı, kameralar çalışıyormuş!

Peki, ya hayatları karartılan diğer insanlar ne olacak?

Giyimine, kuşamına, sınıfına bakılıp

"Beyan esastır" denilerek hayatlar karartılmaya devam mı edilecek?

Onlara kim yardım edecek?

Son söz;

Güzel kardeşim,

yaratılmışlar arasında en şereflisi olan insan;

bir işe kalkıştığında

başkalarına yaptığın haksızlıkların başına mutlaka geleceğini unutma.

Demem şu ki;

Başkalarının anlattığı hikayelerle insanları yargılama. Bakarsın yarın senin için de bir hikaye anlatılır.

Bu yüzden; "Allah'ım her kim, kime ne yaşattıysa, aynısını yaşamadan verdiğin canı alma!" benim en sevdiğim yakarıştır.

Rabbim yarınlarımızı bugünden hayırlı eylesin!

Selametle.