2019’un ilk gününde ne yazılır?

Zaten resmi tatil… Tüm kurumlar kapalı… Her gün normal saatte yatağına girenlerin çoğu dün gece daha geç uyuduğu için bugün sokaklar bile her güne nazaran daha ıssız ve soluk…

Şehir ancak öğleye doğru gözlerini açıp ovuşturacak…

Ve yine öğleden itibaren rutin hızına kavuşacak…

İlk gün bugün…

Kimler piyangoyu vurdu, en önemli gündem bu bugün.

Kimlerin hayali battı?..

Yeni yıl ne getirecek?..

Güzel bir yıl olacak mı yeni yıl?..

2018’den iyi olacak mı?..

2018, 2017’den daha iyi bir yıl mı olmuştu ki?..

Umutlarımızı korumak ve yaşatmak isterken her gelen yeni yıl insanlığa daha çok hüsran getiriyor…

2019 “daha az hüsran ve daha az felaket” getiren bir yıl olsun o zaman ne diyelim…

Hayat kısa.

Bir tiyatro oyunu olarak düşünürseniz eğer insanın hayatı, sahnede oynadığı rolden ibaret.

Oyun bitiyor, perde iniyor.

Harala gürele tükettiğimiz yaşamlarda önemli olan az kalp kırmak…

Bol gülmek.

Gülebilmek..

Sağlığımız yerindeyken hayattan mutluluk alabilmek.

Neyi yaşamak istiyorsak onu yaşayabilmek önemli olan…

Çünkü düne dönmemiz mümkün değil, ne telafisi mümkün ne değiştirilebilmesi.

Yarını da bilemediğimize göre, elimizde kalıyor bugün.

Bugün ne yapıyorsak huzurumuzu bozmamız gerek.

Dün vardık, bugün de varız ama yarın ne olacağını bilmiyoruz..

An’ı yaşarken an’ı bitirdiğimizi hiç unutmamamız gerek. Ne bir önceki yıla, ne gençliğe, ne çocukluğa dönebilmemiz mümkün…

Yaşayacaksak yoğun ve içimize çeke çeke yaşamalıyız hayatı…

2019’un biri bugün.

Nietzcsche’nin, sevgilisi Salome’ye seslenişiyle “merhaba” diyelim mi 2019’a:

“NEYİ YAŞAMAK İSTİYORSAN ONU YAŞA

Öyle bir hayat yaşıyorum ki,

Cenneti de gördüm, cehennemi de

Öyle bir aşk yaşadım ki,

Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.

Bazıları seyrederken hayatı en önden,

Kendime bir sahne buldum oynadım.

Öyle bir rol vermişler ki,

Okudum okudum anlamadım.

Kendi kendime konuştum bazen evimde,

Hem kızdım hem güldüm halime,

Sonra dedim ki ” SÖZ VER KENDİNE ”

Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin,

Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin,

Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin.

Korkak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin.

Öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım

ÖYLE DEĞERLİYMİŞ Kİ ZAMAN,

HEP ACELE ETMEM BUNDAN, ANLADIM.”