Amatör küme bataklığına saplanıp kalmıştı Balıkesirspor. 

Halalcayla resmi maç oynadığında, köydeki mandaların otlarıyla beslensin diye salındığı sahada, şehrin takımına koro halinde “yuh” çekiliyordu!
Unutmadığım diğer bir maç daha var Belediyeyle oynanan. 
Dönemin belediyecileri öyle küfürler ediyordu ki şehrin kulübüne.. 
Sanırsınız sahadaki şehrin takımı değil de ‘Asala’spor!
Dönüp bakan yoktu kırmızı-beyazlı camiaya. 
Öksüz, yetim, üvey evlat.. 
Ne derseniz deyin. 
Sen, ben, bizim oğlan misali 30-40, bilemediniz 50 kişinin gayretleriyle işler yarım yamalak yürüyordu. 
Bugünkü gibi ‘ne olacak bu Balıkesirspor’un hali?’ deniliyor, aranan çıkış yolu bir türlü bulunamıyordu. 
2004 yılıydı. Sabri Uğur, belediye başkanlığı koltuğuna yeni oturmuştu. 
Ben ve bir kaç Bal-Kes sevdalısı kapısını çaldık. Durumu izah ettik. 
Mırın kırın etti, etmesine de her siteminde haklıydı.
Makamından ayrılırken ‘sen kal’ demişti bana. Enine boyuna Bal-Kes’i konuşmuştuk. 
Dersine iyi çalıştığı, “Kulübü bu noktalara getirenlere destek vermem. Biz yapacaksak bu işi doğru dürüst yapalım“ demesinden belli oluyordu. 
Öyle de yaptı..
Neyin nasıl olması gerektiğini çok iyi bilen efsane başkan Emin Ermişler’i ikna etti. 
Uğur, işi ehil ellere teslim edince, kaynaklar yerli yerinde kullanılınca, Balıkesir amatör olmaktan kurtuluyordu. Tıpkı kasabadan şehire dönüşüldüğü gibi.. 
Kulüpte o günden sonra işler iyi yürüyordu. 
Belli bir sistem oturmuştu. 
Belediye'nin bir parçası -zaten olması gereken de bu- gibiydi Balıkesirspor.
Ne zaman ki Tuna Aktürk inat edip ‘görevi bırakmıyorum’ dedi, o an çark bozuldu, sistem çöktü!
İş işten geçtikten sonra Aktürk'ün emaneti teslim ettiği ekip arkadaşları da bu işi çocuk oyuncağı gibi görerek ‘ego tatmine dönüştürünce’ ortaya bugünkü manzara çıktı. 
25 yıldır ısrarla söylüyorum; “belediyesiz bu iş olmuyor” diye. 
Dönüp dolaşıp aynı yere gelindiğine göre işi ehil ellere teslim etmekten başka seçenek yok!
....
Köklü çözüm mü?
Var..
Tekrar ediyorum.
İki seçenek var:
1- B.B.Balıkesirspor..
2- Şirketleşme...
Üçüncü bir şık daha yok değil, var!
Ama o şıkkı zaten 51 yıldır deniyoruz ve bizi düzlüğe çıkarmıyor!
***
09 Haziran 2017
Editör: Haber Merkezi