Dostlar; bana kızmadan, höykürme den önce yazıyı sonuna kadar lütfen okuyun, Birde bu açıdan değerlendirin. 
      Siyasetin bir görünen, bir de görünmeyen yüzü vardır. Bazen bizim için bu gün hayır ney, şer ney, yıllar sonra ortaya çıkar veya hiç bilemeyiz. 
       Bugün Millet çatısı altında yer alıyor diye kızdığımız, Sayın Temel Karamollaoğlu, şu an belki bir çoğumuzun gözünde, CHP ile işbirliği yaptığı düşünülen, bu yüzden bir çoğumuzun Ümmete, davaya ihanet ediyor. Merhum Erbakan hocamızın Aziz hatırasını kirletiyor diye düşündüğümüz biri. 
       Bu görünen kısım, aslında bilerek veya bilmeyerek bu Kutlu gidişe, büyük hizmetler yapıyor da olabilir. 
       Bence 24 Haziran seçimlerin de yaptı, yaptı diye düşünüyorum. 
      Saadet partisi; neden Cumhur değil de, Millet ittifaka çatısı altında yer aldı. 
       77 yaşındaki, Sayın Temel karamollaoğlu, Muhterem Erbakan hocamızla yol arkadaşlığı yapmış. 1977 senesinde Milli Selamet Partisin den vekil olmuş, Mehmet Zahid Kotku Hazretleri sevgisinden, evladının adını Mehmet Zahid  koymuş. Tarikat ehli, dava şuuru olan, imanlı inançlı, Sivas'ta Belediye Başkanlığı yapmış biri. 
       Yıllarca bugün ittifak çatısı altında hareket ettikleri, Chp tarafından Sivas katliamının sorumlusu olarak görülmüş, adeta katil damgası yemiş biri. 
       Peki neden Cumhur ittifakı değil de, millet ittifakı. Neden AK Parti çatısı altı değil de, Chp çatısı altı. 
         Dostlar sizce bunun nedeni, AK Parti veya Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olabilir mi, olamaz, çünkü bu çok basit ve anlamsız varsayım değil mi. 
         Sayın Temel Karamollaoğlu; Ne AK Parti'ye ve nede Erdoğan'a düşman olamaz, çünkü o Müslümanlar kardeştir düsturunu benimsemiş biri.
        77 yaşında bir adam, 50 senelik bir geçmişini inkar etmek, benim gibiler tarafından Chp ile işbirliği yapıyor diye, hain damgası yemek pahasına, böyle bir şer ittifakının çatısı altında yer alabilir mi.
        Geceler boyu, sabahlara kadar düşündüğüm şey. Neden Cumhur değil de, Millet ittifakı diye sorguladığım bir birliktelik. 
        Geldiğim nokta şu, çünkü bu devlet 3000 yıllık tarihi bir geçmişi olan, Alparslan'la,Fatih Sultan Mehmed Han gibi büyük Sultanlarla yol almış, Ak Şemseddin',Şeyh Edebali gibi Ak saçlılar tarafından, Gönül iklimi ve manevi haritası hazırlanmış  kutlu bir Devlet. 
         Bu Devletin bağrından yüzlerce binlerce, Bir hilal uğruna, İlahi Kelimetullah uğruna, nice fedailer çıkmış, çıkarmış. Nice yiğitlerini feda etmiş, nice babayiğitleri bu uğurda gerektiğinde hain bellenmiş, bu kutlu yolculukta  kendini feda etmiş bir Devlet. 
          Bu devlet yeri geldiğinde bekası için, bağrına taş basıp bu kutlu yolda, evladını, eşini kardeşini, babasını boğazlamış bir Devlet.
        Bu sefer fedakarlık etme sırası sende idi değil mi, Sayın Temel Karamollaoğlu. 
       Bu sefer, Kim Ne Derse Desin, Kimler senin hakkında ne düşünürse düşünsün, ister hain ister satılmış, ister İngiliz uşağı, isterlerse işbirlikçisi desinler. 
       Uğruna ömrünü tükettiğin, bu Kutlu Dava uğruna kendini feda etme, HARAKİRİ yapma sırası sendeydi değil mi Sayın Temel Karamollaoğlu. 
      Ben seni hep hayırla yad edeceğim, Allah senden razı olsun. Ben senin neyi, ne için yaptığını anlıyorum. Senin planını amacını kullar bilmese de, bazıları ve Allah biliyor ya. 
      Çünkü senin derdin Başkan olmak, Vekil olmak veya Partine onlarca vekil kazandırmak değildi. 
      Öyle olsa, Başkanlık seçimin de Sayın Erdoğan'ı şartsız destekler, Cumhur ittifakı çatısı altında seçime girer, ne hain damgası yer. Ne de siyasi intihar etmiş olurdun.
       Ama o zaman ne olurdu, AK Parti zarar görürdü değil mi. Sayın Erdoğan'ın eli güçsüzleşir.  AK Parti'nin oy oranları %30 lara geriler, Mecliste temsiliyet oranı 230-240 vekil seviyesini düşerdi. 
       Safsata mı diyorsunuz, Bakın bakalım nasıl. 
       Sayın Temel Karamollaoğlu, çünkü çok iyi biliyordu ki, AK Parti içerisinde yıllardır oy veren, Genel Merkezin yanlış tutumlarına, Vekil listelerinin, sen ben bizim oğlan anlayışıyla yapılmasına, yıllarını bu partiye vermiş insanların metal yorgunu adı altında ötelenmesi ve dışlanmasına, Rant ekonomisine dönüşen, sosyal belediyecilik ten uzaklaşan günümüz belediyecilik anlayışına kızanların. Ayrıca  Milli manevi duygulardan uzaklaşmayı, yozlaşmayı görenlerin. 
       Mücahit Partisi iken, müteahhit Partisi  Haline geldik diyenlerin, Adı Adalet ve Kalkınma Partisi iken, Adaletin bir kenara bırakılıp, sadece belirli bir zümrenin Kalkınma Partisi haline geldiğini görenlerin ve bunun üzüntüsünü yaşayanların halet-i ruhiye'sini görmesi, yapacağı düzgün Milli Görüşçü misyona sahip Vekil listelerine. 
        Reise ölümüne destek olmaya ant içmiş bir dava adamı olarak, ben de dahil, ikaz olması adına oy verirdim. 
       Böylece Milletvekil seçiminde  % 10 alabilecek bir potansiyele, 45-50 Milletvekil'ne sahip olurdun. Vekil de olurdun, Başkan Yardımcısı'da, aynı zamanda güçlü bir meclis grubuna da sahip olurdun.
       Ama sen bunu teptin, CHP ile Millet itifakını  tercih ettin. Çünkü %55 oy alacak bir Erdoğan'ın, Meclis temsiliyeti 250 vekile  kadar düşecekti. AK Parti bütünlüğünü korumalı idi değil mi. 
      Ayrıca Millet ittifakı için de bir Truva atı gerekliydi, Saadet Millet ittifakı içinde yer almakla, Chp'ye belki %1 kazandıracaktı, ama AK Parti'ye %10 kaybettirmeyecekti. 
     Ayrıca bu sayede Erdoğan'a karşı sert söylemlerinle, yıkacağız, kapatacağız, durduracağız, Sivas'a hızlı Tren projesini kaldıracağız türü absürtifadelerinle, AK Parti'den Saadete gelebilecek oyları durduracak, Ayrıca Saadetçilerin oylarını da AK Parti'ye gitmesini sağlayacaktın. 
       Bu yaptıklarınla sen ve partin, belki bitecek. Ama AK Parti Mecliste güçlü temsil edilecek, Muhterem Erbakan hocamla başladığınız, 40 yıllık bu Kutlu yürüyüş, emin adımlarla yoluna devam edecek, Sen kaybetsen de  Ülkemiz ,Milletimiz, Müslümanlar kazanacak, Ümmet kazanacaktı.
      Sayın Temel Karamollaoğlu Beyefendi, Allah senden razı olsun. Allah CC. BU yaptığın fedakarlığın ödülünü sana Ahirette fazlasıyla versin. Hakkını helal et bize. 
      Dostlar nereden bu kanıya vardın diyebilirsiniz. Ben de bu Kutlu yürüyüşün 40 yıldır acizane bir neferiyim. Ne kadar kızsam da, ne kadar üzülsem de, ne kadar yanlışlar görsem de, bu Kutlu yolculuğun menzilini bildiğim için, ben bile bu Kutlu davaya ihanet etmez iken. 
      Ömrümün sonbaharını bitirip kışına girmiş olan, hayatını Bu Davaya adamış Sayın Temel Karamollaoğlu ve daha niceleri, menzillini bildikleri bu kulu davaya ihanet etmezler, 
     Dostlar Kardeşler, benim  fikrim bu, geceler boyu neden diye düşününce, geldiğim yer burası. Sizin fikriniz bilmiyorum ne ama, saygı duyuyorum, absürt bulsanız acizane fikrime saygı duymanızı lütfen rica ediyorum 
        Selam ve dua ile