Ben büyük, güçlü bir Türkiye istemiyorum, insanların kardeşçe yaşadığı değil, sağ-sol diye bir birlerini kırdığı, alevi-sünni diye birbirini sevmediği, Türk- Kürt diye ayrıştığı, yahudi- hristiyanla dost olurken, birbiriyle kapıştığı, kavga edip ayrıştığı, birbirine düşmanca bakıştığı bir ülke hayal ediyorum. 
Ben sabah aynı silahla sağcının, akşam solcunun katledildiği, boykotlar dan üniversitelere gidilemediği, dört ayda üniversitelerin öğretmen mezun ettiği günleri özlüyorum. 
Ben Hakkın, halkın üstün olduğu bir sistemde değil, haklının değil güçlünün egemen olduğu bir ülkede yaşamak istiyorum. 
Ben enflasyonun yüzde 60- 70- 80 faizlerin yüzde 100- 200- 500- 4500 olduğu günleri özlüyorum. 
Ben bir milyar dolar için ülke ülke gezdiğimiz, IMF'den borç almak için el pençe durduğumuz günleri özlüyorum. 
Ben hayali ihracat yapan özverili İş adamlarını, Bankerleri, Kastelliyi, Uzanları Murat Demireli, özlüyorum. 
Ben bidon kafalı halkın değil, boğazda villalarında oturan bizlerin iyiliği için gecede yüzde 4500 faizle Devleti'ne borç verme fedakarlığı gösteren baronların, Cumhurbaşkanını, Başbakanı seçtiği,onları pijamayla karşılayan medya patronlarının olduğu günleri özlüyorum. 
Ben askerlerin her on senede bir darbe yaptığı, benim gibi Ahmaklara haddini bildirdiği, benim gibi Akılsızların seçtiği Başbakanların, bakanların asıldığı bir ülkede yaşamak istiyorum.
Ben din- iman- vatan- millet aşkıyla darbe yaptıklarını söyleyen, NATO dostu Amerikan ve Avrupa aşığı, siyonist uşağı pek muhterem,çok bilmem ne veren, darbe ve darbecilere karşı, aynı zamanda son din olan İslam'ı bozmaya yozlaştırma ya, yeni bir din icat edip kendini Mehdi veya Hazreti İsa gören fetö gibi hain lerin, milletine halkına devleti'ne karşı, topla tüfekle uçakla tankla saldırdığında, onlara karşı çıkıp canını ortaya koyan değil, şapkasını eline alıp ya kaçan, ya da onlara selam duran bakan Başbakan, Cumhurbaşkanı istiyorum.
Ben yabancı devlet adamları karşısında, edepsizce bacak bacak üstüne atan değil, onların karşısında hazır ol vaziyette duran, One Minute diyen değil, emriniz nedir diyen liderler Cumhurbaşkanları Başbakanlar istiyorum.
Ben Peygamberimizin kabri başında namaz kılan Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı değil,
Elinde kafası kadar şarap kadehi olan, cumhurbaşkanlarını namaz kılanları ordudan atan paşaları komutanları başımızda görmek istiyorum. 
Ben uçağını,tankını gemisini silahını,mermisini kendi yapan değil,toplu iğneyi bile üretemeyip ithal etiğimiz günleri özlüyorum.
Ben minarelerden Tanrı uludur nidalarını, dedeler camilerde Kur'an öğretirken, torunlarının jandarma geliyor mu diye minarelerde nöbet tuttuğu, camilerin ahır, mescitlerin gece kulübü olduğu günleri özlüyorum. 
Ben İmam Hatiplerin olmadığı, cenazenin yıkayacak imamların kalmadığı, Kur'an kurslarının kapatıldığı, üniversitelerde kızların başındaki bez parçalarının zorla çıkarıldığı çıkarmayanların tekme tokat dövüldüğü, kovulduğu günleri özlüyorum. 
Ben laik devlet dairelerinde Örümcek kafalı başı kapalı öğretmen- hakim- savcı- doktor-pilot, mühendisleri değil, başı kapalıların sadece okullarda hademe, evlerde temizlikçi olduğu günleri özlüyorum. 
Ben doğalgazlı değil, kömür gazı sobaları,hızlı trenleri değil,kapkara duman saçan kara trenleri,altı şerit duble yolları değil,tek şerit stabilize yolları,sadece zenginlerin bindiği uçakla seyahati değil,302 otobüslerle seyahati,sigaranın yasak değil,heryer de sigaranın serbes olduğu,çöp dağlarının olduğu ,suların akmadığı, mavi gökyüzü olan tertemiz şehirleri değil, hava kirliliğinden maskeyle dolaştığımız şehirleri kasabaları özlüyorum.
Ben Kılıçtaroğlunun SSK genel müdürü olduğu, hastane kuyruklarında sabahladığım, ilaç kuyruklarında akşamladığım bu sayede yeni dostlar arkadaşlar edindiğim, maaş kuyruklarını ölüp Allah'a kavuştuğumuz günleri özlüyorum.
Ben Allah'ın Tanrı, Ramazan Bayramı'nın Şeker Bayramı, 27 Mayısın, 12 Eylül bayram olduğu, vatan hainlerine millet sevdalısı, millet sevdalarına vatan haini ilan edildiği günleri özlüyorum. 
İşte o yüzden böyle güzel geçmiş günler, tekrar yaşansın diye referandumda HAYIR vereceğim.
Hadi bakalım,geçmişi unutup benim gibi aklı evvel,kafayı kırmış başka hayır diyecek var mı.
Selam ve Dua ile