Şeker fabrikalarının satışına karşı çıkan şeker fabrikası çalışanı, Şeker-İş öncülüğünde Susurluk Şeker Fabrikası önünde bir araya geldi.


CHP Susurluk İlçe Teşkilatı ve Şeker İş Sendikası Balıkesir Şubesi tarafından Susurluk’ta düzenlenen eylemle protesto edildi. Türk İş İl Temsilcisi ve Türk Metal Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Nedim Veske de eyleme katılarak Şeker-İş üyelerine destek verdi. 

Veske, yaptığı açıklamada Şeker Fabrikalarının özelleştirme kapsamında satılmasına haklı gerekçelere dayanarak karşı çıktıklarını söyledi.

Türk İş İl Temsilcisi ve Türk Metal Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Nedim Veske, açıklamasında pancar tarımı ve şeker sektörünün ülkemizde 3 milyar dolar yerli katma değer ürettiğini, Çiftçisiyle, işçisiyle, nakliyecisiyle 10 milyon insanın geçim kaynağı yaratan bir sektör olduğunu hatırlattı

“Şeker Fabrikaları stratejik öneme sahip”

Stratejik öneme sahip Şeker Fabrikalarının apar topar satılmasının izah edilemeyeceğinin altını çizen Başkan Veske, açıklamasında Amerika ve Avrupa’da geçmiş dönemde yapılan satışların sonradan iptal edilerek, Fabrikaların Üretici Birliklerine devredilerek yeniden kamu kontrolüne alınmasıyla sonuçlandığını hatırlattı.

“Yangından mal kaçırır gibi”

Veske, açıklamasında Özelleştirme İdaresinin adeta yangından mal kaçırırcasına gizli, saklı baskın ihalelerle ilgili endişelerinin olduğunu belirtti.

“Madem Şeker Fabrikaları zarar ediyor, neden özel şirketler zarar eden fabrikaları almak istiyor?” sorusunu yönelten Veske, “Özel şirketler enayi mi” dedi.

Fabrikaların zarar etmesinin önlenebilir bir şeyse devletin önlemesi gerektiğini ifade eden Veske, göz göre göre zarar ettiren idareciler hakkında neden yasal işlemin yapılmadığını söyledi.

“Neden yeni Fabrika kurmuyorlar”

Veske, açıklamasında Özel şirketlerin fabrika alacak parası varsa neden yeni Fabrika kurmadıklarını sordu. Yeni fabrika açmanın vatana, millete daha büyük hizmet anlamına geleceğini kaydeden Başkan Veske, “Babadan kalan malı satmak için tüm kardeşlerin onayı gerekirken, halka ait malların satışında neden halkın onayı alınmıyor? Halkın büyük bir bölümünün onay vermemesi bu satışlara gölge düşürmüyor mu?” değerlendirmesinde bulundu.

“Dışa bağımlı hale geliyoruz”

Gelişmiş ülkelerde ya tamamen yasak ya da çok kısıtlı kullandırılmasına müsaade edilen nişasta bazlı tatlandırıcıların ülkemizde kontrolsüzce tüketilmesinin halk sağlığına etkilerinin düşünülmesi gerektiğinin altını çizen Veske, şöyle devam etti: “ Şişmanlık, diyabet, kısırlık ve kanser türlerinin temel sebeplerinden olduğu düşünülen nişasta bazlı tatlandırıcıların, ülkemiz pazarına hakim olması 20 yıl sonra milletimizin varlığını, çocuklarımızın geleceğini tehdit edeceği göz ardı edilmektedir.”

Geçmişte halka ait fabrika ve işletmelerin satışlarının sonuçlarının ortada olduğunu kaydeden Veske, açıklamasında Tekel’in sigara bölümünün satışı sonunda piyasanın Amerikan sigaralarının hakimiyeti altına girdiğini, Et Balık Kurumunun satışı sonucunda ette, Seaka’ya ait fabrikaların satışı sonucu dışa bağımlı hale geldiğimizi belirtti.

Daha verimli çalışacağı yalanı ile satılan hiçbir fabrikanın çalışmak bir yana çalıştırılmadığının altını çizen Veske, Şeker fabrikaların satışında da aynı sonla karşılaşılacağını söyledi.

“Şekerde dışa bağımlı olacağız”

Şeker Fabrikalarının satışı ile şekerde dışa bağımlı olacağımızı ifade eden Veske, ya da piyasanın nişasta bazlı tatlandırıcılara teslim edileceğini, böylece geleceğimizin kararacağını anlattı.

Başkan Veske, açıklamasının sonunda şu görüşleri dile getirdi: “Bizler 40 katır 40 satır seçeneklerini red ediyoruz. Sağlıklı, güvenilir, ucuz, kaliteli şeker tüketmek istiyoruz. Bunun için de şeker fabrikalarının satışına hayır diyoruz. Er geç sıra Susurluk Şeker Fabrikasına gelecek. Susurluk Şeker Fabrikası, işçiye iş, hayvan yetiştiricilerine ucuz küspe, çiftçinin tarlasına bereket, esnafa bol kazanç, sağlıklı, kaliteli güvenilir şeker demektir.”



Editör: Haber Merkezi