Neden mazlum Filistinlileri değil de İsrail’i savunuyorsunuz?

- Çünkü Araplar Osmanlı’yı arkadan vurdu!

Hangi Araplar?

- Lawrence’ın arkadaşı Şerif Hüseyin.

Şerif Hüseyin İngiliz ile işbirliği yapıp isyan ederken 350 adamının içinde Faysal ve Abdullah isimli iki oğlu da vardı.

Faysal Irak kralı oldu, Abdullah da Ürdün kralı oldu.

Araplar’a Arap milliyetçiliği üzerinden Türkleri vurması ve esaretten kurtulunması salık verilerek Türk düşmanlığı pompalandı. Böylelikle kurulacak Arap Krallığına, İngilizler tam destek vereceklerini söylediler.

Ortadoğu’da doğrudan Arap miliyetçiliğini körükleyen ingiltere, Anadolu’da çok daha sinsi bir plan uyguluyordu.

Türklere Osmanlı bir hanedandır, İslam cahiliyettir ve bir arap oğlunun uydurmasıdır denilerek, yahudi destekli Türk Milliyetçiliği adı altında dinsizlik ve arap düşmanlığı öğretildi.

Böylelikle yeni kurulacak manda ülkeye tam destek vereceklerini söylediler ve verdiler.

Aslında Osmanlı İmparatorluğu, hala dünyanın her yerinde var olan ve üzerine güneş batmayan imparatorluk olarak adlandırılan İngiliz Milletler topluluğu gibi, bir çok din, dil ve ırktan oluşmuş bir İmparatorluktu.

Yani;

Herkes kendi üzerine düşeni yapmıştı. Piyonlar sahada en iyi şekilde oynatılarak, sadık liderler seçilerek, halklar milliyetçilik söylemleriyle kışkırtılmış ve ayrıştırılmıştı.

Kendi topraklarında Osmanlıya karşı savaş açmış, Osmanlı sonrası İngilizlerin çizdiği haritalarla oluşturulan ülkelerin liderleri başarılarının arkasındaki İngilizlere hep minnettar kalmışlardı.

Araplar Osmanlı’ya karşı savaştaki desteği için ingilizlere minnettardı.

Anadolu’daki Jöntükler ve İttihatçılar da, Padişahı İstanbul’a hapsedip, elini kolunu bağlayıp, daha sonra da yedi sülalesini toplayıp götürdüğü için İngilizlere hep müteşekkir olmuşlardı.

İçinde bulunduğu konjektöre ve zaman göre değerlendirip, o yılların yapı taşlarını ve sahneye konulan oyunları asla göz ardı edemeyiz.

O dönemde Osmanlının hakim olduğu tüm topraklarda Osmanlı’ya savaş açılmıştı.

Arap milliyetçiliği ile ve aşiretlerin başındaki emirlerin direktifiyle ingilizlerin oyuncağı olan bir kısım arap birlikleri, Filistinli, Yemenli, Halepli, Libyalı, Bağdatlı, Diyarbakırlı, Balıkesirli, Türk, Kürt, Arap milletlerinden oluşan Osmanlı ordusunu arkadan vurdular.

Tunus, Cezayir, Libya’da İtalyanlar ve Fransızlar,

Mısır ve Ortadoğu’da İngilizler,

Anadolu’da İngilizler ve Fransızlar.

Yunanlılar mı? Onlar kuştu..

Bize “kuşa bak, kuşa bak” denilerek, arkada tüm uzuvlarımızı paramparça ettiler.

Kuşa bakarken, bize kuşa bak diyeni gözümüzden hep kaçırdık.

Yazılan tarih kitaplarında kurtuluş savaşında İngilizlerin adı bile geçmedi.

4 yıl yerleştikleri ve kontrol altına aldıkları İstanbul’dan tek bir silah atmadan 73 gemi ile törenlerle gittiler.

Aynı Kudüs’ü yahudilere bırakıp gittikleri gibi.

Osmanlı’yı arkadan vuran bu hainler Şerif Hüseyin’in kral oğulları Faysal ve Abdullah daha sonra Osmanlı’dan kurtarılmış Türkiye’ye davet edildi. (Irak kralı olan Faysal, Cevat Paşa’nın elinde rehin iken kaçarak babası Mekke Emiri Şerif Hüseyin’e gidip fitili ateşleyen ve savaşı başlatan heriftir.-1916)

Türkiye’de tren istasyonunda devlet töreni ile karşılanıp üst düzey devlet adamları olarak ağırlandılar. (Temmuz-1931 ve Mayıs-1937)

Aşağıdaki kareler İngiliz muhiplerin ve fotoğrafçıların gururla çektiği sahnelerden oluşmaktadır.

Mustafa Kemal Atatürk, Kral Faysal ve Kral Abdullah.

ataturk-kral-faysal