BAÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ermiş, tıp fakültesiyle ilgili merak edilenleri cevapladı. Fakültedeki yenilikler ve çalışmalar hakkında bilgi veren Ermiş, yeni fakülte hastanesinin hizmete girmesiyle Balıkesirlilere verilen sağlık hizmetlerinin daha iyi düzeye ulaşacağını belirtti.Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sıtkı Samet Ermiş, fakültede ve fakülte hastanesindeki çalışmaları anlattı. Geleceğin doktorları olan öğrencilerini altın değerinde tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Ermiş, merak edilen soruları cevapladı.

1. Yeni kurulan bir fakülte olarak eğitim sistemini kurma adına neler yapıyorsunuz?
Fakültemiz 2006 yılında çıkan bir yasayla kurulmuş olup ilk defa 2008 yılında öğretim üyesi kadro ilanına çıkmış, 2009-2010 yılında öğrenci almaya başlamıştır. Şu an 4. sınıf öğrencileri, yaklaşık 100 yataklı hastanesi ve 16 tıpta uzmanlık öğrencisi vardır. Daha önce binalarımızın imkan verdiği ölçüde derslik ve laboratuarlar kurulmuştur. Bu yıl öğrenci sayımızın ve sınıfların artmasıyla birlikte hemen yanımızdaki Fen-Edebiyat Fakültemize iki sınıfımızı taşıdık.Tıp Eğitimi organizasyon, ekipman ve finansman olarak üniversite düzeyinde en zor eğitimlerden biri. Gerek öğrencilerimize ders veren öğretim elemanlarımızı gerekse teknik ve destek elemanlarını hazır olarak oluşturmak ciddi çaba gerektirmektedir. Tıp Fakültesi lisans-lisansüstü ve uzmanlık düzeyinde eğitimi gerçekleştirebilmek için çalışan bir hastaneye ihtiyaç vardır. Son iki yılda öncelikle Dahili ve Cerrahi branşlara öğretim elemanları alarak bu klinikleri çalıştırmaya başladık. Öğrencilerimiz ve asistanlarımız, hastanemiz kliniklerinde yeterli düzeyde hasta ve ameliyat görerek eğitim almaktadır. Kullanılamayan cihazları kullanabilmeye, birçok dalda ameliyata başladık. İlk defa bu yıl Anatomi bölümümüze kadavra temin ettik. Yine öğrenci eğitimi için bilgisayar, maket ve çok ciddi anlamda laboratuar malzemesi temin ettik. Gerek finansman gerek kadro ve mekan açısından üniversitemizin mevcut imkanlarını en iyi şekilde kullanıyoruz. Bu konuda bize Rektörümüz Prof. Dr. Mahir Alkan çok destek olmakta.

2. Fakültedeki ve tıp alanındaki yenilikler nelerdir?
Fakültemize her geçen gün yeni öğretim elemanı ve asistanlar katılmaktadır. Buna paralel olarak hastanemizde yeni klinikler açılmakta ve Balıkesir iline nitelikli 3. basamak sağlık hizmeti verebilmekteyiz. Önümüzdeki yıl yeni 200 yataklı hastanemiz açılacak. Dekanlık, amfiler ve temel tıp bilimlerinin bulunacağı Morfoloji binası inşaatı başlayacak. Diğer yandan tıp alanındaki gelişmeler çok hızlı olmaktadır. Dünyada yayınlanan periyodik dergilerin %40'ı tıpla ilgilidir. Tüm gelişmeleri takip edebilmek mümkün değildir. Ancak kendi uzmanlık, hatta ileri uzmanlık alanlarımızdaki yenilikleri takip edebiliyoruz.

3. Hastane ne zaman faaliyete geçecek?
Hastanemiz 2013 yılı ortalarında çevre düzenlemesi bittikten sonra faaliyete geçecek.

4. Diğer fakültelerden bağımsız bir imajınız var, bunu neye bağlıyorsunuz?
Evet, gerçekten de Tıp Fakültesi olarak üniversitemizin diğer bölümlerinden oldukça farklıyız. Tıp Fakültesi eğitim-öğretim sınav yönetmeliği, ders geçme, sınıf geçme, kredilendirme, sınav tarihleri, ikinci öğretim ve yaz okulu olmaması birçok açıdan diğer fakülte ve yüksek okullardan farklıdır. Tıp eğitimi 6 yıl sürmektedir. Yine Tıp Fakültesi ileri sınıflarda ve asistan düzeyinde eğitim 7 gün, 24 saat esasına göre verilmekte. Yeni hastaneye taşınınca acil birimimizin açılmasıyla bu farklılık daha da belirginleşecek. Hastanede gece de hasta yatması, ameliyat gerekebilmesi nedeniyle mesai kavramı bizde diğer bölümlerdekinden farklı. Bu farklılıkları hekimlik mesleğini seçen öğrencilerimiz meslek yaşamlarının ileri ki aşamalarında daha iyi anlayacak.

5. Türkiye'de en zeki öğrenciler Tıp Fakültesini tercih ediyor. Bu durumu nasıl karşılıyor ve de­ğerlendiriyorsunuz?
Zeka açısından çok ayırım yapmak doğru değil. Ze­kanın analitik, pratik, duygusal ve problem çözme gibi bölümleri var. Eğer zeka yüksek puan almak ise bir çok program bizim kadar yüksek puanla öğ­renci alıyor. Bence en önemlisi esas iş fakülteyi bi­tirdikten sonra başlıyor. İş bulma açısından Tıp Fa­kültesi mezunu olmak hala daha avantajlı.

6. Bölümün çok zor olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, tıp eğitimine girmek kadar bu eğitimi sürdürmek de oldukça zor. Hatta daha sonra ihtisas sınavı ve mecburi hizmet de var. Ama bu yollardan geçerken gördük ki; eğitimini ciddiye alan, derslerine devam edenler sınıf geçme açısından problem yaşamadılar. Öğrencilerimiz artık anlamadıkları konuları siber ortamda araştırabiliyor. Bunun için yeterli düzeyde yabancı dil bilmek yeterli.

7. Öğrencilerle ilişkileriniz nasıl? Onlara ne tavsiye ediyorsunuz?
Balıkesir'de Tıp Fakültesi ve hastanesi varsa bu öğrencilerimiz olduğu için var. Bizlerin burada birinci amacı öğrencilerimizi iyi birer hekim olarak yetiştirmek. Sadece bugün için değil yarına da hazırlamak, ülkemizin hatta tüm insanlığın sağlığına katkıda bulunacak şekilde yetiştirmek. Öğrencilerimizle ilişkilerimiz çok iyi, onları çok seviyoruz. İşlerimizin yoğunluğu nedeniyle arkadaşlarımızla çok beraber olamıyoruz. Mekansal nedenlerden dolayı henüz arzuladığımız bir sosyal ortam oluşturamıyoruz. İleri ki birkaç yılda kantin, öğrenci kulüpleri ve ortak gezi programları konusunda ilerleme kaydedeceğimize eminim. Zamanımızın tamamını fakültemize ve hastanemize harcıyoruz. Bu konuda değerli öğretim elemanı arkadaşlarım da bana destek oluyor. Öğrenci arkadaşlarımıza tavsiyem ilk önce zamanlarının kıymetini bilmeleri. İleride sorumluluklarının artmasıyla kendilerine ayıracakları boş zamanları çok olmayacak. Kendilerini mesleğe en iyi şekilde hazırlamak için bu meslekte başarılı olmuş kişilere daha çok danışmalarını tavsiye ederim. Mutlaka yabancı dili olmayanlar bu eksikliklerini gidersinler.

Editör: Haber Merkezi