FETÖ’cü hainler  bizim yerel gündemi de alt üst etti.
15 Temmuz’dan bu yana iç konulara değinmeye ne fırsat oldu, ne de zaten yeri ve zamanıydı.
Öteledik gündemi.
Birazdan okuyacağınız satırları da bir ay öncesi yazmıştım. 
Hainlerin kalkışması yaşanınca, hassas dönem nedeniyle bugüne nasip oldu ya-yına vermek. 
Bana göre konu ciddi. 
Mevzubahis olan Balıkesirspor çünkü. 
Yarım asırlık bir maziden bahsediyoruz. Konuşulması gerek elbet, her yönüyle.
Dilimiz döndüğünce söylüyor, aklımız erdiğinde yazıp paylaşıyoruz iyi olsun, güzel günler görelim diye..
Necdet Karabaş elim bir olay sonucu aramızdan ayrıldı biliyorsunuz.  Balıkesirspor Kulübü’nde hem uzun yıllar forma giydi, hem de yöneticilik yapmıştı. 
Gazete sahipliği kimliği de vardı ama, herkes onu futbolculukta lakabıyla tanır bilirdi.
Hâl vaziyet böyle olunca, Balıkesirspor Kulübü başkanı ve yöneticilerini aramıştı gözlerimiz cenaze merasiminde. Tabutunun üzerine bir flama kesinlikle konulur diye düşünmüştüm örneğin.
Kurumsallaşma yolunda dev adımlar atmıştık ya! 
50. yılı devirmiştik ya!
Her şeyin rüya, bir masal olduğunu hatırlatmıştı bize ‘Sarı Necdet’in cenaze töreni.
Eleştirmiştik bunu ya..
Alınganlık gösterenler olmuştu. İşte bunun üzerine yazılmış ancak gündem yoğunluğu nedeniyle bugüne bırakılan bir ay önceki, yazıyı okuyacaksınız şimdi.
***
Balıkesirspor Kulübü Müdürü Onur Övge mesaj atmış.
Affına sığınarak paylaşıyorum.
Şöyle diyor Onur; 
"Necdet Karabaş'ın cenazesinde Balıkesirspor Kulübü nü temsilen ben vardım." 
Vardı! Evet gördüm Onur'u cenaze töreninde. 
Hatta eski futbolculardan Murat Bölükbaşı, Remzi Acet, Can Cangök.. 40 yıl öncesinin 1. lig kadrosunda forma giyen Kamuran Gazi vardı benim görebildiğim. Selamlaşıp ayak üstü eski günleri yad ettik. 
Her kesimden isim gördüm, Paşa Camii avlusunda.  
Seveni de, sevmeyenleri de vardı. Daha ilginç olanı sağlığında onu gördüklerinde yolunu değiştirenler bile gelmişti Sarı Necdet'i son yolculuğuna uğurlamaya.
Balıkesirspor Kulübü'den tek bir yönetici görmedim, göremedim ne acıdır ki!
Sadece bunu yazdım. Balıkesirspor'a yakışmadığını düşünerek.
Sevgili Övge ise, kulübü kendisinin temsil ettiğini söylüyor törende..
Ayrıca, alt yapı yönetiminden (!) Metin Mengüç, Asım Barlas, Sedat Sarıkaya'nın da hazır bulunduklarını iletti.
Demek istiyor ki; 
"Yazın yanlış. 
Düzeltiver!"
Eyvallah...
Sana göre yanlış olabilir. 
Ben ise, aralarında bulunduğum kulüp üyelerinin seçtiği, başkan dahil 21 kişinden oluşan yönetimden en az bir kişinin orada olması gerektiğini savunuyorum.
Çünkü ben, bir spor kulübünden daha çok camia olmaktan,
Eski yöneticisi, sporcusu, teknik adamı ve emektarlarının iyi ve kötü gününde de yanında bulunması gereken,
Kulübe emeği geçen, Bal-Kes için ter döken isimlere karşı son görevini adına yaraşır biçimde yapabilen camiadan söz ediyorum.
50 yılı mazisinde bırakmış koca bir çınara böylesinin yakışacağını söylüyorum.
Benim anlatmak istediğim asıl o idi, "Sarı Necdet"in cenazesi vesilesiyle yazdığım yazıda..
Bu durumda özür mü dilemeliyim acaba?
...
Balıkesirspor'un
yeni Orhan Çilen'i..
ONUR Övge benim kardeşim gibi.  Uzun yıllara dayalı arkadaşlığımız var. Ayrıca oğlumun adaşı olması hasebiyle de bir başka severim. Balıkesirspor konusunda en az benim kadar hassastır. 
Çok kafa yorduk birlikte. 
Bu noktada birbirini en iyi anlayan iki renktaş sayılırız.
Bizim çıkardığımız Türkiye’nin ilk spor gazetesi Tribün de yazdı. Sonra Politika’da sürdürdüğü köşe yazarlığına da teşvik edenlerdenim onu.
Bal-Kes’in nasıl bir camia olması noktasında benim de imzamı gözü kapalı atacağım yazıları var gazete arşivlerde. 
Kulüp müdürlüğüne getirildiğinde en çok sevinenlerden biriyim. 
Bu görevi lâyıkıyla yapacağına, fikirleriyle artı değerler katacağına inanıyorum. 
Dolayısıyla en iyi tercihtir Onur, Balıkesirspor Kulübü müdürlüğü için. 
Kırmızı-Beyazlı kulübün iyi manada ikinci bir efsane Orhan Çilen'i olabilir.
Buraya kadar tamam..
"Balıkesirspor Kulübü'nü temsilen ben vardım" meselesine gelince. 
Fevkalâde denecek ölçüde temsil kabiliyeti vardır Onur da ama, bu temsil işi başka..!
Ne demek istediğimi zaten en iyi o anlar..
Gökten elmalar düştü; 
Kurumsallaşmaktan söz edip de, var olan ruhu kurutanların başına..!
..........