TÜRKİYE, Cumhuriyet tarihinin en büyük devrimini gerçekleştirmiş, Balıkesir’de bu amaca gece gündüz hizmet etmiş insanların suratından düşen bir parça.
Sonuçlar belli olur olmaz sokağa çıktığımda, karşılaştığım her arkadaşın boynu büküktü.
Türk Milli Takımı sanki Dünya Kupası final maçını kaybetmişçesine üzgün in-sanlar gördüm. 
Evet-Hayır oranları için yaptığım tahmini hatırlatıp kinaye bakışlarıyla bana lâf sokmaya çalışanları ekle-miyorum o cenaha. Çünkü iyi niyetli olmadıkları için umurumda değiller!
Benim dikkatimi çeken bir amaç, bir ideal, bir dava uğruna yola çıkmış insanların, kazanmalarına rağmen, maçı kaybetmiş takımın taraftarları gibi sessizliğe bürünmeleriydi.
Türkiye geneli EVET oyları önde çıkmasına rağ-men, Balıkesir’in 20 ilçesiyle her mahallesinde basmadık yer bırakmayan Recep Tayyip Erdoğan neferleri bunu kutlasak mı, kutlamasak mı ikilemi içerisindeydi. 
Kardeşlerim, manzara sadece bu olsa iyi.
Abartısız herkes hemen kelle avcılığına soyunmuş, aklına gelen ismi suçluyor. Asıp kesiyordu. Ortalığı velveleye veriyordu. 
Recep Tayyip Erdoğan Ordusu karşısındaki yenilgiyi  hazmetmekte zorlanıp tencere tavalarını ellerine alarak İstanbul sokaklarına çıkan ‘gezi’ zekalılara katılıyordu!
İşte Kuva-yi Milliye şehri Balıkesir’de insana en çok koyan, en çok düşündüren buydu.. 
Oysa ortada 16 Nisan günü Türk Milleti’nin yaptığı ve Cumhuriyet tarihinin en büyük devrimine yüzde 45.50 oranında, 368 bin 741 neferin verdiği destekle atılan imza vardı.
Boynu bükük dolaşmak yakışmazdı, Yeni Türkiye’nin meşalesine kıvılcım olan Kuva-yi Milliyecilerin torunlarına.
İyi ki bu kentte Başkomutan Erdoğan’ın seçtiği Edip Uğur gibi bir komutan var da.. Çaresiz kalınan, şaşkınlığa düşülen  anlarda işareti veriyor ve yazılan büyük zafere imza atanları Milli İrade Meydanı’na topluyordu.

“Allah benim ömrümden alsın da ona versin” diye dua ettikleri büyük liderin Balıkesir’deki neferlerinin, zaferlerini kutlamasına vesile olarak asık suratları güldürüyordu!

Gönül isterdi ki, yüzde 50'den bir fazla katkı sunulsun bu büyük zafere. 
Olmadı işte...
Bunun nedenlerini az-çok biliyorsunuz.  
Şimdi mazeret arama dönemi değil. Elbet hesabı kitabı yapılacaktır yeri geldiğinde. Lâkin o gün, bugün değildir..
Ey kelle avcıları..
Ey puslu havayı seven çakallar..
Türkiye destan yazdı. Hem de yedi düvele karşı kazanıldı bu zafer. Her ilin, her neferin bunda karınca kararınca desteği var. 
Gölge etmeyin, başka bir şey istemiyor ve beklemiyor bu millet sizden..
***