Bazı haberleri okuduğunuzda içiniz “cızz” eder.
Demokrat’ta önceki gün okuduğumuz o haber bu türdeydi.
İçimiz cızz etti.
İzcilik günlerimiz aklımıza geldi.
Dumlupınar İlkokulu’nda izciydik.
Dumlupınar’ın İzcilik ve Yavrukurt Kulübü olağanüstüydü.
Kendimizi ilkokul öğrencisi değil de çok daha büyük, bir liseli olduğumuz hissi verirdi.
Çok şey öğrendik.
Çok kampa gittik.
Ailemizden ilk kez izci kamplarıyla ayrı düştük. İlkokul ikinci sınıftan mezun olana kadar izcilik bizim için geleceğe aktardığımız en güzel değerdi.
Şimdilerde izcilik o kadar faal değil, kaç okulda var izcilik kulübü meçhul?
Ne adlarını duyuyoruz, ne de faaliyetlerini..
İyi ve güzeli yok etme modası nicedir izciliğe de sıçramıştı…
Öğretmenlerimiz ve liderlerimiz rahmetli oldular. Bize bu aşıyı yapan Oktay Tüfekçioğlu hem liderimizdi hem de sınıf öğretmenimiz.
Aynı şekilde Hayati Köseley de yine izcilerin lideri ve aynı zamanda Dumlupınar İlkokulu’nun okul müdürüydü.
Dumlupınar İlkokulu izciliğin kalesiydi o zamanlar.
Ne izcilik kaldı o günlerdeki, ne Dumlupınar İlkokulu.
Ortaokula geçtik, liseye çıktık ama izciliğin güzelliklerini, yaşattıklarını, yaşadıklarımızı hep özledik…
Yaşlılara yardım etmeyi, karşıdan karşıya geçirmeyi, huzurevlerini, tahtadan eşya yapmayı, gemicilik düğümlerini, yardımlaşmayı ve daha sayamayacağımız pek çok değeri izcilik sayesinde öğrendik.
Önceki gün Demokrat’taki haber hem bizi geçmişe götürdü hem de üzdü.
Çünkü Dumlupınar Mahallesi’nde bulunan Milli Emlak Müdürlüğü’ne ait İzci Evi vardı.
Bu binanın İzci Evi olarak tahsis edilmesi çok sevindirmişti o zamanlar.
Daha sonra isim olarak Balıkesir’de izciliğin efsane ismi, Hayati Köseley’in de adı verilmiş ve Hayati Köseley İzci Evi olmuştu.
Ancak Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2015 yılında “Balıkesir Kariyer Akademi” projesi için geçici olarak binayı Balıkesir İzcilik ve Gençlik Spor Derneği’nden aldı.
Süre bitiminde ise İzcilik Derneği’ne devretmedi.
Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ek hizmet binası olarak faaliyete geçti ve Demokrat’ın önceki gün çıkan haberiyle öğrendik ki şimdi de Kent Konseyi Hizmet Binası olmuş.
Kent Konseylerinin de binası olsun elbet.
Şehircilik için, kent kültürü için, vatandaşla idare arasındaki köprü için Kent Konseylerinin çok daha aktif görev alması, kendilerinin çok daha fazla nazara alınması hepimizin arzusu.
Ancak sadece tek soru sorsak yeterli:
Başka bina bulunamaz mıydı?..
Bina sıkıntısı var idiyse bile, hele hele örneğin Dumlupınar ve Karaoğlan Mahallelerinde küçük dokunuşlarla ve sahiplerine ulaşarak küçük bedellerle alınabilecek o kadar çok yıkılmaya yüz tutmuş ev varken…
Hayati Köseley İzci Evi’ne son vermek neden ki?..
İzcilik kültürdür.
Kişiyi, gençleri bedence sağlam, fikirce uyanık, ahlakça dürüst yapmayı düstur edinir.
Gençlerin bir oraya bir buraya savrulduğu bugünün zamanlarında yardımlaşma ve dayanışma duygularını en iyi şekilde geliştirir.
Kötü alışkanlıkların, yanlış yolların panzehiridir.
Hayati Köseley İzci Evi’nin orada eskisi gibi kalması, daha da geliştirilmesi, Balıkesir’in değeri olarak izciliğin daha geniş kitlelere yayılması teşvik edilmeli ve destek olunmalıydı.
İzci Evi gitmiş…
Arşivi gitmiş, 100 yıllık birikim yok olmuş…
Yazık etmişler..
Cızz etti içimiz…