HÜRRİYET’in manşetleri hep konuşulur ve tartışılır. İşte bunlardan sonuncusunu  “Karargâh rahatsız” şeklinde atılan manşet oluşturdu. Haberdeki imza, o karanlık 15 Temmuz gecesinin yıldız gazetecisi Hande Fırat’a ait.
Buna benzer manşetleri  Cumhuriyet çok atardı eski Türkiye’de, şimdi CHP Milletvekili olan Mustafa Balbay imzasıyla. ‘Genç Subaylar Tedirgin’ derdi Balbay.
Hürriyet ve Cumhuriyet tayfasına o dönem Sabah’la Milliyet de katılırdı ara sıra. 28 Şubat’a zemin hazırladılar öyle böyle manşetler atarak.  
Hiç rahat bırakmıyorlar. 
Daha doğrusu hiç rahat durmuyor bu tayfa. 

Bu kez haberdeki içerik her ne kadar  Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik eleştirilere cevap  niteliği taşısa da, o başlık yok mu o başlık..  28 Şubat kafasını çağrıştırıyor.
15 Temmuz gibi çok ağır bir acı, o hain ve aşağılık iç savaş girişimi daha dün yaşanmışken... 
Türk Silahlı Kuvvetleri şu an Suriye’de, terör örgütlerine karşı bir savaş verirken... 
Darbe çığırtkanlığını andıran ve çağrıştıran cümleler kurulması ne kadar doğrudur? 
Ülkesini seven, çıkarını koruyan ve gözeten anlayış sahibi bunu yapabilir mi?
Ben bunun adına gazetecilik demekte zorlanıyorum.
Hele şu tarihi dönemde. 
Manşeti atarken kılı kırk yarmalı, cümleleri kurarken neler getirip götüreceğini düşünmeliyiz. 
Ama daha da önemlisi Milli çıkarları her şeyin üzerinde tutmak ve gözetmek vatanımıza karşı borcumuzdur. Gazeteci olmak bu sorumluluktan muaf tutulacağımız anlamına gelmiyor.
Ülkemiz yeni bir İstiklal Savaşı verdiğine göre, bize düşen görev; Hasan Tahsin olmaktır.
Kardeşlerim, 
Ankara ve İstanbul gazeteciliği ile Anadolu Basını arasındaki fark galiba burada!
Nokta...

***
TAM DA YERİ BURASI OLMALI HOCAM
Ey okur! “Karargah Rahatsız” başlığı ne kadar inandırıcı geldi sana bilmem, ama kiminle karşılaştıysam bu başlıkla ilgili rahatsızlığını iletti. Öfkeliydi insanlar.
Hem akıl var, izan var. Bu millet 15 Temmuz’da kendini tankların önüne atmış, kurşunların üzerine yürümüş bir millet. Subliminal mesajlardan mı rahatsız olacak, korkacak, ürkecek. 
Tam da burada noktayı koymayı için merhum Necmettin Erbakan hocama bırakıyorum sözü: 
√ Sen hala çocuk gibi, "o gelmesin, bu gelsin.." kaçıncı asırda yaşıyorsun yahu! O senin dediğin Sovyetler çökmeden önceydi! Bi sağcı vardı, bi solcu vardı. 1990'da dünya değişti. Haberin yok mu?
√ Şimdi ya ırkçı emperyalizmden (siyonizm) yanasın, ya millî görüşten yanasın!

***
HERKES KENDİ İŞİNİ İYİ YAPMALI
Türkiye üzerine çok uluslu bir oyun oynandığını bilmeyenimiz yok. İsteniyor ki, “vesayet” sürsün. Kendi ayaklarının üzerine basamasın. Çok korkuyorlar Türkiye’den. İşte bu yüzden her türlü melaneti sergiliyorlar.
15 Temmuz gibi büyük bir belâyı, milletçe bir, beraber olarak def ettiğimiz, yeniden diriliş hareketini başlattığımız bir dönemde kim neden rahatsız olsun ki, bizi durdurmak isteyen güçler ile işbirlikçilerinden başka?
Kardeşlerim,
İçinde hain yetiştiren bir başka ülke var mıdır bizim gibi bilemiyorum. 
Diyeceğim şu; 
Herkes oraya buraya ayar vermenin eskide kaldığının bilinciyle işini iyi yapmalı. Kendi için yapmalı. Çocuklarının istikbali için yapmalı. Yeni Türkiye için yapmalı..
...
--------günün sözü------
SORUMLULUK BÜYÜK OLMANIN BEDELİDİR!
01 Mart 2017