Ak Parti Balıkesir İl Başkanlığı, 27 Mayıs 1960 darbesinin 61. Yılında, demokrasi tarihimizde kara bir leke olan söz konusu darbenin vicdanlarda açtığı yaraların unutulmaması amacıyla Ak Parti İnsan Hakları Başkanlığı olarak basın toplantısı düzenledi. İl başkanlığındaki toplantıya, Ak Parti İl Başkan vekili Vahdettin Çiftçi, Ak Parti İnsan Hakları Başkanı Hakan Aka, Kadın Kolları Başkan vekili Hülya Bayraklı, Gençlik Kolları İnsan Hakları Başkanı Burhan Alkan, Ak Parti İnsan Hakları Başkan Yardımcıları Hülya Ayyıldız ve Gonca Erdem katıldı. 81 İLDE EŞ ZAMANLI 27 MAYIS DARBESİNE KARŞI BASIN TOPLANTISI DÜZENLENDİ… Demokrasi tarihimize kara bir leke olan 27 Mayıs darbesinin, ülkemizde bıraktığı izleri dile getiren Ak Parti İl Başkanvekili Vahdettin Çiftçi, demokrasi şehitleri için Fatiha okumaya davet ederek başladığı konuşmasında; “Bugün 81 İl Başkanlığımızda eş zamanlı olarak basın açıklamamızı yapıyoruz. Yine bugün Yassıada, veya yine isimi ile Demokrasi ve Özgürlük adası olarak değiştirilen Yassıada da Genişletilmiş İl Başkanları toplantımızı yapıyoruz. Türkiye 1946’dan sonra tek rejimli yönetimden çok partili yönetim sistemine geçmiş oldu. 1950’de yapılan seçimlerde Demokrat Parti iktidara gelmiş oldu. Adnan Menderes ve arkadaşlarının göreve geldiklerinde ilk icraatı Türkçe okutulan ezan-ı Muhammediye’nin tekrar vicdanlarda yer aldığı şekilde okutmak oldu. 27 MAYIS DARBESİ TARİHİMİZDE KARA BİR LEKEDİR… 1954 senesinde yapılan seçimde yüzde 58 oy oranı ile Demokrat Parti iktidara gelince tabiki o günkü vesayet odakları bugün olduğu gibi tekrar devreye girdiler. Ülkede bir çok karışıklık ve olaylar tertip edilmeye başladı. Atatürk’ün evinin yakılması gibi. Sonrasında CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün Anadolu’da suikasta uğraması gibi senaryolarla demokratik kazanımlar intikaya uğratıldı. O, 38 subayın biraraya gelmesiyle 27 Mayıs sabahı bu darbe maalesef demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçmiş oldu. Bundan üzüntülüyüz. SANDIKTAN ÇIKAN İRADEYE SAYGI GÖSTERMEMİZ LAZIM… Sandıktan milletin iradesiyle, teveccühü ile çıktınız ama birileri seni alaşağı ediyor. Bunlar demokraside olmaması gereken hareketler. Bundan sonrasında 12 Mart, 12 Eyül, 28 Şubat ve 15 Temmuz gibi darbe girişimleri de devam etmiştir. Temennimiz ve niyazımız odur ki, milletin iradesi üzerinde hiçbir şey olmasın arkadaşlar. Sandığa saygı duymamız lazım. Sandıktan çıkan iradeye de saygı göstermemiz lazım. İnşallah bundan sonraki demokrasi hayatımızda bir daha böyle üzücü hadiseler yaşamayız” şeklinde konuştu. 27 Mayıs darbesinin 61. Yılında, demokrasi tarihimizde kara bir leke olan söz konusu darbenin vicdanlarda açtığı yaraların unutulmaması amacıyla Ak Parti İnsan Hakları Başkanı Hakan Aka basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi. AZİZ MİLLETİMİZ, DEMOKRASİ VE İNSAN HAKLARI ADINA ÇOK SAYIDA BEDEL ÖDEDİ… “Medeniyet geleneği denildiğinde ilk akıllara gelen Türkiye ve Aziz Milletimiz, demokrasi ve insan hakları adına birçok fedakarlığı göze almış, bu uğurda çok sayıda bedel ödemiştir. Her bir vatandaşımızın gönlünde yer edinen, hamuru vatan sevgisi ile yoğrulan milletin evlatları hukukun vesayet altına alındığı dönemlerde işkenceler görmüş ve idam sehpalarında şehit edilmişlerdir. Vesayet ve beraberinde getirdiği darbeler milletimize fayda getirmemiş; milletimizden demokrasisini, ekonomisini, moral ve motivasyonunu koparıp götürmüştür. MİLLİ İRADEYE PERDE ÇEKENLERİN İHANETİ HAFIZALARIMIZA KAZINDI… Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne hukukun askıya alındığı, toplumsal ve siyasal düzene ilk darbe; 27 Mayıs 1960’ta, Başbakan Adnan Menderes ile yol arkadaşlarının tutuklanması ve idam edilmesiyle gerçekleştirildi. Milli irade ile arasına perde çekenlerin; insanlığa, demokrasi ve vicdanlara yönelik büyük bir ihaneti olarak hafızalarımıza kazındı. 1950 yılında milli iradenin yüksek teveccühü ile dönemin tek parti zihniyetini geride bırakarak iktidara gelen Adnan Menderes ve yol arkadaşları, kısa zamanda ortaya koydukları projeler ile Türkiye’ye çağ atlattılar. MERHUM MENDERES, EZAN-I MUHAMMEDİYE’YE OLAN ÖZLEMİ GİDERDİ… Milletimizin milli ve manevi değerlerini Anadolu coğrafyasından silmeye çalışan CHP iktidarının antidemokratik uygulamalarını rafa kaldıran merhum Menderes, bilhassa din ve vicdan özgürlüğü konusunda attığı adımlarla milletimizin gönlünde yer edinmiştir. Tek parti rejiminin en büyük ayıplarından olan Türkçe Ezanı özüne döndürerek, Anadolu’nun Ezan-ı Muhammedi’ye olan özlemini gidermiştir. Ancak vatanın yararına olan bu gidişatın önünü tıkamak isteyenler türlü yalan ve iftiralarla algı oluşturarak 1960 yılında, askerin namlusunu Çankaya Köşkü’ne çevirmişlerdir. MİZANSEN YARGILAMALARLA, MERHUM MENDERES DARAĞACINA GÖNDERİLDİ… Millet iradesine savaş açan, milli ve manevi değerleri yok etmeye odaklı zihniyet, demokratik yönetime antidemokratik yöntemlerle el koyarak seçilmiş yöneticileri tutuklamış, mizansen yargılamalar ile hukuk dışı şekilde darağacına göndermiştir. Hayatlarına son verilen yalnızca Milletin Vekilleri değil bilakis demokrasi ve milli iradeye olan inançlarıyla Türk Milleti olmuştur. 15 TEMMUZ’DE BENZER SENARYOYA, CUMHURBAŞKANIMIZ ERDOĞAN LİDERLİĞİNDE DEMOKRASİ DÜŞMANLARINA GEREKEN DERS VERİLDİ… Üzerinden yıllar geçse de söz konusu darbeci zihniyet varlığını devam ettirmiş, en son 15 Temmuz’da da benzer bir senaryo sahneye koyulmuştur. Ancak Milletimiz darbeler ve darbeciler karşısındaki duruşuyla bu kez millet iradesi üzerinde tahakküm kurmak isteyenlerin oyunlarını bozmuştur. Millete ve hizmete sevdalı kadrolar ile Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye, demokrasi düşmanlarına en büyük dersi vermiştir. YASSIADA ARTIK, “DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜKLER” ADASIDIR… Milletimizin feraseti ile ülkemize en kara günleri yaşatanlar tarihin tozlu raflarına, en karanlık günlere tanık olan Yassıada ise tarihe gömülerek bugün “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” olarak mührünü tarihe dercetmiştir. Adnan Menderes ve yol arkadaşlarının aziz hatıraları burada yaşatılmaya devam edecektir. DEMOKRASİ ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE ANIYORUZ… Bu vesile ile; 27 Mayısların, 12 Eylüllerin, 28 Şubatların, 15 Temmuzların tekrar etmeyeceğini, her türlü vesayete karşı var olan mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi belirtiyor; demokratik ve özgür bir ülkede yaşayabilmemiz için, canlarını feda eden Merhum Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan başta olmak üzere tüm demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Demokrasimize ve irademize düşman olan şer odaklarını hiçbir zaman unutmayacağız.”