MEVZUYA şu güzel fıkrayla başlayayım.
 
Arka arkaya gelen onikinci hezimetten sonra teknik direktör oyuncularını topladı;
- “Sanıyorum, bir kez daha en baştan başlamalıyız... Şimdi, kolumun altında duran şey toptur.

 
Arka sıradan bir oyuncu hocanın konuşmasını kesti;
- “Bir kere yakından görebilir miyim acaba?..” ...

***
Balıkesirsporlu oyuncuların içerisinde bulunduğu ruh hali de sanki buna bensziyor şu an..
Önce 7-8 maç öncesini izleyin. Ardından diğerlerini. Futbolcuların performanslarını not edin. Sonra bugünle karşılaştırın. Hayal kırıklığının nedenini bulacaksınız.
Dün ‘golgeneral’ sıfatlarıyla onurlandırılan isme bugün neden ‘get out..’ denildiğini..
Yine ‘başbakan’ diye göklere çıkarılanların bugün nasıl miksere dönüştüğünü göreceksiniz..
‘Rüzgarın oğlu’ dedikleriniz de nal topluyorsa eğer mesele başkadır arkadaşlar..

Daha bir çok örnek verebilirim.
Buradan suçlular da ilân edebilirim.
Kötü gidişin faturasını birilerine kesebilirim.
Bu ne bana yakışır, ne de derde derman olur..
Gördüğüm manzara geçmişten farksız.
Kendini ‘Bal-Kes sevdalısı’ diye gören(!) çoğu kişi zil takıp oynuyor. Çünkü başarı değil, başarısızlık mutlu ediyor onları. İşin kahreden yanı, bu ortamı biz kendi ellerimizle hazırlıyoruz onlara..
Bakın tüm bunların şampiyonluk, play-off, kümede kalma meselesiyle ilgisi yok.. Balıkesirspor meselesi bir başka mesele.

***

BUGÜNÜ KOTARDIK YARINI NE OLACAK?
Bugünkü meseleyi anlaman için sana şu örneği vereyim.
Bir şirkette çalıştığını düşün. Bir-kaç ay maaşını aldın. Sonra kriz patladı. Genel Müdür geldi, meseleyi izah etti, her şeyin birkaç ay içinde düzeleceğinin sözünü verip fedakârlık istedi. Nankör değilsin ya, kabul ettin. Aylar geldi, geçti. Şirket aşamadı sıkıntıyı. Bu süreçte biraz daha tolerans istendi, sen çalışmaya devam ettin. Baktın aynı tas, aynı hamam..
Umudunu yitirdin, işini savsaklamaya başladın.. Kafanda gelecekle ilgili sorular şekillendi.
Sonucun ne olacağını söylememe gerek var mı?
Balıkesirspor Kulübü de bugün bu durumda..
Ne yöneticinin kafası rahat.. Ne futbolcunun..

Kafa rahat değilse, gol generaller kolböreği, başbakanlar amigo olur. Yöneticiler yönetemeyen konuma düşer.
İyi ki, şu Reha’dan sonra yeni bir maceraya gidilmedi. Yoksa bugün iki türlü batmıştık!


***

SEN DE, BEN DE, O DA.. HEPİMİZ SUÇLUYUZ ARKADAŞ...
Dediğim gibi Balıkesirspor’un meselesi ne dünün, ne bugünün meselesi..
Mesele başka. Mesele yarın ne olacak meselesi..
İyi de bunu kim biliyor, kim düşünüyor?
Kulüp başkanı mı?
Yöneticiler mi?
Teknik heyet mi?
Oyuncular mı?
Yoksa hiçbiri mi?

Sonuncu şıkkı tercih edenlerin sayısının çok fazla olduğunu biliyorum.
Dünlerde çok acılar yaşandı. Hiç ders almadık.
Bugünü de yarınları ipotek ederek kotarıyoruz.
Peki ya yarın ne olacak?
Soru basit, cevap zor. Çünkü bilen yok!
...
Suçlu aramayı bırakmak gerek.
Hepimiz suçluyuz.
Kimimiz aynaya bakmadan kaldıramayacağı yükün altına girdi, kimimiz kabuğuna çekildi, kimimiz bu işleri çoluk-çocuk oyuncağı gibi gördü..

***

KAFAYI ve ROTAYI DEĞİŞTİRMEK GEREK..
“Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” diyor Hz. Mevlana..
Galiba Balıkesirspor Kulübü’nün 2. adamı Harun Atabay söylemişti geçenlerde buna benzer bir sözü; “Bizim için lig yeni başlıyor” diyerek..

 
Ben de diyorum ki;
Ligde bitti, deniz de!
Yenisine başlamadan ‘yarın ne olacak?’ diye düşünmek gerek bugünden.
Yoksa aynı kafayla, aynı rotayla ulaşabileceğimiz yolun sonu bellidir...

-----------GÜNÜN SÖZÜ------------
Onlara doğruyu söyleyin, birincisi yapılacak en doğru şey bu olduğu için, ikincisi nasıl olsa doğruyu öğrenecekleri için.
29 NİSAN 2017