Mülteciler üzerinden yapılan siyasetteki üslup yeni bir kardeş kavgasının işaretini veriyor.

Faşist ve ırkçı söylemlerin günümüzde karşılık bulması istiklal ve istikbal adına üzücüdür.

Suriye ve Afganlılar meselesi iç kavga ve siyasetçilerin birbirlerine had bildirmeye kalkışmasıyla değil, kafa kafaya vererek çözebileceği meseledir.

Meselenin sorunsuz halledilmesi noktasında terörden arındırılan Afrin, İdlip örnek adımlardır. Hedef benzeri bölgelerin çoğaltılarak yaşanabilir kentler haline getirilmesinin sağlanması olmalıdır. Devletimizin attığı ve atılması muhtemel benzeri adımlar önem arzetmektedir.

Bu yöndeki çalışma ve çabalar, en çok da "bütün Suriyelileri geri göndereceğiz" diyen siyasi liderlerce desteklenmelidir.

AB/D'nin kaos planı ancak böyle bozulabilir, 2053'te Türkiye, Ortadoğu'nun süper gücü haline dönüşebilir.

Hangi birimiz istemeyiz bunu?

Aksi tutum ve davranışlar, stratfor ve soroscular gibi tamamen emperyalizme hizmet eden tayfanın yazdığı komplo teorilerinin gerçeğe dönüşmesine hizmet etmekten başka bir şey değildir.

Afganlısı, Bosnalısı, Suriyelisiyle birlikte omuz omuza savaşarak emperyal devletlerin istilasından kurtarılan bu kadim toprakların ayrışmaya değil, Kuvay-i Milliye ruhuna ihtiyacı vardır.

Nefret dili, kullanan kişiye istikbal sağlayabilir, lakin ülkenin istiklaline, milletin kardeşliğine zarar verir. 

Selametle.