Bendeniz bir terzi çocuğuyum.

Babam derdi ki;

Evladım kumaş ne kadar kaliteli, usta ne kadar sanatkar olursa olsun. Çırakların, kalfaların bazıları hain, ustanın kullanımına sundukları malzeme kalitesiz, kumaşı diken ipler çürük ise, 3-5 ay sonra, o ceket ve pantolon dikiş yerlerin den patlamaya, sökülmeye başlar.

O yüzden sen, ne olur ne olmaz pantolonun ağasını çift dikiş dik, olmaz ya sökülürse müşterinin kıçı açıkta kalmasın, sonra verilen emekte, kaliteli kumaşta heder, ben müşteriye, müşteri de çevresine rezil olur. O yüzden, malzemeyi aldığın yerler şu esnaf, bu esnaf olacak" diye sıkı sıkı tembihlerdi.

Bunu niye yazdım.

Sayın Genel Başkanım, Cumhurbaşkanım, Ümmetin umudu olan Reisim.

Usta

Siz bu devrin en büyük Siyasi zanaatkarı, sizin elinizdeki Ak Parti son devirde üretilen en kaliteli kumaş. Sizin dükkanınız da çırak olmuş, kalfalık yapmış, kaliteli işler üretmiş on binlerce sizi seven gönülleri kırgın insanlar topluluğu var.

Reisim siz bu Ak Parti dükkanının lideri, ustası sahibisiniz. Dükkan ilk açıldığın da, kalfalar sizin gibi, mesleklerinin aşığı iş ahlakı olan, çıraklara karşı adil, çıraklar ise zanaatkar olmaya hevesli ahlaklı, gelecek vaat eden bireylerdi..

Aradan yıllar geçti, işler büyüdü, kalfalık devri bitti, her bedene göre dikilen ısmarlama yerine fason devri geldi.

Artık ne eski kalfalardan nede eski çıraklardan eser yok, yeni ortam iş bilmez, şuursuz, siyasi ahlaktan yoksun, tek derdi parayı nasıl bulurum olan, kalfa olmadan patron olacağını sanan, sosyal medya çıraklarına kaldı.

Reisim;
Ustalığınıza kefiliz, kumaş aynı kaliteli kumaş. Lakin eski küçük sanatkar dükkanı, yıllar içinde devasa bir holding oldu.

Artık çoluk çocuk büyüdü, eş dost akraba holding de söz sahibi oldu. Bu gün eli yüksük tutmayan bir çokları, bu şirketin imalathanelerin de, bakan, milletvekili, belediye başkanı, makam mevki, dünyalık sahibi oldu.

"Güneş doğarken kalkan, gecenin ilerleyen saatlerinde uykuya yatan" diyen Allah rızası olan o ısmarlama üreten cefakar kalfalar, hepsi birer birer dışlandı ve unutuldu ortadan kayboldu.

Artık tek tek insanların taleplerine göre üretim yapanların yerini, fason terziler yani siyasetçiler, internet çırakları bütün makamları doldurdu.

Usta;

Fabrikalarda ki ustalar fason, kalfalar fason, çıraklar içinde, derdi fabrikanın çıkarı değil, sadece kendi çıkarını düşünen bir çok kripto mason.

Dikiş ipleri, yani teşkilatlar artık çürüdü, bu çürük malzeme ile dikişler en ufak zorlamada patlıyor, sökülüyor.

Çıraklar yani yönetimler, vekillerin kendilerine biat eden yandaşlarına göre makbul bulunup belirleniyor, teşkilatlar onların gelecek ikballerine göre şekilleniyor.

Kimse kimseyi tanımıyor. Seçmenle iletişim ağları kapalı. Lütfen özürlü arkadaşlarımız alınmasın. Millete karşı sağır ve kör olanlar birbirlerini ağırlıyor.

İş bilen hafıza sahibi gönül insanları, birileri tarafından siyasi mevta görülenler, gidişata üzülüyor kahroluyor.

Günümüzün miras yedileri ise, bu holding de Allah (c.c.) selamını bile vatandaşa çok görüp, kibirlerin den burunlarından kıl bile aldırmıyor.

Sözüm;

Kibir abidelerine, sözüm seçmenin sırtına basıp da makam sahibi siyasetçi ve bürokrat olanlara, sözüm garip guraba edebiyatı yapıp, milletin emaneti olan beytül mal üzerine çöreklenen, helalleri ile değil, yanaşmaları ile fındık kıranlara.

Sözüm;

Ak Parti kumaşını kirletenlere, sözüm kendi siyasi ikballeri için Ak Partimi dizayn etmek isteyenlere, sözüm 40 yıllık bir yolculuğu, çıkmaz sokağa sürükleyenlere.

Sözüm;

Yapılan yanlışları görüp, bana ne, bu gün susayım yarın bana da sarı gelir diyenlere.

Sözüm Ak Parti ve Reis sevdalısıyım deyip, Ak Parti ve Reis sevgimizi suistimal edenlere.

Beyler, 2023 de duvara toslamak istemiyorsak, işin başın da gönülden tövbe edeceğiz, teşkilatları liyakat sahibi insanlardan belirleyeceğiz, köyün mahallenin en saygı duyulan sevilen isimlerini bulup mahalle temsilcisi, sokağın en sevilen bireylerini mahalle yönetimlerine almalıyız.

Şimdiden sandık bölgelerinde sevilen sözü geçen, cami cemaatinden, esnaftan, gençlerden, kadınlardan oluşan yeniden sandık teşkilatlanmasına gitmeliyiz.
290 kişilik seçmen listesindeki hastayı da, dulu yetimi de, varlıklıyı da ihtiyaç sahibini de, cenazeyi de, düğünü hastayı da bilmeliyiz.

Küsler barıştırılmalı, dargınlar kucaklaşmalı, istişare kanalları açılmalı, sen ben bizim oğlan çıkarcı siyaseti bırakılmalı, çözemesek de milletin derdi ve sıkıntılarıyla hem hal olunmalı. Acilen darmadağın olan bürokrasi rabtızap altına alınmalı.

İl Başkanı, Vekiller, başkanlar, tekrar nasıl seçiliriz derdiyle dertlenmeyi bırakmalı, milletin derdiyle dertlenecek, teşkilatlar da eski yeni kaynaşması sağlanmalı.

Eski il başkanları ilçe başkanları, vekillerin, partinin kuruluşundan bu yana teşkilatlarda görev yapanların, eski mahalle temsilcilerinin, geçmiş seçimlerde sandık başında duranların hepsinin fikirleri alınmalı, bu istişareler doğrultusunda teşkilatlar şekillenmeli, bu şehrin bana göre en büyük yöneticisi olan il başkanı öyle belirlenmeli.

Dostlar dün öyle olmadı diye, bu günde dünkü gibi yapmaya devam edersek, vallahi 2023 de ne kumaş, ne terzi, ne de dükkana gelen müşteri kalır.

Reisim Ak parti yöneticiler birer terzi, teşkilatlar olarak, bu elbiseyi diken sağlam ipler gibi olmalıyız, çünkü çürük ipler ile sağlam elbise dikmek mümkün değil.
Selam ve Dua ile