BALIKESİR Barosunun eski başkanı Turgut İnal, ülkemizdeki terör olaylarına dikkat çektiği bir yazısında , terör olaylarının önlenmesi için İsrail’den komando veya askerlerimize eğitim verecek kişi ithal edilmesi anlamına gelen ilginç ifadeler kullandı. İstanbul, İzmir gibi kentlerin sosyetik semtlerinden neden şehit çıkmadığını da sorgulayan İnal bununla da kalmadı, ‘şehitlerin ölmediğini kim söylüyor, vatanın bölünmediğini kim biliyor’ demeyi de ihmal etmedi. Şehitliğe erme konusunda adaletsizlik ve eşitsizlik yaşandığını savundu.
Av. Turgut İnal’ın dikkat çeken görüşlerini kamuoyu ile paylaştığı yazısı aynen şöyle:
“Geçtiğimiz aylarda bir kalemde teröre verdiğimiz 13 şehidimize ait liste yayınlanmıştı. Listemizin 1. Sırasında Uzm. Jandarma Kıd. Çavuş Adana/Ceyhan yer alıyor ve 13. Sırada da Jan. Komando Er Tekirdağ Şarköy’de bitiyor. Listenin diğer sırasında bulunanlar Şanlıurfa/Peyamlı, Ağrı, İnegöl, Ereğli, laçam, Dereli, Nizip, Kırıkhan, Yüreğir il ve ilçelerimize dağılıyor. Bu listede İstanbul/Nişantaşı, İstanbul/Şişli, İstanbul/Kadıköy, Moda, Ankara/Çankaya, İzmir/Karşıyaka, İzmir/Hatay, İzmir/Alsancak, Antalya ve 14 milyon İstanbul’un ünlü semtlerinde ve büyük illerimiz ve ayrıca Bodrum’dan, Marmaris’den, Kuşadası’ndan ordumuzda askerlik yapan yok mu, bu şehirlerden çıkan uzman ve komando çavuşlar nerelerde? Bunlar askere alınmazlar mı, vatan müdafaasına gönderilmezler mi? Yahutta Türkiye Büyük Millet Meclis üyelerinden, Bakanlardan, çok yüksek rütbeli bürokratlarda, yüksek Sanayicilerimizden ve onların aslan evlatları, biricik evlatları yüksek Savunmaya, vatana gönderilmez mi? Onlardan şehit mertebesine erişmeleri istenmiyor mu? Yoksa şehitlik kıskanıyor da onlara sıra mı gelmiyor?
Hep merak ederiz! Balıkesir büyüklüğündeki İsrail’de cereyan eden terör olayları acaba 30 yıldan beri devam ediyor mu? Devam etmiyorsa nasıl önlüyorlar?.
İsrail’den terörle mücadele için komandoları ve eğitimcilerini mi Türkiye’ye ithal etsek veya kiralasak nasıl olur?
Yoksa Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez diyerek sokakları inletmemiz ne kazandırdı, neyi kazandık. Sonra, şehitlerin ölmediğini kim söylüyor, vatanın bölünmediğini de kim biliyor. Başka nasıl ölünecek.
Bu serzeniş ve sızlanmalar ülkenin dört bucağında hep vardır ama su yüzüne az çıkıyor. Anadolu halkı şehitliğe erme konusunda yaşanan adaletsizliği ve eşitsizliği bir türlü affetmemektedir. Vatan savunması ülke genelinde her bölgeye, her semte, her aileye ve her zümreye adil bir şekilde dağıtılmakta mıdır? “Yoksa şehitlik bizden, yaşamak sizden” sözlerine kargalar bile gülmektedir. Dileriz bu ülkenin insanı, patlama noktasına getirilmemiş olsun!”
