Karasahanoğlu, muhafazakar kesime de "Ülkeyi CHP’ye teslim ederiz. CHP gelirse ne mi olur?" sorusunu yönelttiği bugünkü "Burhaniye Rock Festivali ve İslami Dayanışma Oyunları!" başlıklı yazısı şöyle: 

Son günlerde hepimizin kafası karışık..

İslami Dayanışma Oyunları’nda, müslümana yakışmayacak kıyafetler sözkonusu.

Türkiye bunu önleyebilir mi?

En azından kendi ülkesinde oynanacak oyunlarda, belli branşları ekarte edemez miydi?

Veya şöyle soralım..

AK Parti iktidarında bu yaşanılanlar, bir başka partinin iktidarında daha azı mı yoksa çok daha fazla katmerlisi mi yaşanır?

Veya şöyle soralım..

İslami Dayanışma Oyunları’nda, işin en tepesindeki Suud’un böyle bir hassasiyeti yok da..

Türkiye’nin bugünkü yönetiminin bunu ekarte edecek bir karşı itirazı yok da..

Türkiye’yi yönetmeye talip olan diğer partilerin böyle bir karşı itirazının olabileceğine dair bir ihtimal var mı?

CHP, İslami Dayanışma Oyunları’nda, “Bu kıyafet müslüman sporcuya yakışmaz” diyebilir mi, mesela..

Veya İyi Parti’den böyle bir itiraz gelebileceğini söyleyecek, bir tek kişi var mı acaba?

AK Parti’nin rakipleri bunlar olduğuna göre..

Eleştirimizi yapacağız..

Ama, rakipleri; AK Parti’den daha iyisini yapacaklarmış gibi bir izlenime de, bilerek veya bilmeyerek sebep olmayacağız..

Ki, bu noktadaki hassasiyetimizin haklılığını perçinleyen bir olay, aynı günlerde Balıkesir’de yaşandı..

Balıkesir Burhaniye Kaymakamlığı, Zeytinli Rock Festivali’ne, “Daha önceki yıllarda yakın bölgede düzenlediğiniz Zeytinli Rock festivallerinde yaşanan güvenlik, asayiş, trafik, çevre sorunları, ortaya çıkan bu tür istenmeyen durumlar dolayısıyla vatandaşlarımız tarafından yapılan yoğun şikâyet ve yakınmalar göz önüne alınarak, kamu güvenliği ve sağlığı, toplumun huzuru, çevrenin korunması amacıyla uygun görülmemiştir.” ifadeleri ile izin vermedi.

Kaymakamlık açık açık..

Şunu söylüyor:

Şarkı söylenmesi yasak değil..

Türkü söylenmesi yasak değil..

Ama bir şirket, festival adı altında, bir konserin çok ötesinde..

Geceyarılarını aşacak ve 5 gün sürecek şekilde, kimi yerlerde çadırlar kurularak, parklar işgaül edilerek, meskun yerde etkinlik düzenlerse..

Burda kontrol sağlanamıyor..

Kimin eli, kimin cebinde belli olmuyor..

Asayiş olayı yaşandığında müdahale etseniz, “Gençlere müdahale edildi” oluyor..

Etmeseniz, 5 günün sonunda, onlarca suç duyurusu ile hukukun askıya alındığı bir suç silsilesi ile karşı karşıya kalıyorsunuz..

Biz Burhaniye Kaymakamlığı’nın bu doğru kararını görmeden..

Bu doğru karara karşı, AK Parti’nin rakiplerinin nasıl saldırıya geçtiğini görmeli ve göstermeliyiz...

AK Parti’nin rakipleri iktidarda olsa idi, İslami Dayanışma Oyunları’nda bugün bizim de eleştirdiğimiz görüntülerin olup-olmayacağı hususunda, hatta çok daha ötesinde görüntülerin olup olmayacağı konusunda net bir tespit yapıp, eleştirimizi bu vicdan ölçüsünde yapmalıyız..

Hatırlayın, bu ülkede faiz oranı bir puan  indirilmek istendiğinde, “Şeriat ülkesinde miyiz” diyen, bırakın solcuları, müslüman siyasetçilerimiz bile oldu..

Net olarak şunu söyleyelim:

İslami Dayanışma Oyunları’ndaki bazı görüntüleri, tasvip etmiyoruz..

Ama bu işin tek sorumlusu gibi AK Parti’yi gösterirsek..

Dünya genelindeki müslümanların bu konudaki duyarsızlığını görmezden gelirsek..

Dahası..

AK Parti’nin, müslüman ülkesinde gençleri uyuşturucuya alıştırmak isteyenlerle, fuhuşa batırmak isteyenlerle kanun çerçevesinde mümkün olduğunca yaptığı mücadeleyi görmezden gelirsek..

Ülkeyi CHP’ye teslim ederiz.

CHP gelirse ne mi olur?

İslami Dayanışma Oyunları’nda şortluların yanında mayolular da olur..

Ama başörtülü oyuncuyu müsabakaya bile almazlar.. (Oyuncunun başörtülüsü de ne, derseniz, ona da itiraz etmeyeceğimi peşinen söyleyeyim.)

Hatta ihtimaller üzerinden yürümeyelim..

Somut itirazları dillendirelim..

Burhaniye Kaymakamlığı’nın kararı üzerine, muhtemel bir CHP iktidarında ne olacağını tahmin etmek için, Seferihisar Belediye Başkanı CHP’li İsmail Yetişkin’e kulak verelim: “Biz, bu festivali kamunun güvenliğini sağlayacak şekilde yapmaya talibiz!”

Biri kaymakam, biri belediye başkanı. yetkiler farklı..

Ama öyle gözleri dönmüş ki, belediye başkanları bile, kaymakamları baypas ederek yapacaklarını açık açık söylüyorlar..

Devam edelim olacakları şimdiden müjdeleyenlerin söylemlerine..

CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik, “Asıl derdin gençlerle, gençlerin eğlenmesiyle olduğunu biliyoruz. Konserleri, bahar şenliklerini hatta mezuniyetleri yasaklayarak kültürel savaş açtığınız gençler, eğlence hakkını söke söke alacak. En büyük festivali de sizden kurtulduğumuz gün yapacağız.” 

İtirazlar böyle böyle gidiyor..

İşin ilginç bir yanı daha var..

Dini hassasiyeti sebebi ile, İslam Oyunları’ndaki nahoş bazı görüntülere itiraz eden Milli Gazete ve devamında SP, tam da CHP zihniyetinde medya tarafından hedef tahtasına konulurken, 6’lı ittifak konusunda “Biz ne yapıyoruz. Bu partilerle mi biz, ülkeyi yöneteceğiz. Nasıl yöneteceğiz” özeleştirisini yapma ihtiyacı hissetmiyor..

Ve ne yazık ki, Burhaniye Kaymakamı tarafından asayiş ve nahoş görüntülerin zirve yapacağı 5 günlük o ne idüğü belirsiz festival hakkında alınan karar üzerinden AK Parti saldırıya uğradığında..

Bizim İslam Oyunları konusunda Milli Gazete’ye verdiğimiz destek ortada iken.

Aynı desteği Milli Gazete, bize veya Burhaniye Kaymakamı’na vermiyor..

O zaman ben de soruyorum: 

“Her şey particilikten mi ibaret.. Şu partiye bağlıyım diye.. O partinin her yaptığına doğru. Diğer partinin de her yaptığına hayır mı diyeceğiz?”

Aynı günlerde.. Aynı hassasiyetlerden hareket ederek, bir olayda, “bu ne biçim dindarlık” dediğimiz halde.. 

Bir diğerinde, tam da önceki olayda gösterilmesini istediğimiz hassasiyeti hayata geçirenleri yalnız bırakıp, hatta onlara saldıranlarla ittifak etmeyi, nasıl izah edeceğiz? 

Lütfen Saadet camiası bize bunu bir izah etsin..

Bilmediğimiz bir şey varsa, öğrenelim..

Anlamadığımız bir incelik varsa, kavrayalım..

Ali Karahasanoğlu | Akit Gazetesi

Editör: Haber Merkezi