Silho, yalan söylemede sınır tanımıyor.

Yalandan ölecek değil ya, söyle yalanı, sür gitsin… Ne de olsa meydana toplananlar ölesiye yalana, şiddete, riyaya teşneler. Silho, sözde Kürt tarihini Batman meydanında anlata anlata bitiremedi. Hani güleyim diyorum şöyle katıla katıla lakin yalanın dahi bir namusu olmalıdır! gülemiyorum, çünkü hiç komik değil!

Batman mitinginde diyor ki Silho:

AKP'nin zulüm politikalarından korkmadığımızın resmidir bugün Batman. Kürt halkı olarak kurbanlık koyun olmadığımızı herkese gösterelim. Bunlar tarihten söz ediyor. Malazgit'te Alparslan'dan söz ediyor. Alparslan'ın Anadolu'ya giriş yaptığını görürsünüz. Alparslan kimin desteği ile Anadolu'ya girdi?  Mervani Kürtleri desteği ile 10 bin süvari ile girdiklerini tarih kitabında okuyamazsınız. Yazmazlar bunu. Yazmazlar. “

Silho, bir ara hızını alamayıp hatta öyle ileri gidiyor ki Kürtler olmasa Sultan Alparslan’ın Anadolu’ya giremeyeceğini söyleyecek kadar yalanın ucunu kaçırıyor!

Peki, Silho’nun bu iddiaları doğru mu? Ortaçağ ve Büyük Selçuklu Tarihçisi Doç. Dr. Adnan Çevik Hocamızın da bilgisine yer yer başvurarak Silho’nun bu yalanlarının bazılarını soru cevap şeklinde cevaplıyoruz…

Mervaniler veya Mervani Kürtleri kimdir?

Mervaniler, Meyyâfârikin (Silvan) merkez olmak üzere Diyarbakır ve Hasankeyf’te hüküm süren ve Kürt bir hanedan tarafından yönetilen bir Sünni emirliktir. 1049'dan itibaren Şiî Büveyhîler, Fatimiler adına okut­tukları hutbeyi Tuğrul Bey adına okutmaya başlayıp, Selçuklu Devleti'ne tâbi olmuşlardır. Yalnız hanedan iki Kürt kardeşten oluşmaktadır, tebaa içinde farklı milletler vardır. Araplar, Süryaniler, Ermeniler vs gibi…

Bu arada Nusaybin ve Musul arasında Şiî Arab Ukayliler, Urfa ve Halep bölgesinde Şiî Arab Mirdasîler (Mirdasoğulları) adında Şii beylikler vardır ve Selçuklular onlara karşı Mervani”leri korumuşlardır.

Amed veya Amid sözcükleri ise köken olarak Asurca’dır!

Büyük Selçuklu İmparatorluğuna tabi kılınmış sadece hanedanı Kürt, tebaası karışık halklardan oluşan minik bir emirlikten bir “Kürt Tarihi” çıkmaz!

Yani Silho’nun gurur duyup hava attığı Mervaniler bir devlet değil, bir imparatorluk değil sadece Büyük Selçuklunun tebaası olan minik bir emirliktir!

Malazgirt savaşında Kürtler var mıydı gerçekten?

Bir kere şunu hususan belirtmekte fayda var, Türkler ilk kez Malazgirt savaşıyla Anadolu’ya girmediler. Çok çok önceleri yaklaşık 1018 yıllarından itibaren 60-70 yıl önceden başlayan ve Selçuklu Beyleri tarafından yer yer Türkleştirilen bir Anadolu gerçeği var.

Kutalmışoğlu, Ahmet Şah, Gümüş Tekin, İbrahim Yınal, Hasan Bey, Afşin Bey gibi Selçuklu Beyleri, Alperenleri, neredeyse İstanbul önlerine kadar ilerlemiş, birçok şehri fethetmişlerdir, Anadolu’yu Türkleştirmiş ve İslamlaştırmışlardır. Bakınız. (Köymen Mehmet Altay, Büyük Selçuklu İmparatorluğu Tarihi, Türk Tarih Kurumu)

Malazgirt Savaşı'nda Kürtlerin rolüne gelince…

 Bu hususla ilgili olarak en dikkat çekici bilgileri 13. Yüzyıl tarih yazıcılarından Sıbt İbnü'l-Cevzi ismiyle tanınan Ebu'l-Muzaffer Yusuf'un "Mir'atü'z-zeman fi Tarihi'l-âyan" isimli eserinde görüyoruz.

Ancak bu eserin müellifi olan Cevzi de 11. yüzyılın ikinci yarısına ait bilgileri 1088'de ölen ve bugün elimizde bulunmayan Garsunni'me'nin "Uyunü't-Tevârih" adlı eserinden nakletmektedir.

Bu kaynaklarda Alparslan’ın Selçuklu ordusunun yanı sıra imparatorluk mahiyetindeki Ermeni, Süryani, Arap, Kürt vs kabilinden tebanın da zorunluluktan Malazgirt’te bulunduğunu yazar.  

Ancak Kürtlerle ilgili bu bilgi sadece bu kitapta vardır. Bunun dışında ne Bizans, ne Ermeni ne de Süryani kaynaklarının hiç birinde böyle bir bilgi yoktur!

Bu ne anlama geliyor? Bu bilgi büyük oranda yanlış da olabilir zira diğer ortaçağ kaynakları bu bilgiyi desteklemiyor!

Yani Silho, dönemin minik emirliği Mervaniler, kendilerine hamilik yapan daha doğrusu kendilerini Şiilerden koruyan İmparatorlarının ordusunda bulunmak mecburiyetinde idiler. Kısacası bu bir lütuf değil bir mecburiyetti!

Peki, Kürtler olmasaydı savaş kazanılmaz mıydı gerçekten? Silho meydanlarda öyle nutuk atıyor!

Yerli yabancı bütün kaynaklarda Büyük Selçuklu İmparatoru Sultan Alparslan’ın Malazgirt savaşı sırasında, imparatorluktan mütevellit kendisine bağlı beyliklerden ve topluluklardan ordusuna katılım olduğunu ancak gerçekte Allah’tan sonra sadece Hassalarına  (yani iyi eğitilmiş Türk askerlerine)güvendiğini de özellikle yazarlar!

Yani Silho, küçük bir Kürt birliği olmasaydı da Sultan Alparslan’ın çok iyi eğitilmiş, kendisini bak altını çiziyorum “İmparator” yapmış, Büyük Selçuklu Askerleri vardı! Savaşı da gerçekte onlar kazanmıştır!

Zaten aksi durum eşyanın tabiatına aykırıdır Silho! Bir taraftan koskoca Büyük Selçuklu İmparatorluğu, öte yandan minik tebaası Mervani Beyliği…

Çok komiksin Silho, böyle absürt iddiaları nereden buluyorsun Allah aşkına?

Peki, Savaşın kaderini kim değiştirmiştir?

Batı Hun Türklerinin yıkılmasıyla Bizans ordusuna dâhil olan Uz ve Peçenek Türkleri, Selçuklu Ordusunun konuşmalarından, kıyafetlerinden kendileri gibi Oğuz olduklarını anlayıp Selçuklu ordusuna geçip Bizans ordusunun çökmesine sebep olurlar.

Hani Silho, Kürt birlikleri olmasaydı Malazgirt kaybedilirdi diyordun ya! Maalesef Bay Silho, mesele hiç öyle değil! Ne yazık ki bildiğin, söylediğin, konuştuğun her şey yalan!

Ancak sen keşke o Mervani’ler gibi olsaydın! Sen yaşadığın ülkeyi gidip Rusya’ya şikâyet ediyorsun, ama onlar Selçuklunun emrine girip Bizans’la savaşıyorlar, tabii bu bilgi kırıntısı doğruysa!

Ne diyeyim vekilliği bırakmış yalancı tarihçilik yapıyorsun, yazık sana… Bırak bu işi Tarihçiler, Türkologlar yapsın! Sana cevap vermeye bile değmezdi lakin Sultan Alparslan’ın hakkını sana yediremezdim kusura bakma!

Hâsılı kelam, yukarıda belirttiğim küçücük bir bilgi kırıntısıyla Kürt gençlerine yalan söylemeye utanmıyor musun Silho?

Söyle Silho, sen kimsin?