Bu ülkenin en önemli kuruluşlarından birisidir Ülkü Ocakları

18 Mart 1966 yılında merhum Alparslan Türkeş ve Dündar Taşer tarafından kurulan “Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı” bu ülkede vuku bulan her türlü badirede sancağı kapıp yola düşen, vatan için, millet için, din için göz kırpmadan canını vermeye hazır gözü pek vatanseverlerin ocağıdır…

Bu, örneklerle sabittir...

Son günlerde birtakım kendini bilmez vatan haini müptezeller özellikle sosyal medyada Ülkü Ocaklarını hedef alarak çeşitli iftiralarla bu güzide kuruluşu kendilerince yıpratmaya çalışmaktadır. Güya bir Ülkü Ocakları üyesi genç, Manavgat’taki orman yangının faili imiş! Bu iftiraların kirli kaynağı ise bir TİP’li ve TİP’li şahıs bu iğrenç iftirasını “Ülkü Ocakları Üyesi! Para için yakmış ormanı! Hani şu; ülkenin ırmağının akışına öleceğini iddia edenlerden” diye servis etmişti!

Zırva tevil götürmez!

Ormanlarımız yanarken “Ateşin Çocukları “adı altında sosyal medyada etiket açıp sevinç naraları atan, ormanları bizzat kendilerinin yaktığını aleni itiraf edenlere bu "TİPİTİP" tek bir cümle kurmadı her nedense! Çünkü nihai hedefleri bir! Her türlü yalan, iftira, ihanet bunlardadır!

Tam elli yıldır bu ülkenin başına bela kesilip, binlerce askerimizi, sivilimizi şehit eden, bayrağımıza, milletimize, vatanımıza, dinimize her türlü saldırıyı gerçekleştiren "HDPKK" denilen bu haysiyetsiz, kimliksiz, aşağılık güruh değil midir?

Bu milletin değerlerine saldıran haysiyet yoksunu 'Tip'ler, ihanette herkesi kendileri gibi zannetme gafletine düşmüş ve kendilerine demir yumruk olan ülkücülerin menbaı olan Ülkü Ocaklarına iftira kampanyası yapacak kadar en aşağılara kadar yuvarlanmışlardır.

Her türlü ihanet bu zavallı vatansız, kimliksiz ve kişiliksiz 'Tip'lerde olduğu hâlde kendilerine hasım, bütün varlığını bu vatana hasretmiş, vatanın gerçek sahiplerini bünyesinde yetiştiren bu güzide kurumu yıpratmaya çalışmaları gerçekten çok manidardır! Çünkü çok iyi farkındadırlar ki dün olduğu gibi bugün de yarın da önlerindeki en büyük engel Ülkü Ocaklarıdır…

Çünkü Ülkü Ocaklarından çıksa çıksa, istikametin “Kızılelma” olduğunu bilen, bu yola baş koymuş, "Nizam-ı âlem" için, "İlayı Kelimetullah" için doğduğunu düşünen, vatan ve millet sevdalısı gençler çıkar…

Çünkü Ülkü Ocakları, Ahmet Yesevi Ocağının Anadolu’daki devamıdır. Karahanlı, Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin izini takip eder. Ötüken’den Ankara’ya uzanan millî hareketin temsilcisidir. Bu bilinçle kurulmuştur.

"HDPKK" gibi mundar bir ihanet şebekesi ve bu 'Tip'ler bunu ne bilir?

Ülkü Ocakları gibi önemli bir kuruluşun bu ihanet şebekeleri tarafından hedef alınması üzerinde ciddiyetle durmak lazımdır. Uzun zamandır bu milletin millî genetiği üzerinde birtakım AR/GE çalışmaları yapılmaktadır. Türk milletinin her türlü millî kültür ve medeniyet unsuru yıpratılıp köreltilerek toplumu millet olmaktan çıkarıp birer yığın hâline getirmek için ellerini ovuşturan çevreler fırsat kollamaktadır.

Ülkü Ocakları da bu bağlamda yıpratılmaya, iftiralarla halk nezdindeki güçlü prestiji örselenmeye çalışılmaktadır!

Hanımlar, beyler, bugün hiç millet olamamış veya çözülerek millet vasfını kaybetmiş ülkelerin hâli ortadadır. Millî kimlik ve millî duruş bu ülkenin bekası için elzemdir. Bu duruş bugün bütün veçheleriyle Ülkü Ocakları üzerinden gençlerimize ulaştırılmakta, Türk gençleri, yarınki “Büyük Türkiye”, “Büyük Türk Birliği” ideali için hazırlanmaktadır...

Ülkü Ocakları bu kutlu menzil üzere yoluna devam etmektedir.

Daha bin yıl da o kutlu izi takip edecektir inşallah...