Başkan Kafaoğlu Antalya’da düzenlenen “Marmara Belediyeler Birliği Yılı 1. Olağan Meclis Toplantısı" sonrasında "BelediyeDeniz" ekibinin sorularını yanıtladı.
Kafaoğlu'nun ilginç olduğu kadar çarpıcı ifadelerinin yer aldığı söyleşisi, Büyükşehir Belediyesi basın birimi tarafından paylaşıldı.
İşte o sohbet;
“Daha önce Altıeylül Belediye Başkanı iken Ahmet Edip Uğur'un görevi bırakmasının ardından Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na atanan Zekai Kafaoğlu, aslında bir diş hekimi. Kendisine ve kentine dair diğer detayları Başkan Kafaoğlu'ndan dinleyelim...
Diş hekimliğinden belediye başkanlığına uzanan bir hikayeniz var. Hem bir sağlıkçı hem de belediye başkanı olmak nasıl bir duygu biraz bizimle paylaşabilir misiniz?
1984 yılında Çapa Diş Hekimliği Fakültesinden mezun oldum. Diş Hekimliği sağlığın bir alanı ve her şeyin başı sağlıktır. Tabi sağlığın başı da ağız ve sağlığıdır. T
üm gıdaları ağzımızdan alıyoruz, bu yüzden önce ağzımızın ve dişlerimizin sağlıklı olması lazım. Diş hekimliğinin içerisinde tıp var, estetik var.
Belediye başkanlığının içerisinde de hem sağlık var hem de estetik var. Belediye başkanlığı ayrı bir estetik gerektiriyor.
Doğanın, yaşadığınız mahallelerin, sokakların mutlaka estetik olması lazım. İnsanların yaşadığı şehirde ruhunun okşanması lazım, şehrin estetik olması lazım. İnsanlar böyle mutlu ve huzurlu olur. Şehirler sağlıklı şekilde büyür ve gelişirse, ülke de sağlıklı büyür gelişir.
Diş hekimliğini seviyorum ve belediye başkanlığını da severek yapıyorum. Tabi artık kendimizi Balıkesir'e adanmış kabul ediyorum ve diş hekimliği yapmıyorum.
İnsanlar şehirlerde imar yaparken, yaşanabilir yer yapmaya çalışırken şunu unutmamalı: ‘Belediyecilik sadece yol, kanalizasyon, park bahçe değil.
Sosyal Belediyecilik, kültürel belediyecilik, çevreye duyarlı belediyecilik, katılımcı belediyecilik de önemli' belediyecilikte insanlara dokunmazsanız, değerlere önem vermezseniz, mamur hale getirdiğiniz şehirlerde mamur hale getiremediğiniz insanlar şehri tahrip ederler.
Tabii belediyecilik çok zevkli bir iş. İnsanları mutlu ediyorsunuz, şehrinizi yaşanabilir bir hale getiriyorsunuz.
Eksiklikleri noksanları gideriyorsunuz. Her şey yerelde başlıyor.
Sizce bir belediye başkanında olması gereken özellikler nelerdir?
Bir defa belediye başkanları kendisiyle barışık olması lazım. Öncelikle ailesini mutlu etmesi lazım. Ailesini mutlu edemeyen, toplumu mutlu edemez. Çalışma arkadaşlarını mutlu etmesi lazım, onlarla barışık olması lazım. Şehirle barışık olması lazım, kurum ve kuruluşlarla barışık olması lazım. Kendiyle kavga eden, personeliyle kavga eden, şehirle kavga eden bir belediye başkanı olmaz. Çünkü bizler seçildikten sonra herkesin belediye başkanıyız.
Bize oy veren, vermeyen herkesin belediye başkanıyız. Herkesin ihtiyacını gidermeye mecburuz. İnsan eşrefi mahlukat, yaratılmışların en yücesi. Ona hizmet etmek de şereflerin en yücesi olarak düşünüyorum ben. Bu duygu ve bu düşünceyle adlandırırsanız, hakikaten başkanlıktan haz alırsınız. Belediye başkanları şehrin efendi değil, şehrin hizmetkarlarıdır.
Hobileriniz var mı?
Ben şiir okumayı severim. Şiir kitabı okurum. Şiirler bir duygu hazinesi, şiirler az sözle derin manalar ifade ediyor. Yüreklere dokunuyor. En çok sevgi ve barış dilini kullanıyorlar. Sevgi bir anahtardır, açamayacağı kapı yoktur.
Balikesir'i hiç tanımayan birine hangi yönü ya da yönleriyle anlatırdınız?
Balıkesir, Kuvayi Milliye şehri. Çanakkale Savaşı yıllarında Balıkesir Lisesi 3 dönem mezun vermemiş. Bıyığı terlememiş öğrenciler, Çanakkale'de şehit olmuş. Çanakkale'nin kaderini değiştiren, Seyit Onbaşı Balıkesir Havranlı'dır. Dünyanın sırtını yere getiren cihan pehlivanı Kurtdereli Mehmet Balıkesirli'dir. Onun, ‘Ben her çıktığım güreşte arkamda Türk milletinin ve Türk bayrağının varlığını hissederek güreşirim' sözünü Atatürk, tüm sporculara örnek olması için armağan etmiştir
Parlayan yıldız
Yine Balıkesir, gönül adamı Gönenli Mehmet Efendi'nin memleketidir. Balıkesir'de Osmanlı'dan önce Karesi Beyliği varmış. Bu beylik hiç silahlı mücadele yapmadan, kendi isteğiyle Osmanlıya dahil olmuş. Osmanlı'ya dahil olduktan sonra Karesi Beyliği'nin sahip olduğu sağlam donanma gücü İstanbul'un fethinde önemli bir rol oynamış. Balıkesir her zaman mesele bayrak ve vatan olduğunda bir araya gelen yüreklerin kurduğu, yaşadığı bir şehirdir. Büyükşehir olduktan sonra bizler de şehrimizi Marmara'nın ve Ege'nin parlayan yıldızı haline getirmeyi hedefliyoruz.
İstanbul- İzmir otobanı Balıkesir'den geçiyor, Çanakkale'den gelecek köprü ve otoyolu da Balıkesir'de birleşiyor. Ulaşım yollarının kesiştiği bir yerdeyiz, medeniyetlerin kesiştiği bir odak şehiriz. Turizmiyle, sanayisiyle, tarım ve hayvancılığıyla büyüyecek bir şehir. İstanbul'un üç katı yüz ölçümüne sahip bir şehiriz.”
