İlk kıvılcımının, Fransızlara karşı Hatay Dörtyol’da ateşlendiği Kuvayı Milliye kuruluş nedenleri nelerdir? İşte, tüm detaylar…

Kuvayı Milliye Ne Zaman Kuruldu?

1918 ile 1921 yılları arasında Milli Mücadelede etkin bir rol oynayan Kuvayı Milliye’nin ilk adımı 19 Aralık 1918 tarihinde Hatay’ın Dörtyol ilçesinde Fransızlara karşı atılmıştır. Güney cephesinde Fransızlara ve Ermeni çetelere karşı başlayan bu direniş daha sonra Batı cephesine de yayılmış ve kısa bir süre içinde tüm Anadolu’da etkinliğini arttırmıştır. Düzenli ordunun kurulduğu güne kadar işgalcilere karşı kahramanca savaşan Kuvayı Milliye’nin sayısı 15 bine kadar çıkmıştır.

Kuvayı Milliye kim kurdu sorusuna cevap olarak tek bir ismi göstermek ise mümkün değildir. Çünkü Kuvayı Milliye hareketi tek bir kişinin kararıyla değil; işgaller karşısında tüm halkın bir direniş gösterme gayretiyle başlamıştır.

Kuvayi Milliye Nedir?

Kuvayi Milliye; 1. Dünya Savaşı’nın ardından Anadolu’nun işgale uğraması sonucu halk tarafından örgütlenen ve işgalcilere karşı kurulmuş olan bir milli direniş örgütüdür. 1918 ile 1921 yılları arasında etkin olan Kuvayi Milliye; güneyde Fransızlara, doğuda Ermeni ve Rum çete faaliyetlerine, batıda ise Yunan işgaline karşı büyük bir direniş göstermiştir.

Peki, Kuvayı Milliye ne demek? Ulusal direnişin önemli bir kuvveti olan Kuvayı Milliye kelime anlamı olarak milli ya da ulusal güçler anlamına gelmektedir.

Özellikle Güney Cephesi’nde Fransız birlikleri ile yaşanan savaşta oldukça etkin rol oynayan Kuvayı Milliye; Adana, Maraş, Antep ve Urfa etrafında kahramanca mücadele etmiş ve Fransızları bu bölgeden püskürtmeyi başarmışlardır. Ayrıca İzmir’in işgalinden sonra Ege’de etkili olan Kuvayı Milliye; düzenli ordu kurulana kadar Yunan işgaline karşı etkin bir mücadele yürütmüştür.

Şahin Bey, Sütçü İmam, Gördesli Makbule, Kara Fatma ve Yörük Ali gibi birçok kahraman ile var olan Kuvayı Milliye; Türk ulusunun kurtuluş hareketini alevlendirmiş olması açısından Milli Mücadele Dönemi’nde büyük bir öneme sahiptir.

Tamamen halkın iradesiyle ve gönüllülük esasıyla oluşturulan Kuvayi Milliye, 1921 yılında düzenli ordunun kurulmasına kadar etkinliğini sürdürmüştür. Düzenli birliklerin kurulmasından sonra Demirci Mehmet Efe ve Çerkez Ethem gibi Kuvayi Milliye liderleri isyan etmiş ve düzeni ordulara karşı gelmişlerdir. Fakat kısa süre içinde bu isyanlar bastırılmış ve hem TBMM hem de TBMM’ye bağlı olan düzenli ordunun otoritesi sağlamlaşmıştır.

Kuvayı Milliye Kuruluş Nedenleri

Kuvayı Milliye hareketinin oluşmasında neler etkili olmuştur diye sorulduğunda cevap şu şekilde sıralanabilir:

  • Dünya Savaşı sonrası imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması ile Osmanlı ordularının terhis edilmiş olması.
  • İzmir’in Yunanlar tarafından işgale uğraması.
  • İtilaf Devletleri’nin ateşkes antlaşmasının arkasından Anadolu’da başlattıkları işgaller.
  • Osmanlı hükümetinin işgallere karşı olan sessiz tavrı.
  • Halkın can ve mal güvenliğinin korunmasının gerekliliği.

Kuvayi Milliye Özellikleri

  • Anadolu’daki işgallere karşı gerçekleştirilmiş olan ilk silahlı direniştir.
  • İşgallere karşı halkın örgütlenmesi sonucu oluşturulmuştur.
  • Düzenli bir ordu değildir.
  • Bölgesel ve yerel oldukları için bir merkeze bağlı değildirler. Sadece örgütlendikleri bölgede faaliyet göstermişlerdir.
  • Anadolu halkının bağımsızlığa ve özgürlüğe olan düşkünlüğünün bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
  • Düzenli ordu kurulana kadar işgalci güçlere ciddi zararlar vermiş ve düzenli orduya zaman kazandırmıştır.

Balıkesir' de Kuva-yi Milliye Hareketi

İzmir'in işgalinden bir gün sonra 16 Mayıs 1919 tarihinde Balıkesir’e gelen işgal haberi büyük heyecana yol açar. Önce Belediyede daha sonra ise Okuma Yurdu'nda toplantılar yapılır. İşgali protesto için itilaf devletleri temsilcilerine telgraflar çekilir. Zarbali Hulusi Bey'in evinde yapılan gizli toplantılardan sonra Alaca Mescid' te daha geniş bir toplantı yapılması kararlaştırılır.

19 Mayıs günü ikindi namazından sonra kalabalık bir cemaat mevlit okuma bahanesiyle gizlice toplanır. Mevlit okunması bitince Karesi Mebusu Vehbi (Bolak) Bey ayağa kalkarak cemaata hitaben bir konuşma yapar. Konuşmasında İzmir'deki faciaların Balıkesir’in başına gelmemesi için bir Redd-i İlhak Cemiyeti kurulması gerektiğini belirtir.

BALIKESİR 41 BAYRAK ADAM KİMDİR?

Diğer konuşmalardan sonra her türlü kararı almaya yetkili kırk bir kişi belirlenerek toplantı sona erer.

Seçilenler:

1) Karesi Meb'usu Vehbi Bey,

2) Siverek Meb'usu Vehbi Bey,

3) Belediye Reisi Keçeci Hafız Mehmet Emin Bey,

4)Müftü Nennicizade Abdullah Efendi,

5) Abdülgafur Efendi,

6) Zarbali Hulusi Bey,

7) Tireli Sabri Bey,

8) Dâvâvekili Sadettin Bey,

9)Kocabıyık Mehmet Bey,

10)Abdüsselâmzâde Cemil Efendi,

11) Arap Sadettin Bey,

12) Beypazarlı Hafız Mehmet Efendi,

13) İbrahim Bakir Efendi,

14) Kuyumcuzade Ali Efendi,

15) Abdülaziz Mecdi Efendi oğlu Ahmet Nur Bey,

16) Dâvâvekili Said Bey,

17) Ocakîzade Talat Bey,

18) Eski Nüfus Müdürü Hakkı Bey,

19) Marmara Nahiyesi Müdürü İsmail Hakkı Efendi,

20) Giritlizâde Muhittin Bey, 21)Ahmet Vehbi Bey, 22) Gönenli Osman Bey,

23) Kunduracı Nuri Usta,

24) Dâvâvekili Süleyman Sadi Bey,

25) Lâz Hacı Mustafa Efendi,

26) Hoca Asım Efendi,

27) Budakzade Hafız İsmail Efendi (Melekzade Hacı Hafız Mehmet Efendi),

28) Hafız Eminiddin Efendi,

29) Hafız Haydar Efendi,

30) Muzaffer Efendi,

31) Emekli Binbaşı Ahmet Bey,

32) Alaybeyi Rıza Bey,

33) Kadizade Mustafa Efendi (Hoca Süleyman Vehbi Efendi),

34) Yörük İbrahim Efendi,

35) Keşkekzade Hacı Eşref Efendi,

36) Yırcalızade Şükrü Efendi,

37) Basribeyzâde Şevki Bey,

38) Somalı Hacı Hafız Kazım Şükrü Efendi,

39)Silahçı Şevki Bey,

40) Arnavut Rasim Bey,

41) Hacı Kamil Efendi.

Alaca Mescid ve Okuma Yurdu ruhu yaşatıldı

Silahlı mücadele kararının alındığı bu toplantı Balıkesir Kuva-yi Milliyesi'nin ilk ve en önemli temel taşıdır. Her şey buradan doğmuş, bir yıldan fazla devam eden Balıkesir ve bölgesi direnişi bu kararın sonucu olmuştur. Anzavur isyanı, İstanbul Hükümeti ve İtilaf Devletleri'nin karşı etkinlikleri, Rumlar ve Ermenilerin içerideki hareketleri, düşmanların bütün ümitleri hep bu tarihi karardan doğan kuvvetle dağıtılmıştır.

Mondros Ateşkes Anlaşması, Boğazların işgali, İstanbul'un kontrol altına alınması, Meclis-i Mebusan'ın dağıtılmış olması, halk desteğinden yoksun İstanbul hükümetlerinin devlete, millete ve vatana sahip olamayışı, nihayet İzmir'in işgaliyle görülen facialar üzerine, bütün vatan sathında olduğu gibi, Balıkesir’de de millet kendi kaderine sahip çıktı. Önce Redd-i İlhak adıyla cemiyetler kuruldu. Sonra daha geniş halk yığınlarının desteğini almak üzere kongreler tertip edildi.

Birincisi Dar'ün Nafia Medresesi'nde 28 Haziran 1919'da toplanan kongrelerin besincisi 10 Mart 1920'de toplanmıştır. Redd-i İlhak Cemiyeti ve özellikle Balıkesir Kongreleri, ilerleyen düşmanı durdurarak ve ayaklanmaları bastırarak, düzenli ordunun kurulması için bir yıllık zaman kazandırmışlardır.

Bir taraftan düşmanla savaşırken halkın güvenliğini sağladıkları gibi, Erzurum ve Sivas Kongreleri ile Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasına uygun ortam sağlamışlardır.

Hey'et-i Merkeziye'nin karar defterinden ve kongre kararlarından anlaşıldığına göre Kuva-yi Millîye bir devlet gibi hareket etmiştir. Halka vergi koymuş, asker toplamış, seferberlik ilân etmiş, güvenliği sağlamış, diplomatik temaslarda bulunmuştur. Bütün bunları, düşmana karşı koyabilmek için yapmıştır.

Dünya kamuoyuna Türk halkının işgal ve esareti kabul etmediğini gür bir sesle duyurmuştur.

Balıkesir'de her yıl 16 Mayıs günü Kuvayi Milliye Günü kutlaması yapılıyor.

Editör: Haber Merkezi