Başlıktan da anlaşılacağı üzere, Bu yazının muhatabı Bandırma’da Cumhur İttifakı partilerine oy veren seçmenler, diğer partilere oy verenler sayfayı usulca kapatıp, uzaklaşabilir.

Siyasiler, tüm etkinlikleri ile gizli ve açık olarak, seçmenine verdiği değeri ortaya koyuyor bunu biliyoruz.

Seçilmek için seçmen rızasına ciddi anlamda ihtiyaç duyan partilerle, saksıyı koysam seçtiririm türü partiler arasında bölgesel anlamda bir takım farklılıklar oluyor elbette.

Bandırma da böyle bir merkez.

Seçilmek için, gönüllere girmenize gerek yok, CHP içindeki odakları, ayak oyunlarını aşabilen herkes istediği koltuğa yeteneklerine bakılmaksızın oturabiliyor.

Sonuçta da vasata alışmış bir seçmen kitlesi ve asfalt yapmakla övünen bir yönetim ortaya çıkıyor.

Bandırma’da yaşayan ve AK Parti’ye oy veren seçmen için Bandırma Belediyesinden bir ayrıcalık, göz kamaştıran hizmet bekliyor değilim.

Neticede Cemal Öztaylan da emekli oldu.

Hepimiz vasata alışmak durumundayız.

Sonuçta aynı hizmeti diğer partilere oy verenler de alamıyor, bu konuda hakkını yemek istemem belediyemizin. Yoksa; herkese yok özetle.

Ama Bandırma Belediyesi, oy aldığı kitleyi yeterli görmüş olacak ki, kendileri gibi olmayanlara verdiği değeri bir kez daha gösterdi.

Sıranda bir belediye organizasyonundan, kitap günlerinden bahsediyorum.

Sıradan olması AK Partili seçmenin açıkça ayrıştırılmasına engel değil sonuçta.

Neticede herkes Bandırma Belediyesi tarafından zerre kadar adam yerine koyulmadığını anlamıştır kanısındayım.

Bunlar olacak,

CHP tarih boyunca yönetmeye talip olmadı, O yüzden yönetemiyorsunuz diye kızacak halimiz de yok.

Belediye Başkanınız da “ben herkesin belediye başkanıyım” demedi ki?

Tamam, fikren kendilerine yakın yazarçizer zevatı, içinde AK Partili seçmenin de hakkı olan belediye bütçesinden Bandırma’da ağırladılar. Yediler içtiler, helali hoş olsun.

Peki, neydi o,

Milletvekilleri, parti yetkilileri, millet ittifakının güzide temsilcileri falan.

Kitap günleri İktidarı devirmenin bir aracı oluverdi.

Benim bu yapılanlara da itirazım yok, CHP kendi kitlesini yokluğa, hizmetsizliğe, kalitesizliğe, vasata o kadar alıştırdı ki.

Ne Bandırma Belediyesine, ne CHP’nin beceriksizliğine, ve seçmenlerinin talepkar olmamasına eleştirim yok.

Benim tek eleştirim, Bandırma’da oyunu AK Partiye veren seçmene.

Bandırma’da oyunun AK Parti’ye veren kıymetli hemşerilerim hep birlikte gördük ki bunlar daha iyi günleriniz.

Siz bir de bu zihniyetin yeniden iktidara geldiğini düşünün.

Yeniden derken son 20 yılı saymazsak bu akıl tutulması Türkiye’de hep iktidardı.

Sen şimdi, hayat pahalılığından, enflasyondan falan şikâyet ediyorsun ya, hani market poşeti 25 kuruş oldu diye partine haddini bildirdin ya, vekile kızdın, parti başkanına kızdın vesaire vesaire.

Bu yönetemeyenler iktidara gelince ne olacak biliyor musun?

Bu umut dolu günlerini çok arayacaksın.

Avrupa merkezlerinde ev kiraları anormal yükselmiş, doğalgazı da zamlı almaya başlamışlar. Pandemi etkisi diyelim falan, bildiğin dünya bir eşikten atlamak üzere.

Türkiye’de de muhalefet sana kusursuz bir öneri sunuyor. Hani o okul önlerinde eylem yaptığın, eğitim hakkının elinden alındığı, faili meçhulleri, banka hortumlamaları ile meşhur 28 Şubat’ın parlamenter sistemini.

Olası bir Millet ittifakı, CHP; İP,HDP bileşenleri iktidara gelirse ne olacağını merak ediyorsan, önce Bandıma Belediyesinin Cumhuriyet meydanında yaptıklarına bak. Sonra da Rahmetli Özal’dan sonra bu ülke için karabasana dönen parlamenter sisteme.

Hala görmediysen, Bandırma Belediyesi, Meydanda temaşa halinde ne kadar değerli olduğunu, ne kadar adam yerine koyulduğunu gösterdi sana.

Sen de biliyorsun

CHP için aslında yoksun,

Yok hükmündesin,

Zaten yüz yıldır yoktun,

Erdoğan geldi de herkes gibi sen de adam yerine koyuldun.

Şansını daha fazla zorlarsan daha başına neler geleceğini yaşayıp öğrenirsin.

Bizim mahallenin çocuğu, 40 yaşındaki genç kardeşimiz Tolga bile seni adam yerine koymazken, HPD destekli KK ne yapar kendin düşün.

Tercih senin..