Son yılların en gergin seçim dönemiydi 30 Mart.
Temelinde "halka hizmet" yatan siyaseti yapanlar çok sertti.
Liderler başta olmak üzere başkan adaylarının kullandığı üsluplar kırıcıydı.
Günlük yaşamda 'kavga sebebi' sayılabilecek ifadeler işitti.
Atılan nutukları, yerine getirilmesi imkansız olan vaadleri, siyasetçilerin birbirlerini suçlamalarını seçim ortamının getirdiği gerginliğe vererek demokrasinin güzelliği dedik.
Zaten bu sürecin finalini de halkımız yaptı.
"Yeter artık. Siz susun. Son sözü ben söyleyeceğim" diyerek sandıklara akın akın koştu.
İradesini sandığa yansıtıp, partilerle onların liderlerine tarihi mesajlar verdi.
***
Vatandaş hem kendi, hem çocuklarının ve hem de Türkiye'nin geleceğini oyladığı 'kader seçimi'nde tercihini istikrardan yana kullandı.
Ak Parti'nin "daima millet, daima hizmet" sloganına sandıklara bıraktıkları oylarla eşlik etti.
Türkiye'deki tabloyu biliyorsunuz.
AK Parti yine sandıkları patlattı.
Balıkesir'de de durum farksız.
Ahmet Edip Uğur'un lokomotif olduğu yarışı 15-6 kazandı Ak Parti.
Büyükşehir olan Balıkesir büyük düşündü.
Büyük hedefleri olan partinin kadrolarını Büyükşehir'in başına getirdi.
Hayırlı uğurlu olsun hepimize.
***
Görüyoruz ki, sandıktan çıkan sonuçların ortaya koyduğu tabloyu farklı yorumlayıp, bahaneler üretmeye çalışıyor yine bazı çevreler.
Bunlar sadece ve sadece kendi kendilerini aldattıkları gibi kendi gelecekleri açısından yok olma tehlikesini görmemezliğe geliyorlar.
Biliyorsunuz bizdeki seçime katılma oranı, dünyanın pek çok demokratik ülkesinden hayli fazla.
30 Mart'taki seçimlere katılma oranı Türkiye geneli 89.91 olurken, Balıkesir il genelinde yüzde 91.31'e ulaşmış.
Balıkesir, her zamanki gibi Türkiye ortalamasının üzerinde.
Seçimlere katılma oranının yüksek olması, bölgemizdeki demokrasi kültürü ve beklentisinin ne kadar yerleşik hale geldiğinin göstergesi.
***
Demek istediğim şu,
Seçime katılımın yüzde 70'in altına düşmediği bir ülkede asla rejim sorunu olamaz.
Madem durum bu kadar net ve sürekli hale gelmiştir; halkın demokrasiye olan inancı ve güveni saygıyla karşılanmalı.
Unutmamak gerekiyor ki onun sandığa yansıttığı tercihi içine sindiremeyenler, bir sonraki seçimde daha şiddetli bir cezaya maruz kalır.
Bu milletin bilgisi de, sezgisi de önemlidir.
O iradeden umduğunu bulamayan kendini sorgulamak, "Ben nerede hata yapıyorum?" demek zorundadır.
Milletin iradesine saygı göstermek ve buna göre yol haritası belirlemek durumundadır.
Madem seçim heyecanı ve telaşı bitmiştir ve herkes boyunun ölçüsünü sandıkta almıştır; o zaman biz yolumuza devam edelim.
Çünkü kaybedilen 5 yılı var Balıkesir'in..
...
