"İstiklal Madalyası talebi olan şehir, önce bunu hak ettiğini gösterecek alt yapıyı mekanlarıyla da sağlam hazırlamalı. Sözde değil, özde adımlar atılmalı." dedik durduk, gel gelelim ta düne kadar gören, duyan, vicdanı sızlayan olmamıştı. Alaca mescit konusunda ikinci adım da atıldı, şimdi sıra üçüncüsünde...
Balıkesir Kuvayi Milliyesi
denildiğinde aklıma ilk gelen;
O karanlık günlerde çıkardığı SES gazetesiyle mazlumların güçlü sesi olan
Hasan Basri Çantay'ın;
"Düşman sesi duymak istemezsen.
Kardeş sesidir uyan bu sesten!
Kalkınca görür ki sabah olmuş.
Vaktiyle uyanmayan bu sesten.."
dizeleri..
★
yine
Mustafa Necati'nin arkadaşlarıyla birlikte Balıkesir'de yayımladığı İzmir'e Doğru gazetesini saman balyalarıyla, yumurta sepetleri altında gizlice Bergama ve Soma cephelerine göndermesi, moral içerikli haberlerin askerimize okutulmasını sağlaması.. İtilaf Devletlerinin propagandalarına karşı halkın direnme gücünü ve moralini hep ayakta tutmaya çalışması...
★
ve en önemlisi de
İzmir işgalinin hemen ertesinde başlayan Okuma Yurdu ile Alaca Mescit toplantılarına katılanlar arasındaki
Susurluklu Leblebici Raşit'in;
"Amerikan mandası, İngiliz mandası, Fransız mandası ne demektir efendiler!
Bizim Susurluk'ta manda çok!
İsteyen oraya gitsin!
Düşmanı geriye döndürecek kuvvet namlunun ucundadır!”
haykırışıdır.
★
Balıkesir'in Bayrak Adamlarına selam olsun!
Emanetiniz emanetimizdir.
Türkiye Kalbimiz,
Balıkesir Sevdamızdır.
★
Gurur gününün 106. yılı vesilesiyle bir de teşekkür edelim.
Alaca Mescit'in
daha düne kadar önünden geçerken yüreğimiz yanardı..
Virane görüntüyü "Şehrin kalbindeki simgesi Alaca Mescit bugünkü görüntüsüyle yürek burkuyor, insanı için için ağlatıyor." ifadeleriyle hep dillendirirdik.
"İstiklal Madalyası talebi olan şehir, önce bunu hak ettiğini gösterecek alt yapıyı mekanlarıyla da sağlam hazırlamalı.
Sözde değil, özde adımlar atılmalı.
Hadi gelin
bir el atın da
Alaca Mescidi şanına yakışır havaya kavuşturalım.
..ve bunu bir övünme vesilesi olsun diye değil, tarihimize karşı vazifemiz olduğu için yapalım." dedik durduk.
★
gelgelim
gören, duyan, vicdanı sızlayan olmadı!
Allah'ı var! Başkanlığı döneminde tarihi mirasa sahip çıkan güzel işler çıkaran önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz buraya da 'el atayım' dedi, önce Şeyh Lütfullah'ı gün yüzüne çıkardı, sıra Alaca Mescit'e gelmeden ömrü bitti!
Bayrak Adamların ruhuna yakışan düzenlemede emeği olan herkese, en çok da İstiklal Madalyasının lafla değil, icraatla alınabileceğinin mesajını veren, gösterişten uzak, samimiyetle şehre değer katmaya çalışan sn. Vali İsmail Ustaoğlu'na, bu şehrin sakini olarak teşekkür ederim.
★
Mehmet Vehbi Bolak'ın torunu ilk adımı atıp Alaca Mescit'in varlığını Balıkesirliler'e hatırlatmıştı,
şimdiyse
"yetmez, ama şahane oldu"
diyebileceğimiz restore işi halloldu.
İnşallah diğer bir adımda
ikinci bir Zağnos Paşa Kent Meydanı veya Şeyh Lütfullah Camii ve Çevresi gibi olur..
★
Ez cümle;
Balıkesir Kuvayi Milliyesinin 106. yılında yaşadığımız tablo bize şunu dedirtiyor:
Alaca Mescit ruhuyla çalışınca güzel işler çıkarılabiliyormuş demek ki!
O vakit, durmak yok!
Aynı ruh ve heyecanla devam..