Din adına hutbe veren, camilerimizde önümüze geçip imam olan, çocuklarımıza din eğitimi veren din adamı kılığı ile 3 kuruşa tamah ederek promosyon için tüm öğretilerini, fıkhı, içtihatları ve kıyas’ı ezip geçen ve bunu da büyük bir başarı kazanmış gibi ilan eden Diyanet-Sen....

Ben küfür bilmem.

Benim en galiz hakaretim aşağıdaki gibidir!

Din görevlilerinin tamamı üstüne alınmasın!

Alınması gerekenler alınsın!

HARAMIN BATAĞINDA DİYANET!

Geçenlerde bir tv röportajında hocaefendinin biri veryansın ediyordu;

Eskiden hassasiyeti olan tüccarlar ticaretlerinde vade, vade farkı, çek, senet gibi şüpheli işlerde sürekli danışırlardı. Artık danışmamaya başladılar. Çok geniş oldular, her türlü harama bulaşıyorlar ve dertlenmiyorlar

Hocam… hocam…

Dön de kendi camiana bak!

Din adamlarınız, imamlarınız, Kur’an Kursu hocalarınız sendikaların aracılığı ile verdikleri büyük mücadele ile katılım bankalarından sıyrılıp promosyon için Yapı Kredi ile anlaştılar.

Diyanet-Sen sendikası Diyanet’in katılım bankaları haricinde maaş ödememesi hakkındaki aldığı kararları iptal ettirerek özel bankalarla anlaşmaya başladılar.

Hem saman altından su yürütüp, hem de aç gözlülüklerini büyük bir başarı olarak lanse ediyorlar.

ÜÇ KURUŞ MU? OMURGA MI?

Geçtiğimiz günlerde Bursa İl Müftülüğü ve Yıldırım Müftülüğü 3 kuruş daha fazla promosyon veriyor diye Diyanet-Sen sendikasının baskısıyla Yapı Kredi ile anlaştı.

Diğer ilçelerde de ciddi baskı var. Eli kulağında anlaşacaklar.

Üstelik diyanetin içinde karşı çıkan bir çok din görevlisine aba altından sopa göstererek.

Üstelik Din İşleri Yüksek Kurulunun 18/08/2017 tarihli verdiği “haram” hükmüne rağmen, kurulun “o paraları çoluk çocuğunuza yedirmeyin” demesine rağmen. (Bakınız: fotoğraf)

Üstelik hassasiyeti olan din görevlilerinin “ben o bankada hesap açtırmam” demelerine diyanet-sen il başkanının 657 sayılı kanunun 164. Maddesi ile, muhasebat genel tebliğinin 2007/21 sayılı genelgesine göre “el-mecbur açtıracaksın, seve(!) seve(!) o hesabı açtıracaksın” zorlamasıyla.

Üstelik bölgemiz şu hassas dönemden geçerken, Filistin için, Gazze için #boykot listesinde olan bankaları tercih ediyor olmak pahasına.

Üstelik hassasiyetleri gereği itiraz eden din görevlilerinin katılım bankasından promosyon olarak alacağı 2 kuruşu harcamaları konusunda fetva varken, onlara harcayamayacakları #haram olan 3 kuruşu zorla reva görüp hak gaspı yaptınız ve tüm itirazlara rağmen banka ile anlaştınız.

Çalışanların maaşlarını zorla katılım bankasından, faiz bataklığına, üstelik boykotlu bir isme taşıdınız.

İMAM OSURDU, CEMAAT SIÇACAK! (Çok özür)

Din adına hutbe veren, camilerimizde önümüze geçip imam olan, çocuklarımıza din eğitimi veren din adamı kılığı ile 3 kuruşa tamah ederek promosyon için tüm öğretilerini, fıkhı, içtihatları ve kıyas’ı ezip geçen ve bunu da büyük bir başarı kazanmış gibi ilan eden Diyanet-Sen i #KINIYORUM.

Maaşını 3-5 yıl ne idüğü belirsiz faiz çukurunda tutmak için, benliğini satan, itiraz etmeyen, bunu yapan sendikalardan desteğini çekmeyen, sesini gür çıkaramayan, alacağı 3 kuruş için ellerini ovuşturan, terazisini kaybetmiş din adamlarını(!) ve başlarındaki yönetici, hoca ve müftüleri de #KINIYORUM.

Babamdan kalan emekli maaşını almak için bile “banka necasettir” deyip, bankaya sokamadığımız annem kadar haysiyetiniz olmadığı için hepinizi #KINIYORUM.

Omurgasızlığınızı, tavırsızlığınızı, Filistin hassasiyetsizliğinizi, faizi ve faizle iş tutanı paçalarınıza bulaştırmanızı şaşkınlıkla izliyorum.

Bundan sonra memleketinizin en alî tefecisine sakın burun kıvırmayın, gidin mekanında oturun, muhabbet edin, bol kazançlar dileyin.

Bundan sonra faize, faizin döndüğü yere, faizin bulaştığı yere, şüpheli olanlardan uzak kalmak adına verdiğiniz tüm nasihatlarınızı rulo yapıp bir yerlere sokun.

En başta ben, sonra tüm millet sizi takip edecek ve sizi örnek göstererek hareket edeceğiz. Bankayla olan teşriki mesailerimizi çoğaltacağız.

Bankaya girdiğimizde kendimizi evimize girmiş gibi rahat hissedeceğiz.

Sorgulamayacağız.

Hele size hiç sormayacağız.

Çünkü sizin #osuruğunuzun peşinde olacağız!

Hadi bakalım!

Bugün cuma hutbesinde sağır kulaklarınız ve teslim olmayan yüreğinizle “faizden ve şüpheli şeylerden kaçınmayı” anlatın, biz de can kulağıyla(!) sizi dinleyelim. Olur mu?

HAYIRLI CUMALAR!