Kavgada söylenmesi halinde cinayet sebebi olabilecek kadar ağır söylemleri kullanarak kara çalanlar,
Dün birbirleri hakkında demediklerini bırakmayanlar,
Bugün bizim çocukluk dönemlerinin zehir(!) dizisi Dallas'taki entrikaları gölgede bırakacak organize işler içine girenler,
İçindeki kin ve nefreti dışa vurarak üzerime gelse de seviyorum ben o zıpırları..
Onlar neden sevemiyor, işte bunu anlayabilmeyi çok isterdim.  
Sanırım bende bir kusur var. Veyahut idrak sıkıntısı yaşıyorum diyeceğim, demesine de...
Yüz yüze geldiğimde öyle saf, öylesine temiz, öyle güler yüzlüler ki.... 
Hemen o an, bizim ekonomist Selami’den çok sıkça işittiğim; 
“Ulen sana insan diyen utansın.. Sen bir meleksin!” cümlesi geliyor ister istemez geliyor akılcığıma..
Baktıkça yüzlerine, benim yüzüm kızarıyor!
Nedeni de şu; 
Arkamı dönünce söyledikleri, bir süre sonra jet hızıyla (!) iletildiğinde bana şaşırıp kalıyorum;
"Nasıl olur yahu. Daha biraz önce birlikteydik. Kesinlikle inanmıyorum. Hem sen koğuculuk yapmanın günah olduğunu bilmiyor musun” diye çıkışıyorum.
Hemen şunu da yapıyorum. Lâfı getiren yanımdan ayrılmadan telefona sarılıp arıyorum arkadan film fırıldak çevirdikleri söylenenleri.. Bakın bu telefon işini herkese hararetle tavsiye ederim. 
Karşıdaki ses değişse de bazen, kelimeler hep aynı;
“Nereden çıkarıyorlar bunu. Herhalde aramızı açmak isteyenler uyduruyorlar..” 
Ne gerek var ki kem küm etmeye.. Hem birini tanıyorsanız ve ona dostum, arkadaşım diyorsanız.. Neden arkasından çekip çekiştirirsiniz ki.. Yüzüne söyleyin ki, varsa hatalı davranışı, kendine çeki-düzen versin.. Arkadaşınız ya.. dostunuz ya.. Hadi tanımadığınız, ulaşamadığınız biri olur, anlarım diyeceğim, ama.. O daha büyük yanlış Allah korkun varsa eğer..
***
Kardeşlerim, 
Bazen endişeleniyorum kendimden. Yanlışlıkla da olsa bir insana hak etmediği şekilde davranarak kalbini incitmenin vebalini taşımak istemiyorum.
Aynaya bakıp tefekkür ediyorum. Yüzleşiyor, hesaplaşıyorum kendimle.
Yanlışım olmamış mıdır?
Çok vardır, çok..
Hiç hatasız kul olur mu?
Kusursuz olan bizleri yaradan tek bir Allah değil mi hem...
Yeri gelmişken, helâllik alayım sizden. Bilerek, isteyerek incittiysem seni sevgili okur, özür dilerim.
Bugüne değin, bir kişi hariç, kimseye kin beslemem, nefret duygusu taşımam. 
Zaten o nanköre karşı da yakışıksız davranış içerisine asla girmedim. Yaradana havale ettim.
İşte herkesle barışık huyum nedeniyle de bana yakın çevremdeki dostlar, “Amma da gamsız adamsın” diyorlar.
Hiç de öyle değilim aslında. Yaptığım sadece şu;
Canlılar arasında en değerlisi olan insanı, kimi zırtapozlar gibi, bunun kaşı kara, şunun saçı beyaz, onun burnu büyük diye ayırt etmem.. Edeni de uyarırım anında. İnsan olan, insanca davranışı hak eder derim.
Ama kimi insanlar var ki,  1 Nisan şakası gibi yahu..
***
SANA MUTLULUĞUN ADRESİNİ VERİYORUM
BİZ Müslümanlar için gerçek bahar ayları diyebileceğim mübarek üç aylara girmiş bulunuyoruz. 
“Recep Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır." diyor alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz.
Gelin bu manevi mevsimde yeni bir sayfa açalım. Silkinip kendimize gelelim ve şu dedikodu, fitne, fesat, haset işlerinden uzak duralım.
Bakın bu konuda tasavvuf dünyasına izini bırakan alimlerden Sadi-i Şirâzi ne diyor:
Ey akıllı kimse! 
İster iyi, ister kötü olsun, kimsenin arkasından konuşma! Çünkü hakkında konuştuğun kişi gerçekten kötü ise, onu kendine düşman etmiş olursun. İyi ise, çok kötü bir iş yapmış olursun. Biri sana gelip de filan adam kötüdür derse, iyi bil ki, o kendi kusurunu söylemiş olur.
Ey iyi insan! 
Bir insanın iki şeyi dostlarına haramdır. Birisi; onun malını haksız yere alarak yemek, diğeri; arkasından iyi olmayan şekilde konuşmaktır. Biri senin yanında başkasının aleyhinde konuşuyorsa, zannetme ki başkasının yanında seni metheder. Benim nazarımda, bu dünyada en akıllı insan, kendisiyle meşgul olup, başkalarından gafil olandır. Düşmandan lâf getiren, insana, düşmandan daha büyük düşmandır.
Ey laf taşıyıcı! 
Düşmanım bile yüzüme karşı kötü şey söylemiyor. Sen ondan daha büyük düşman olmasan, onun arkamdan söylediğini, gelip de yüzüme karşı söyler misin? Söz taşıyan, eski düşmanlıkları yeniler, kinleri tazeler. En yumuşak insanları bile çileden çıkarır. Uyuyan fitneyi uyandıran kimseden en kısa zamanda kaç! Kavga iki kişi arasında yanan bir ateşe benzer. Söz taşıyıcı ise, o ateşin sönmemesi için odun taşıyan oduncu gibidir."
Şu da unutmayın;
Kin ve nefret dolu bir yaşam, mutsuz yaşamdır. Ayrıca gönül bir sırça saraya benzer, kırılırsa asla yapılmaz..
...
---------- GÜNÜN SÖZÜ -------
Allah sadece kalbi verir. İçini sen doldurursun! Şemsi Tebrizi
01 NİSAN 2017