CUMHURBAŞKANI R.Tayyip Erdoğan’ın partiye üyeliği onaylandıktan sonra AK Parti gündemi şimdi şu: 
21 Mayıs’taki olağan üstü kongrede MKYK nasıl şekillenecek. Bunun il ve ilçelere yansıması nasıl olacak. Kimler gidecek, kimler gelecek?
Kulislerin bu minvalde yapılan yorum ve tahminlerle çınladığını söylememe gerek yok.
En çok sesi çıkanların, mevcut kadrolardaki herkese bir kulp takarak kendilerine yol açmaya çalışan fitne-fesatçı cenah olduğunu belirteyim yeter.
Aslında üzüm yemek gibi dertleri yok bunların. Bağcıyı dövme üzerine 365 gün 24 saat sinsi plân yapmaktan meyvesi bol fidanların yanına yaklaşmak akıllarına gelmiyor bir türlü..
İşte yeni dönemin şifrelerinden biri de bu olacak bence.
Devletin kılcal damarlarına kadar sızan FETÖ’cüler nasıl tek tek ayıklanıyorsa, AK Parti de  kendini 2023'e taşıyacak kadroları belirlerken parazitleri temizleyecektir. 
Tayyip bey de zaten bunun işaretini verdi, az lâf çok iş mesajıyla.
Yani ciddiyet geldi AK Parti’ye. 
Karşılaştığım arkadaşlar, “kimler gidecek, kimler gelecek?” diyerek tahmini soruyorlar. 
Neyin nasıl olacağını en iyi bilen tekrar dümene geçiyor zaten. Reis varsa, yeise yer yok diyorum tek cümleyle bende. 
Ama Balıkesir için şu düşüncemi paylaşayım.
Yeni dönemde, her hangi bir ilçe başkanı veya yöneticisi öyle aklı esince, milletvekiline, belediye başkanına sosyal medya hesabından laga-luga yapamayacak!
Şimdi fitne-fesatçılar düşünsün derim. 

***
BALIKESİR'İN BANA VERDİĞİ BÜYÜK DERS!
BALIKESİR’e hepimiz 2004 öncesi ‘büyük köy’, ‘kasaba’ derdik. ‘İş delisi’ biri geldi işin başına. Beş yılda şehir yaptı.
Sonuç ne oldu biliyor musunuz? 
“Bize bu kadar çalışan adam lâzım değil” diyerek onu ödüllendirdik, kendimizi ve kentimizi cezalandırdık!
O gün çok üzülmüştüm şehrim adına.  Şoku atlatmak aylar sürmüştü. 
Şimdi asıl burasını iyi okuyun. 
Yalanla, dolanla, iftirayla kandırarak seçim kazanan zat, makamına oturuşunun ertesinde ‘bit pazarı’nı ziyaret etmişti. 
Bu ziyaretin haberi ertesi gün bir  gazetede özetle şöyle yer alıyordu: 
“Pazarcılar ve halk karşılarında görmekten  mutluluk duydukları başkana, ‘biz sizden hizmet falan istemiyoruz. Ayda bir gelip çayımızı için, halimizi hatırımızı sorun yeter’ diye konuştu.”
Okuduğumda bunu çok şaşırmış, beynim zonk zonk etmişti.
Bunu unutmam mümkün değil.
***
Demek ki, yolları altından da yapsan, iş kapıları da açsan nafile..
Demek ki. hizmet etmek yeterli değil.
Bazen düğünde, cenazede, çarşıda-pazarda olmak, çay-kahve içmek yeterli olabiliyor!
İnsanlar, bütün siyasetçilerden böyle şeyler bekliyor. 
Hizmet unutuluyor, samimiyetle birlikte çay içtiğin fotoğraf karesi akıldan çıkmıyor!
Türkiye’nin Partisi AK Parti’de siyaset yapanların bunu bir anlığına bile olsa unutmaması gerektiğine inanıyorum.  
İşte Türk milleti sırf bu yüzden seviyor yüreği güzel Uzun Adamı..
...

05 MAYIS 2017