GAZETE BALIKESİR bugün doğum gününü kutluyor. 
Ne de çabuk geçti bir yıl. 
365 günde 305 gazete. 
Bugünkü 306'ncı sayımız. 
Mesleğe başladığımdan buyana yaptığım gazete sayısı herhalde 10 bini çoktan aşmıştır. 
Hepsinden ayrı bir heyecan duydum, ayrı bir keyif aldım. 
Hep sevdim bu işi, ama bu kez bir başka sevgiydi bu. 
Farklı bir heyecandı. 
Anlatılması kelimelerle mümkün olmayacak kadar anlam taşıyan duyguydu benim için.
Sanki mesleğe yeni başlamış biriydim, yol arkadaşlarımızla birlikte Gazete Balıkesir’in çıkarılmasına karar verdiğimizde..  
Mesleki yaşamımın son 25-30 yılında görev yaptığım her yayın kuruluşunda hep sorumluluk aldım. 
Gazete Balıkesir'de yüklendiğim sorumluluk hepsinden daha fazla olduğu kadar daha farklı. 
Çünkü Gazete Balıkesir yayın hayatına başlar başlamaz, ürküttüğümüz fincancı katırları hep bir ağızdan koro halinde "bunlarda nerden çıktı?" diyerek dört koldan taarruza geçti!
Hakkımızda şeytana külahını ters giydirecek, akıllara durgunluk verecek cinsten dedikodular üretildi.
Galiba, kendini bu kentin sahibi ya da tek gazetecisi zannedenler, "Artık yeni bir gazete tutmaz" derken biz, Gazete Balıkesir'i sizlerle beraber Balıkesir'in en çok okunan ve en etkin gazetesi yaptığımızdan olsa gerek. 
Biz buradayız, sizlerle birlikteyiz, alnımız ak, başımız dik. 
Ama onların nerede oldukları malum!    
***
Bizler bu gazeteyi silah olarak kullanıp zengin olmak, siyasi hesaplar içerisine girerek milletvekilliği, belediye başkanlığı gibi hesaplar için çıkarmadık. 
Biz bu gazeteyi Balıkesir'e layık bir gazete çıkarmak, mesleğin her aşamasından geçmiş bir ekip olarak bu işi başaracağımızı kanıtlamak için çıkardık. 
Devletin yerel basına destek amacıyla her ay verdiği 15-20 bin liralık resmi ilanına talip olmadan, bir gazetenin sadece ve sadece gazetecilik yaparak kendi ayakları üzerinde durabileceğini kanıtlamak için çıktık bu yola..
Bu satırları okuyan birçok yerel gazete sahibi; "resmi ilan almadan bakalım daha ne kadar götürecek bu işi?" diye söylendiğini işitir gibiyim. 
Gazete Balıkesir  yayın hayatına başladığında zaten kimi çevrelerce; "Seçim gazetesi çıkardılar. Vurgunu vurup kapısına kilit vururlar" diye fısıltı gazetecileri aracılığıyla dedikodu yayıldığını unutmuş değiliz. 
Ne dedidokular umurumuzda, ne de başka birşey.
Biz işimize bakacağız, onlar işine. 
Durmak yok, yola devam.. İlk günün heyecanı, gelişen, değişen Balıkesir'in yol arkadaşlığıyla..
***
Peki bu yolun sonu nereye kadar diye merak ediliyorsa eğer, hâlâ bazıları tarafından..
O zaman merakta bırakmayalım, söyleyeyim. 
Karınca hikayesini bilmeyeniz yoktur.
Yine de biz anlatıp, hafızalarda yenilenmesini sağlayalım.
Zamanın birinde bir topal karınca varmış.
Kutsâl toprakları ve Kâbeyi görebilme aşkı içinden yanar dururmuş..
Yol uzun,yol zorlu. Dağlar tepeler çöller aşılacak…
Ayak topal, küçücük beden ve niyetin büyükleştirdiği bir yürek ile ‘Bismillâh’ diyerek çıkmış Kutsâl topraklara doğru yola bizim topal karınca..
Çıkmış çıkmasına da haddini ve kendini bilmez bir karga musallat olmuş bu kutlu yolculuğa çıkmış bizim karıncaya..
Kendi içinin karalığı, dışındaki renge vurmuş olan kara karga ;
-" Ey karınca! Nereye ağır aksak böyle.?” deyince topal karınca anlatmış içindeki niyetini..
Bunun üzerine karga kahkahalar atarak; 
-"Ya bakmaz mısın sen hiç haline.? Bu zayıf bedeni bile zor taşıdığın bu topal ayakla çıkılır mı bu kadar uzun ve zor yolculuğa? Oraya ulaşmak kim, sen kimsin? Ulaştırmaya yetmez seni oralara bu topal ayağın, zayıf bedenin… Perişan, rezil rüsvâ olursun, varamazsın. Dön geri ey aptal karınca.."
Leş kargası böyle deyince, biz ayağı aksak karıncadan zamanın duvarlarında asırlarca yankılanacak bir cevap gelmiş;
- "Ulaşamasam da ölürüm bu yolda!.."
***
Bizimkisi de o misal. 
Balıkesir bizim hem davamız, hem kavgamız.
Gazetecilik ise, değişmez tek sevdamız..
40 yıl önce ‘Bismillâh’ diyerek çıktık bir yola gidiyoruz. 
Son bir yıldır da bu yolculuğumuzu Gazete Balıkesir gemisiyle sürdürüyoruz. 
Bu yolda yalnız değiliz. 
Biriz, birdeniz!
Hep böyle konuştuğumuz, söylediğimiz, yazdığımız için, 
Kuruluşumuzdan beri herkes merak ediyor; "Sizler kimsiniz?" diye soruyor. 
Bizler; 
Gazeteciliği ahlâka aykırı özel çıkarları için kullananlar değiliz.
Bizler;  
Tehdit, şantaj gazetesi ve gazetecisi değiliz.
Bizler;  
Kişileri, kuruluşları, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan, iftira atanlar değiliz.
Bizler; 
Değişen, gelişen Balıkesir'in habercileriyiz. 
Yol arkadaşlarımıza teşekkürlerimizle..

26 NİSAN 2012