Acımızın kelimelerle tarifi mümkün değil.

Deprem sırasında ve sonrasında kaybolan hayatlar…

İnsanların psikolojik durumları…

Yıkılan binalar…

Yaşadığım acıyı, endişeyi, korkuyu, üzüntüyü nasıl ifade edebilirim bilmiyorum.

Zor, çok zor…

Günler sonra kurtarılan bir hayat…

Depremin ardından insanların birbirine yardım etmeleri…

Dayanışma ve destek göstermeleri…

İşte bunlar acımı biraz olsun hafifletiyor, gelecek için daha güçlü daha dayanıklı olacağımıza dair umudumu korumamı sağlıyor.

Deprem potansiyeli yüksek bir bölgedeyiz.

Her yerimizden fay hatları geçiyor.

Uzmanlar Marmara Bölgesi’nde de 30 sene içerisinde yüzde 70 ihtimalle 7.4 büyüklüğünde deprem bekliyor.

Marmara Bölgesi’nde 4 noktada uzun zamandır kırılmayan faylar var.

Ve Balıkesir fayı da bunlardan biri.

Geçtiğimiz ağustos ayında, kırılma zamanı gelmiş olarak tanımlanan ve yerleşim yerinden geçtiği için büyük risk oluşturan Balıkesir fayı hakkında bilgilendirme amaçlı bir yazı yazmıştım.

Susurluk da bu fay hattından etkilenecek bölgelerdendi…

Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde güncellenmiş fay hatları haritasını incelemiş, Susurluk fay hattının nerelerden geçtiğini sizlerle paylaşmıştım.

Ardından…

Kaymakamlık internet sitesinde, afet risklerini azaltmak için Valilikçe AFAD’a hazırlattırılan Balıkesir İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) olduğunu belirtmiş;

Planın önemli olduğunu ifade etmiş,

Özellikle fay hattının geçtiği mahallelerimizde önlem almak için deprem olmasını beklemeyeceğiz herhalde diyerek yazımı sonlandırmıştım.

O yazımdan sonra isterdim ki kaymakamlıktan afet planı hakkında kamuoyuna bilgi verilsin; planının amacı, gereken önlemlerin alınması, bu önlemlerin etkili bir şekilde uygulanmasını sağlayacak bilgiler bizlerle paylaşılsın.

Tabi o günlerde deprem gerçeği ülke gündeminde değildi.

Belki de o yüzden bilgi veren olmadı.

Ama…

Sadece olduğunda deprem konuşulmasın.

Deprem olduktan sonra zaten yazılıp çizilenlerin bir anlamı kalmıyor.

Susurluk fayını tekrar belirtmek istiyorum;

MTA kayıtlarına göre “Susurluk Fay Hattı”, Dereköy Mahallesinden başlıyor,

Kayıkçı,

Buzağlık,

Kocapınar,

Karaköy,

Sülücek

Ve Yıldız Mahallesine kadar düz bir çizgide ilerliyor.

Sadece yılda bir tatbikat yaparak depremden korunamayız.

Deprem sonrasında alınacak tedbirlerden ziyade fay hattının geçtiği yerlerde ve bölgemizde önleyici hazırlık tedbirlerine yoğunlaşmak gerekli…

Hayatta kalmak için “yaşam üçgeni” değil “doğru zemin, doğru bina, doğru müteahhit” üçgeni kurmalıyız…