MESLEKİ yaşamımda birçok belediye başkanı tanıdım.
Rahmetli Kaya Avni Sağlıkçı'dan tutunda
Balıkesir'in son çeyrek yüzyılına damga vuran
Ziya Tan, Sami Gökdeniz ve Sabri Uğur'una kadar..
Daha önce de söyledim, hiçbiri bu son dönemdeki İsmail Ok gibi olmadı. 
Bu son başkan, hepsinden çok farklı belediyecilik anlayışı, belediye başkanlığı profili çizdi, çizmeyi de sürdürüyor.
Sayın Ok'u diğerlerinden ayrıcalıklı yapanda bu zaten.
Çizmeyi aşıyor ama, çizgisini bozup karizmasını çizdirmiyor!

***
Biliyorsunuz Gazete Balıkesir ile Ayna'ya 'amborgo' uyguladığını açıklamıştı sayın başkan. 
Aslında yıllardır devam eden bir ‘ambargo’ bu. 
Sadece bu iki gazete değil başkanın ambargo uyguladığı. Haberci gazetesine uyguluyor Belediyemiz ambargoyu, hemde yıllardır. 
Hiç tepki ortaya koymadık, ta ki kamu adına görev yapan bir gazetecinin kamu malını kullanım hakkının gasp edilmesine kadar.. Astığı astık, kestiği kestik anlayışını anımsatan derebeyliğe kadar...

BU NASIL AMBARGODUR Kİ
BİZ HİÇ HİSSETMEDİK!
Şimdi amborgonun ne anlama geldiğini hatırlayalım.
Türk Dil Kurumu'na göre; 1. Bir malın serbest sürümünü engellemek için konulan yasak, engelleyim
2. Bir devletin, gemilerin kendi limanlarından ayrılmasını yasaklama buyruğu, engelleyim
3. Bir ülkenin dış dünyayla ilişkilerini engelleme, engelleyim
4. Bir kişinin başka kişilerle ilişkilerini engelleme, engelleyim..
Bu dört anlamı içerdiği belirtiliyor. Ayrıca, 'siyasi amborgo', 'askeri ambargo' ve 'ekonomik amborgo' var. Şehremanetinin başında bulunan kimse, bize amborgo uyguluyormuşta haberimiz yokmuş!
İhlas Haber Ajansı muhabiri Yılmaz Uzun'un servis ettiği haberden öğrendik bizde bunu. Gazete Balıkesir'i yayımlayan ekibin temsilcisi olarak nasıl bir ambargo uyguladı bugüne kadar inanın farkında değilim. 
Askeri mi, siyasi mi, ekonomik mi inanın bilmiyorum.
Ambargonun ne anlama geldiğini yukarıda TDK sözlüğünden aktardık. Allah var, biz böyle bir amborgonun varlığını hiç mi hiç hissetmedik. 
Merakta ettiğimiz yok aslında.

BELEDİYE'YE GÜVENEREK YOLA ÇIKSAYDIK EĞER...
Gazete Balıkesir, yayım hayatına başladığı günden buyana ne İsmail Ok'tan, ne de başkanı olduğu Belediye'den herhangi bir talebi olmadığı gibi, kendilerinin de Gazete Balıkesir'den herhangi bir talepleri bulunduğunu hatırlamıyorum.
Balıkesir yerel medyasıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan gazetelerden 40'ar 50'şer adet alırken, Balıkesir'in yerel gazetelerine 5'er adet abonelik çok bile görüldü; 
"Başkanımızın vardır bir bildiği" denildi. Gazete Balıkesir'i de bunun dışında tuttular; 
Abone olmadılar; 
"niye olmuyorsunuz?" demedik. 
İlan-reklam vermediler; "niye bizi ayırt ediyorsunuz?" diye ağzımızı açıp tek kelime etmedik. 
Yaptığımız yayınlara da asla bunu konu etmedik.
 "Değişen, gelişen Balıkesir'in habercisi" sloganıyla yola çıkarken ne Balıkesir Belediyesi'nin olacağı  5 adet aboneliği, bayramlarda vereceği 3-5 ilan-reklamı, ne de kendilerini abone oldukları ve yılda bir-iki kez ilan-reklam verdikleri gazetelerin yayımcısı yerine koyabilen çevreleri aklımıza bile getirmedik.
 Hiç mi hiç maddi kaygılar taşımadık habercilik yaparken.
Anlayacağınız, Belediye'nin ödeyeceği 5 gazete aboneliği parasını, ilan-reklamını düşünerek yola çıkmadı Gazete Balıkesir ekibi.

"ŞANTAJCI GAZETE"YE ÖNCE AMBARGO,
ARDINDAN DEFATEN ÖDEMEYİ KİM YAPTI?
Abonelik, ilan-reklam konusu açıldığı için aklıma gelen şu olayı da paylaşmayı, tarihe bir not düşülmesi adına görev sayıyorum. 
Balıkesir'in saygın Belediye Başkanı İsmail Ok, şu anda ''Başkasını bir malı teslimi veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak suretiyle yağma, suç işlemek amacıyla kurulan örgütü üye olma, örgüt kurma'' suçlamasıyla yargılanan ve 14 ay hapis yattıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest kalan ismin yönetimindeki Yeni Balıkesir gazetesi (operasyonun ardından yayım hayatı son buldu) için şöyle bir açıklama yapmıştı:
"Bu adamın sahibi olduğu gazete, benim hakkımda tek bir satır dahi olumlu haber yazarsa dürüstlüğümden şüphe duyun.." 
Hafızalarını yenileyin. 
Aynen böyle dememiş miydi saygıdeğer başkan. 
Sayın Ok, kendisi yanında Balıkesir'de birçok işadamı, siyasetçi ve bürokrata "illallah" dedirten yayınlarıyla bilinen bu gazeteye ilan-reklam vermiyordu. Bugünkü söylemiyle "amborgo" uyguluyordu. 
Sonra ne olduğunu bileniniz biliyor, bilmeyeniniz de bu satırları okuyup bilsin.
Merak etmeyin, söyleyeceğiz. 
BAŞKANIN DÜRÜSTLÜĞÜNÜ SORGULARSINIZ
AMA BEN ASLA ŞÜPHE DUYMAK İSTEMİYORUM..

Malum ismin yönetimindeki malum gazete, günlerden birgün 180 derecelik dönüşle, sevgili Ok’la yönetimindeki belediyemiz hakkında öyle bir methiyeler düzdü ki, anlatılması mümkün değil. 
İki tarafı bilmeyene; "Ulan bu adam neymiş be! Balıkesir'i uzay şehrine dönüştürmüş" dedirtecek cinsten..
Peki bu haberler neyin karşılığında yapıldı dersiniz?
Bunun cevabını açıklamadan önce şunu hatırlayalım.
Ne demişti Şehremanetinin başında bulunan kimse:
"Bu gazete, benim hakkımda tek bir satır dahi olumlu haber yazarsa dürüstlüğümden şüphe duyun.."
Şimdi sıkın durun..
İşte böyle diyerek gazeteciler aracılığıyla Balıkesir kamuoyuna açıklama yapan saygıdeğer Ok'un yönetimindeki belediyemiz
Malum gazeteye vermediği ilan-reklamların bedelini yüklü miktarda bir kalemde ödeyivermişti
Başkanın yayından çıkan ok, uygulanan "amborgo"yu böyle deliveriyordu!
İYİ Kİ AMBARGOYU DELMEDİ, YOKSA RESİL RÜSVA OLURDUK!
Şimdi devam edelim Gazete Balıkesir'e uygulandığı söylenen sözde 'ambargo'dan..
Politika gazetesi yanında Balıkesir Basını'nın usta kalemi sevgili Tarık Sürmelioğlu, "Şiddet-li Belediyecilik" başlığı altındaki yazısında, "Düşük omuzlu asabi şahsiyet" diye anıldığına yer verdiği ve bizce de "dürüstlüğünden hiç kimsenin şüphe duymadığı" veya duymak istemediği  Ok, Gazete Balıkesir ile Ayna'ya uyguladığı "ambargo"yu, yine bir meslektaşımızın "hatırına binaen" kaldırdığını ilan etmiş!
Allah'tan bize uygulandığı açıklanan amborgo malum gazeteninki gibi ballı-kaymaklı son bulmadı!
Yoksa herkes bizim dürüstlüğümüzden şüphe duyardı vallahi, billahi..
Balıkesir'e rezil-rüsva olur, utancımızdan sokağa çıkamazdık...
Bereket versin ki, kara kaşımıza, kara gözümüze değil, Fox Tv'nin sabah haberlerini hazırlayıp sunan deneyimli gazeteci Fatih Portakal'ın "hatırına" kaldırmışlar ambargoyu..
FOX TV'YE GÖNDERİLEN MESAJ NE ANLAMA GELİYOR?
Biraz soluklanalım okuyucular. 
Çünkü bu yazı biraz uzun olacak kusuruma bakmayın..
Ve bir daha bu ve benzeri konulara asla girmeyeceğimi belirterek, sayın Başkan'ın 'ambargo'yu kaldırdığına ilişkin meslektaşımız Fatih Portakal'a gönderdiği açıklamayı aynen alalım yazımıza.
Bakın ne diyor sevgili Ok; 
"Sayın Fatih Portakal
Belediyemiz tarafından iki gazeteye konulan yasağı çok kibar ve net şekilde dile gazetecilik kuralları içerisinde dile getirmişsiniz. 
Bunun için sizleri tebrik ediyor ve kutluyorum. 
Böylelikle bizdeki sözde iki gazeteciye mesleğin etik kurallarını uygulamalı bir şekilde göstermiş oldunuz. 
Ben her şeyden önce bir eğitimciyim.
Hayatım boyunca gençlerimize sadece sözlerimle değil davranışlarımla da model olmaya çalıştım
Sizler bu iki gazeteyi etik kurallara sıkı sıkıya bağlı kendiniz gibi bir gazeteci zannediyorsunuz.
Oysa bunlar gazetelerinde insanların yaptıklarını eleştirmek yerine onların insan onurunu ayaklar altına alan saldırılar yapıyor. 
Fakat ben sizin gibi değerli basın mensuplarının hatırına bu sözde iki gazeteye ambargoyu kaldırdım.
Saygılarımla.
İsmail Ok Balıkesir Belediye Başkanı."
BELEDİYE BAŞKANI İSMAİL OK'A
"SÖZDE BELEDİYE BAŞKANI" DESEK DOĞRU OLUR MU?

Kaldırdığı 'ambargo' için "Allah sizden razı olsun" demeden önce sayın Başkan'a soralım.
1. Balıkesir'de herkesin birbirini çok iyi tanıdığını, kimin ne olup olmadığını benden iyi biliyorsunuz ama,  "sözde gazeteci" ifadesini kullanmayı da içinize sindirebiliyorsunuz, şimdi bizde size kalkıp "sözde belediye başkanı" mı diyelim? 
2. Eğitimci olduğunuzu, sözlerinizle değil davranışlarınızla model olmaya çalıştığınızı söylüyorsunuz. Kin kusmak, nefret duyguları beslemek, ağzından salyalar akıyor demek  yeni bir davranış biçimi mi? Böyle hareketlerle mi örnek olunuyor koca kente? Yoksa "Düşük omuzlu asabi şahsiyet" yakıştırması size özel bir model mi? 
3. İnsan onurunu ayaklar altına alarak saldırdığımızı ifade etmişsiniz. Gazete Balıkesir'de bugüne kadar hangi insanın onuru ayaklar altına alınmış, hangi insana saldırı yapılmış, hangi insanın gözü-kaşı kapıya çarpmış söyler misiniz?
4. İHA'dan Yılmaz Uzun'un servis ettiği haberden yola çıkarak Gazete Balıkesir adına size soruyorum. "Küfürden de öte" diyorsun. 
Bu gazetede, ne şahsınıza, ne de Allah'ın başka bir kuluna hakaret edildiğini, özel hayatına girildiğini, kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu, gazetecilik meslek ilkeleriyle bağdaşmayan tek bir satırlık haber veya yorum yapıldığını gösterin bana, dürüstlüğümden şüphe duysun cümle alem. 
Gösterebilir misin bana Gazete Balıkesir'de çıkmış bir tek satır?
BELEDİYE BAŞKANIMIZA KÜFÜR EDENİN KARŞISINDAYIZ
İsmail Ok’a ne küfür ettik, ne saygı kurallarının dışına çıktık.
Ama eksik olmasın sevgili başkan, bana demediğini bırakmadı. Kendine ve ekibine yalakalık yapan, karşılığında da bilgi ve belgelerin verildiği organize suç örgütü kurmakla suçlanan isimlerle eş değer tuttu!

***
Malum gazete başkan hakkında olumludan öte, sayısını hatırlayamadığımız kadar methiye düzmecede sınır tanımayan haberler yapmasına rağmen, ben hala Ok'un dürüstlüğünden şüphe duymayı aklıma bile getiremiyorum. 
Son dönemlerde sadece sözleriyle değil, davranışlarıyla da akıl sınırlarını zorluyor gibi geliyor bana..
Daha önce de değinmiştim, bugünde bu tarihe not olarak kalacak yazımda tekrarlama gereği duyuyorum. 
Ağzından çıkanları ya kulakları duymuyor, ya da seçerek kullandığını düşündüğüm kelimelerle kurduğu cümlelerin ne gibi sonuçlar doğurabileceğini ayırt edebilme yeteneğine sahip değil. 

BALIKESİR'İN REKLAMINI KÖTÜ YAPTI, ÖZÜR DİLESEDE NAFİLE..
Diyeceğim şu, 'ambargo' kaldırılmış veya kaldırılmamış hiç mi hiç umurumuzda değil. 
Çünkü uygulandığı ilan edilen 'ambargo', zaten başlı başlı bir suç unsuruydu. Balıkesir Belediyesi'nin başkanı da işlediği suçun farkına, ülkeye Balıkesir'i birkez daha olumsuz yönüyle reklam ederek varmış, hatasını telafi etme yoluna gitmiştir
Yine de lüfedip kaldırdıkları ambargo için kendi adımıza değil, Balıkesir adına, Belediye’nin, dolayısıyla Balıkesir’in olumsuz bir bakışını yansıttığı ülkemiz insanı adına teşekkür ediyoruz. 

"EĞER MUTLU OLACAKSA, HOŞGÖRÜYLE BAKMA KÜLTÜRÜNE SAHİPSE.."
Aslında İsmail Ok'a, en güzel cevabı, 'hatırına ambargoyu kaldırdığı' Fatih Portakal şu sözleriyle veriyor: 
"Bunu benim için yapmayın, hatır için yapmayın
Eğer mutlu olacaksanız, hoşgörüyle bakma kültürüne sahipseniz sevgili hocam, öyle yapın. 
İyi olduğunuzu, çalışmalarınızı zaman zaman duyuyorum. 
Bu sözde yasağı benim için kaldırmayın.
Sözde gazeteciliği de ben kabul etmiyorum
Eğer kendinizi rahat hissedeceksiniz öyle yapın.”
SEN RAHAT OL BAŞKAN, BİZDEN YANA SIKINTI YOK
Attım bende bu sözlerin altına imzayı..
Sen rahat ol sevgili başkan. 
Dünlerde olduğu gibi kalan 1 yılında da belediye başkanı sıfatıyla yaptığın her icraatta iyiyle kötüyü, güzelle çirkini ayırt ederek takipçin olmayı sürdüreceğiz..
Gazete Balıkesir'den yana sıkıntı yok!
Biz seni  'jargon'la da 'ambargo'nla da seviyoruz!!!